Ekonomik, sosyal ve siyasi sebeplerden dolayı 2015’ten bu yana yaklaşık 7,7 milyon kişinin yani her 4 kişiden birinin ülkesini terketmek zorunda kaldığı Venezuela’da, Ocak ayında yapılacak başkanlık yemini öncesi başta dar gelirli gençler olmak üzere halkın önemli bir kesimi göç etmek istediğini söylüyor.
Beş kişilik bir aile için gerekli mutfak harcamasının ayda 500 doların üzerinde hesaplandığı ülkede, brüt asgari ücretin ayda yaklaşık 130 dolar olması, temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorluk çeken çok sayıda Venezuelalı’nın çareyi başka ülkelere göçmekte aramasına yol açıyor.
Poder y Estategia adlı anket şirketinin sekiz eyalette farklı sosyoekonomik düzeylerden 1040 kişiyle yaptığı görüşmelere göre nüfusun yüzde 6’sı göç etmeyi planlıyor.
Araştırmaya göre yüzde 20’si ise göç etmeyi istese de henüz ülkeyi terketmek için somut bir plana sahip değil.
Göç etmek isteyen Venezuelalıların yüzde 27'si Amerika Birleşik Devletleri'ne göç etmek istiyor.
Araştırma şirketinin direktörü Ricardo Rios, “2023 sonunda ülkesini kesinlikle terketmek istemeyenlerin oranı yüzde 49’ken bugün yüzde 38’e düştü. Göç etmek isteyenlerin oranıysa 9 puan artarak yüzde 17’den yüzde 26’ya çıktı” diyor.
En çok göç etmek istenen ülke ABD
Ülkesini terketmeyi planlayanların büyük bir bölümü gençlerden oluşuyor. Araştırmaya katılan 18 ile 30 yaş arasındaki gençlerin yüzde 56’sı ülkesini terketmek istiyor.
Venezuelalılar’ın en çok göç etmek istedikleri ülkelerin başında yüzde 27 ile ABD gelirken, onu yüzde 18 ile İspanya, yüzde 13’le Kolombiya ve yüzde 11’le Brezilya takip ediyor.
VOA Türkçe’ye konuşan sosyolog Hisnair Marquez, “Ekonomik krizden dolayı çok sayıda arkadaşım ve akrabam yurt dışına göç etti. Ben yurtdışındaki bir firma için çalıştığım ve dövizle maaş aldığım için görece biraz daha rahatım. 6 yaşında bir kızım var ve yaşamının en önemli evrelerinden birini, güvenlikten musluğunuzdan suyunuzun akmasına kadar en basit ihtiyaçların bile karşılanmasının bu kadar zor olduğu bir ülkede yaşamasını istemiyorum” diyor.
Marquez, Venezuela’daki başkanlık seçimi sonrası yaşananların ardından Ocak ayı sonunda İspanya’ya göç etmeye karar verdiklerini söylüyor.
Yakın döneme kadar Latin Amerika ülkelerinin tamamına ve Avrupa’ya vizesiz gidebilen Venezuela vatandaşlarına, bugün bölge ülkeleri de dahil yüzün üzerinde ülkenin seyahat engeli uygulanması, göç etmek isteyen Venezuelalılar’ın büyük çoğunluğunun sınırı yasadışı şekilde geçmek için suç örgütleriyle bağlantıya geçmesine yol açıyor.
İnsan hakları örgütleri, göçmenlerin suç örgütlerine katılmak zorunda bırakılmaktan zorla çalıştırılmaya ve tecavüze kadar birçok tehlikeye maruz kaldığını, yoğun göçün göç edilen ülkelerde yol açtığı olumsuzluklar da hesaba katıldığında, göçün önlenmesine yönelik Venezuela’da yapılan insani yardımların önemine dikkat çekiyor.
ABD’de yeni yönetim nasıl bir göçmen politikası izleyecek?
ABD’de hem seçim hem de seçim sonrası dönemde göçmen politikaları hararetli bir tartışmaya yol açtı.
Demokrat Biden-Harris yönetimi, 2022’de Venezuela’dan göçmenlere bir onay sürecinin ardından geçici koruma statüsü sağlayan yani sınırdışı edilmelerini engelleyen bir programı yürürlüğe koymuştu.
Bu programla belirtilen amaç Venezuelalılar’ın Meksika sınırından yasadışı şekilde gelmelerini azaltmak ve ABD’de bulunan kişilerin sponsor olması halinde onlara ülkeye girmek için yasal bir yol sunmaktı.
Uygulamanın süresi 2023 yılı Ocak ayında, Küba, Haiti ve Nikaragua’dan göçmenleri de kapsayacak şekilde uzatıldı.
Hükümetin verilerine göre, bu göçmenlerin 121 bini Venezuelalıydı. Ancak bu programın süresi Ekim ayı sonunda yani seçimden kısa bir süre önce doldu ve süre uzatılmadı.
ABD’de 5 Kasım’da yapılan başkanlık seçimlerini kazanan Donald Trump, göreve geldiği ilk günden itibaren yasadışı göçmenlere yönelik büyük bir sınırdışı operasyonu başlatma vaadinde bulunmuştu.
Trump ve J.D. Vance yaklaşık 1 milyon göçmeni ilgilendiren geçici koruma statüsü kullanımına sınırlama getireceklerinin sinyalini vermişti.
Ekim ayında Arizona’da düzenledikleri bir mitingde konuşan J.D. Vance, “Donald Trump’ın önerdiği şey kitlesel şekilde giriş izni (geçici koruma statüsüyle) sağlamaya son vermek” demişti.
Bu haberde Associated Press haber ajansından yararlanılmıştır.