Türkiye'de Etnik Çatışma Kaygısı

Türkiye'de Etnik Çatışma Kaygısı

Son iki hafta içinde 20 Türk askeri PKK militanları tarafından öldürüldü. Siyasi çözüm umutları azalırken yeniden başlayan çatışmalar Türklerle Kürtler arasında etnik gerginliği arttırdı.

Uluslararası İstanbul Caz Festivalinde Kürt kökenli şarkıcı Aynur Doğan şarkısını Kürtçe söyleyince seyirci tarafından yuhalandı. Aynur Doğan’ın 13 Türk askerinin ölümünden birkaç gün sonra Kürtçe söylemesi bazı konser seyircisi tarafından hoşgörülmeyecek bir tahrik olarak algılandı.

Doğan sahneden ayrılmak zorunda kalırken bazı seyirciler İstiklal Marşı’nı söylemeye başladı. Olay tüm Türkiye’de alarm zilleri çalmasına yolaçtı.

Kadir Has Üniversitesi öğretim üyelerinden Soli Özel Türk basınında manşet haber olan olayın Türklerle Kürtler arasındaki kutuplaşmanın açık bir göstergesi olduğunü söylüyor.

Olayın caz konseri gibi Türk toplumunun kültürel açıdan en gelişmiş bir etkinliğinde meydana geldiğini belirten Özel, burada bile Kürtçe şarkıya izin verilmemesinin yaraların ne kadar derin olduğunu gösterdiğini söylüyor.

1990’larda PKK ile Türk Silahlı Kuvvetleri arasında çarpışmaların en şiddetli olduğu dönemde bile bunun bir etnik çatışmaya dönüşmesi tehlikesi ortaya çıkmamıştı. Ancak güneydoğudaki savaş milyonlarca Kürt’ün bölgeden kaçmasına ve ülkenin batısına yerleşerek Türklerle birlikte yaşamalarına yolaçtı.

Soli Özel, AK Parti hükümetinin şimdi tehlikeli bir durumla karşı karşıya olduğu görüşünde. AK Parti’nin Kürtlere ekonomik düzenle bütünleşme ve böylece daha fazla varlıklarını duyurma imkanı sağladığını belirten Soli Özel bunun da ekonomik düzende zaten belli bir yere gelmiş Türkleri rahatsız ettiğini söylüyor. Özel’e göre bunun yanısıra batı ve güneydeki kentlerde Kürtler çoğaldıkça ve daha iyi eğitim gördükçe kızgınlıklarını daha da güçlü ifade etmeye yöneliyorlar.

Temmuz başında İstanbul’un Zeytinburnu ilçesinde Kürt gençlerin küçük bir gösterisi binlerce Türkün sokaklara dökülmesine, Kürt olduğunu sandıkları herkese saldırmalarına yolaçtı.

Öfkesini sadece PKK değil tüm Kürtlere yönelten bir kadın hükümetten önlem almasını istiyor.

Bir çözüm bulunmasını istediklerini belirten kadın neden teröristler ve destekçilerinden bir türlü kurtulamadıklarını anlayamadığını söylüyor ve hükümeti hepsini temizlemeye çağırıyor.

Barış ve Demokrasi Partisi milletvekili Ertuğrul Kürkçü, kendisini en çok aileleri 1990’lardaki çatışmalarda maddi ve manevi zarar gören milyonlarca gencin şimdi yetişkin hale gelmesinin kaygılandırdığını söylüyor.

Bu gençlerin mevcut devlet uygulamalarına tepkisinin eski kuşaktan daha sert olduğunu belirten Kürkçü, bunu anlaşılmaz olmadığını çünkü sadece fiziki değil manevi açıdan da çok sert bir ortamda yaşadıklarını ne hükümet ne de toplumdan saygı görmediklerini öne sürüyor.

PKK ile çarpışmaların şiddetlenmesi ve gerginliğin artmasına rağmen gözlemciler bunun etnik bir çatışmaya dönüşmesine pek ihtimal vermiyor. Bunun bir nedeni iki tarafın da bu tür bir çatışma bir kez başladığında durdurulmasının çok güç ve ülkede kuşaklar boyu sürecek derin yansımaları olacağını kavramaları.