Venezuela’da “homofobik devlet” protestosu

LGBTIQ+ üyeleri kendilerine yapılan muameleye tepki gösteriyorlar.

Geçen hafta polisin elinde savcılıktan alınmış arama izni ve gözaltı kararı olmadığı halde LGBTIQ+ bireylere hizmet veren bir kulübe giderek 33 erkeği gözaltına alması ve sonrasında gözaltına alınanların ad soyad ve fotoğraflarının yayınlamasının yankıları sürüyor.

Venezuela’nın Carabobo eyaletinde seks partisi yapma, iffete aykırılık ve gürültü kirliliği gibi iddialarla polisin elinde arama izni ve gözaltı kararı olmadığı halde, LGBTIQ+ bireylere hizmet veren bir kulübe girerek 33 erkeği gözaltına alması ve sonrasında da ad ve soyadlarıyla birlikte fotoğraflarının basına verilmesi tepkilere neden oluyor.

Geçtiğimiz Pazar günü, LGBTIQ bireylerin gittiği ve saunaların olduğu bir kulübe yapılan polis baskınında, kulüpte bulunan bütün eşcinsel erkekler, iffete aykırı davranış ve gürültü kirliliği gibi gerekçelerle suçlanarak gözaltına alındı. Seks partisi yapmanın yasal olarak suç olmadığı ülkede, gözaltına alınanlardan 30'u kefaletle serbest kalırken biri mekân sahibi toplamda üç kişi, hala gözaltında tutuluyor.


Homofobik iktidar vurgusu

VOA Türkçe’ye konuşan Alianza Lambda Venezuela direktörü Ricardo Hung “LGBTIQ+ bireylere sauna ve bar olarak hizmet veren özel bir mülke baskın yapan polis, orada eğlenen 30 eşcinsel erkeği ve 3 çalışanı, keyfi bir şekilde gözaltına aldı. Mekânda silah, uyuşturucu ya da herhangi bir suç unsuru bulunmamasına rağmen cinsel tercihlerinden dolayı insanların gözaltına alınması ve sonrasında da 2 gün boyunca bırakılmaması anayasaya tamamen aykırı” diye konuştu.

Yaşananların homofobik bir iktidarda yaşadıklarının göstergesi olduğunu söyleyen aktivist, gözaltı ve sonrasındaki süreçte polis ve kamu görevlileri tarafından anayasada bulunan 47. maddenin ihlal edildiğini, tüm bu usulsüzlüklerin ve hak ihlallerinin temel sebebinin de bu bireylerin eşcinsel olmaları olduğunu kaydetti.

Hung, Venezuela’da LGBTIQ+ bireylerin taleplerinin kriminalize edilmeden, tüm yurttaşlarla eşit haklara sahip olmak ve devlet görevlileri tarafından aynı şekilde muamele görmek olduğunu söyledi.

“Gözaltındakiler kimseyle görüştürülmedi”

LGBTIQ+ bireylere yönelik şiddet vakalarını takip eden OVV LGBTIQ+ adlı sivil toplum kuruluşu temsilcisi Yendry Velazquez, ülkede yaşanan hak ihlalleri ve şiddetin yalnızca eşcinsellere yönelik olmadığını, sorunun iktidarın hak ve özgürlük taleplerine ve farklılıklara karşı yaklaşımı olduğunu söyledi.

Kamu Bakanlığı önünde yapılan basın açıklamasında söz alan Velazquez, bugün hak ihlallerine maruz kalanların örneğin kadınlar ve çalışanların da haklarının gasp edildiğini, onların haklarını savunan feministlerin ve sendikacıların da şiddete maruz kalmasının mevcut devlet politikası olduğunu iddia etti.

2021’den bu yana eşcinsellerin olduğu mekânlara 4 kez polis baskını yapıldığına dikkat çeken Velazquez, gözaltında tutulanların yakınlarıyla görüştürülmediğini, ihtiyaçlarının karşılanmadığını, kendilerine su bile verilmesine izin verilmediğini söyledi.

Sivil toplum örgütleri konuyla ilgili polislere, savcılara ve gözaltına alınanların fotoğraflarını ve isimlerini yayımlayan medya kurum ve kuruluşlarına dava açacaklarını bildirdi.