ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Başkan Donald Trump yönetiminin, ABD Uluslararası Kalkınma Dairesi’nde (USAID) altı haftadır devam eden program tasfiyesini tamamladığını açıkladı. Rubio’nun açıklamasına göre, USAID’in kalan yüzde 18'lik yardım ve kalkınma programlarıysa Dışişleri Bakanlığı’na devredilecek.
Rubio’nun Pazartesi günü sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı bu açıklama, Trump'ın Dışişleri Bakanlığı'ndaki siyasi atamaları ve Elon Musk liderliğindeki Hükümet Verimliliği Dairesi (DOGE) ekipleri tarafından yürütülen tasfiyelerle ilgili yaptığı nadir duyurulardan biri oldu.
Rubio yazısında DOGE'a ve “dış yardımda bu gecikmiş ve tarihi reformu gerçekleştirmek için çok uzun saatler mesai yapan çalışkan personele” teşekkür etti.
Başkan Donald Trump 20 Ocak'ta dış yardım fonlarının dondurulmasını ve ABD'nin yurtdışındaki on milyarlarca dolarlık yardım ve kalkınma çalışmalarının gözden geçirilmesini öngören bir kararname yayınlamıştı.
Trump, dış yardımların çoğunun israf olduğu ve liberal bir gündemi desteklediği görüşünü paylaşmıştı.
Rubio'nun sosyal medya paylaşımında, USAID'in 6 bin 200 kadar programdan yaklaşık 5 bin 200'ünün elenmesiyle birlikte bu incelemenin artık “resmen sona erdiği” belirtildi.
Rubio, bu programların “ABD'nin temel ulusal çıkarlarına hizmet etmediğini (ve hatta bazı durumlarda zarar verdiğini) belirterek, on milyarlarca dolar harcandığını” yazdı.
Dışişleri Bakanı, “Kongre'ye danışarak, elimizde tuttuğumuz programların kalan yüzde 18'inin Dışişleri Bakanlığı altında daha etkin bir şekilde yönetilmesini amaçlıyoruz” dedi.
İlgili Haberler ABD 10’dan fazla konsolosluk ve temsilciliği kapatmaya hazırlanıyor: Listede Gaziantep de varBirçok siyasetçi ve uzman, Kongre’nin finanse ettiği programların kapatılmasını yasadışı olarak nitelendiriyor ve böyle bir hareketin Kongre'nin onayını gerektirdiğini söylüyor.
Dışişleri Bakanlığı, USAID'i kısa sürede kapatması nedeniyle karşı karşıya olduğu çok sayıda davadan birinde, bu ayın başlarında USAID programlarının yüzde 90'ından fazlasını durdurduğunu açıklamıştı.
Rubio, kendisinin bildirdiği yüzde 83’lük oranın neden daha düşük olduğuna dair bir açıklama yapmadı.
Rubio ayrıca hangi programların korunduğuna ya da Dışişleri Bakanlığı'nın bunları nasıl yürüteceğine dair ayrıntı da vermedi.
Trump'ın başkanlık kararnamesini takiben USAID'in tasfiye edilmesi, yurtdışındaki insani yardım ve kalkınma yardımlarının bölgeleri ve ekonomileri istikrara kavuşturarak, ittifakları güçlendirerek ve iyi niyet inşa ederek, ABD ulusal güvenliğini geliştirdiği yönündeki onlarca yıllık politikayı devredışı bırakmış oldu.
Trump’ın kararnameyi imzalanmasından sonraki haftalarda, dünyanın dört bir yanındaki USAID personeli zorunlu izne çıkarıldı ya da görevden alındı. USAID ödemeleri bir gecede durdu ve binlerce yardım ve kalkınma sözleşmesi feshedildi.
Salgın hastalıkların kontrolünden kıtlığın önlenmesine, iş ve demokrasi eğitimine kadar çeşitli çalışmaları yürüten sözleşmeli ve kadrolu personel çalışmalarını durdurdu. Yardım grupları ve diğer USAID ortakları da ABD'de ve yurtdışında on binlerce çalışanını işten çıkardı.
USAID ile ortaklık yapan bazı kâr amacı gütmeyen gruplar ve işletmelerin açtığı davalarda, sözleşme fesihlerinin Rubio'nun korumak istediğini söylediği programları bile ortadan kaldırdığı, sözleşme şartlarını ihlal ettiği ve yardım grupları ile işletmeleri milyarlarca dolar zarara uğrattığı savunuluyor.