Türkiye ve Rusya’dan Suriye’deki Rejim Yanlısı Köylerin Tahliyesinde Arabuluculuk

Arap medyası, Türkiye ve Rusya’nın aracılığında yürütülen anlaşmayla, Suriye hükümetinin, çoğunluğu Nusayrilerden oluşan rejim yanlısı 7 bin kişiyi, muhaliflerin elindeki İdlib’in kuzeyindeki iki kasabadan tahliye ettiğini yazıyor. Hükümet anlaşma karşılığında tutuklu bulunan 1500 kişiyi de serbest bırakmayı kabul etti.

Suriye devlet televizyonu polis motosikletlerinin eşlik ettiği bir otobüs konvoyu ve çok sayıda ambulansın kuşatma altındaki Nusayri köyleri Foua ve Kefraya’ya girerken çekilmiş görüntülerini yayınladı.

TV kanalı tahliye operasyonun 90’dan fazla otobüsle yapıldığını haber verdi.

Geçen yıl iki köyde yapılan benzer bir tahliye operasyonu muhaliflerin insanlarla dolu otobüsleri bombalayarak onlarca kişiyi öldürmesi sonucu yarıda kalmıştı.

Devlet televizyonunun haberinde bu iki kasabadan tahliye edilen rejim yanlısı kişilerin Halep’in Cebrin banliyösüne yerleştirilecekleri belirtildi.

Tahliyesi süren rejim yanlısı sivillerin yaşadığı üçüncü kasaba Istabrak’ın sakinleri de Lazkiye’ye nakledilecek.

Bu sırada Dera’nın güneyindeki bölgeden çıkarılan muhaliflere destek verenler de muhaliflerin elindeki İdlib’e gönderiliyorlar.

Rejim güçleri bölgedeki muhaliflerin İdlib’e gitmeyi kabul etmesinin ardından, Dera’nın geniş bir alana sahip Busra el-Şam mahallesinde, Suriye bayrağını dalgalandırmaya başladı.

Dera valisi Muhammed Halid El Hanus hükümet güçlerini ve Busra el-Şam bölgesinde yaşayanları kutladı ve kendisinin zafer olarak nitelediği bu gelişmeden dolayı son derece gururlu olduğunu söyledi.

Dera’nın batısındaki Noua kasabasında çekilen bir amatör video görüntüsünde, muhaliflerin rejim güçlerine teslim olmayı reddetmesinin ardından gece boyu yaşanan bombardıman görülüyor.

Muhaliflere ait medya kuruluşları topçu atışları nedeniyle çok sayıda kişinin hayatını kaybettiğini bildiriyor.

Tufts Üniversitesi Fletcher Hukuk ve Diplomasi Okulu Fares Merkezi’nden Nadim Shehadi Amerika’nın Sesi’ne yaptığı açıklamada Suriye’nin değişik noktalarında muhaliflerin bazı bölgeleri boşaltmasında uluslararası arabulucuların etkili olduğunu belirtiyor.

Shehadi uluslararası arabulucuların sahadakilerden daha etkili olduğu görüşünü savunuyor: “Suriye’deki sorunların çözülmesi için İstanbul’a, Moskova’ya ve Tahran’a gitmeniz gereken bir döneme geldik. Eskiden imparatorlukların olduğu dönemler gibi yani. Yerelde sahadakilerle anlaşma sağlamak yerine imparatorlukların başkentlerine gitmeniz gerekiyor.”

Shehadi son dönemde Amerika’nın Suriye’deki gelişmelerle ilgili olarak daha küçük bir oyuncu durumuna geldiğini söylüyor.

Buna karşın Arap medyası 1974 yılında İsrail’in Suriye’yle Golan tepelerine kadar çekilme konusunda anlaşma sağlamasında Amerika, Rusya ve İsrail’in anlaştığını, bu noktada da dönemin Amerika Dışişleri Bakanı Henry Kissinger’in aracı olduğunu hatırlatıyor.