Avrupa Birliği ve ABD Türkiye'de Gazetecilerin Tutuklanmasına Tepkili

Avrupa Birliği ve ABD Türkiye'de Gazetecilerin Tutuklanmasına Tepkili

Türkiye’de son gazeteci tutuklamaları tepkiyle karşılandı.

Gazetecilerle ilgili son tutuklamalar binlerce kişinin Ankara ve İstanbul’da sokaklara dökülmesine yolaçtı. Birçok kişi ülkenin tanınmış gazetecilerinin tutuklanmasını şaşkınlık ve öfkeyle karşıladı:

Birçok kişi kızgınlıklarını ifade ederken, ”Bu bizim için özgürlük sorunu. Ben gazeteci değilim ama bağımsız haber edinme hakkım var. Buna tahammül edemeyiz. Bu kötü bir işaret” şeklinde konuştu.

Bugüne kadar savcılar daha çok Kürt yanlısı gazatecileri hedef alıyordu. Ama Ergenekon davasıyla birlikte hükümeti eleştiren gazeteciler de soruşturulmaya başlandı. Ergenekon soruşturması kapsamında önde gelen iki gazetecinin tutuklanması adli işlemlerin meşruluğu konusunda ciddi soru işaretleri yarattı.

Merkezi New York’taki İnsan Hakları Gözlem Örgütü’nün İstanbul Temsilcisi Emma Sinclair Webb gelişmeleri kaygıyla izlediklerini söylüyor:

Webb, ”Korkumuz Ergenekon soruşturmasının tamamen yön değiştirmesi ve gerçekte darbe iddiaları değil eleştirel haber ve gazeteciliğin soruşturulması” şeklinde konuşuyor.

Son tutuklamalarla ilgili kaygıları Amerika Dışişleri Bakanlığı da paylaştı. Bakanlık sözcüsü P.J.Crowley, Washington’un Türkiye’deki gelişmeleri yakından izlediğini açıkladı.

Avrupa Birliği’nin Genişlemeden Sorumlu Yetkilisi Stefan Füle, Türkiye’nin basın özgürlüğünü korumak için acil yasal reforma ihtiyacı olduğunu söyledi. Avrupa Birliği’nin son ilerleme raporunda gazetecilerin tutuklanması ve basın özgürlüğü en kaygı verici unsur olarak belirtilirken Avrupa Parlamentosu’nun yıllık raporunda da benzer görüşlere yer verildi.

Devlet Bakanı ve Avrupa Birliği Baş Müzakerecisi Egemen Bağış, hükümetin suçlanmasına karşı çıktı. Görülmekte olan davalar konusunda hükümeti suçlamayı çelişkili bir yaklaşım olarak niteyelen Bağış, bir yandan yargının bağımsız olması savunulurken diğer yandan yürütme organının yargıya müdahalesinin istendiğini söylüyor.

Adalet Bakanı Sadullah Ergin, hükümetin ifade özgürlüğüne bağlı olduğunu vurgularken kendisinin bir çok kez yazarlar ve gazeteciler hakkında dava açılmasını önlediğini açıkladı. Ancak tutuklanan gazeteci sayısının giderek artması Kadri Gürsel gibi gazete yazarları arasında huzursuzluk yaratıyor.

Kadri Gürsel, dikkatli olmak zorunda olduğunu; görevini yaparken attığı her adımı hesaplaması gerektiğini söylüyor.

Gözlemciler, basın özgürlüğüyle ilgili tartışmaların Haziran’da seçime gitmeye hazırlanan Türkiye için kritik bir döneme rastladığına dikkati çekiyor.