Yalova'daki Deprem ve Mikro Depremler Ne Anlama Geliyor?

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü, 4,3 büyüklüğündeki depremin gerçekleştiği noktanın koordinatlarını açıkladı

Marmara bölgesi bu sabaha karşı Yalova merkezli 4,3 büyüklüğünde orta şiddetli bir depremle sarsıldı.

Yerel saatle 5:36’da meydana gelen deprem, İstanbul, Tekirdağ ve Bursa illerinden de hissedildi.

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü, 4,3 büyüklüğündeki depremden sonraki iki saat içinde 1,5 ila 2,9 büyüklükleri arasında sekiz ayrı sarsıntı ölçümledi.

Enstitü, yazılı bir açıklama da yayınlayarak 4,3 büyüklüğündeki sarsıntının yerin yaklaşık yedi kilometre derinliğinde gerçekleşen ‘sığ odaklı bir deprem’ olduğunu belirtti.

Açıklamada, “Yalova il sınırlarının tamamı genelde Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın kısmen de Batı Anadolu Açılma Rejiminin etkisi altındadır. İl Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın kuzeyden ve güneyden geçen kolları ili çevirmektedir. Bu yüzden bölgede çok miktarda diri fay parçası bulunmaktadır. MTA tarafından 2011 yılında hazırlanan Türkiye Diri Fay Haritasında da görüleceği gibi il sınırları içerisinden Altınova, Yalova, Esenköy ve Orhangazi Fayı geçmektedir” dendi.

Vatandaşlara ev satın alırken depreme dayanıklı olarak inşa edilen evler satın almalarını öneren Deprem Araştırma Enstitüsü, vatandaşların depreme dayanıklı binalarda oturmalarının depreme karşı en önemli güvenlik önlemi olduğunun altını çizdi.

‘Büyük İstanbul Depremi’ ne zaman olacak?

Depremi hissederek sabaha karşı yataktan kalkan Marmara Bölgesi sakinleri, Twitter üzerinden #deprem etiketi altında yaşadıklarını paylaşırken 'Olası İstanbul Depremi' hakkındaki endişelerini de paylaştılar.

1999 yılındaki Gölcük Depremi sonrası nüfusu 8,8 milyon olan bugün de resmi olarak 15 milyon nüfusa sahip olduğu söylenen İstanbul için, bu sabah gerçekleşen 4,3 büyüklüğündeki deprem bir öncü deprem kabul edilebilir mi?

Prof. Yaltırak: Belki bu hafta, belki bu yıl ama 2030’a gelmeden, mutlaka o deprem olacak

İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi Jeoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Cenk Yaltırak, yaptığı araştırmalar ve ölçümlerin İstanbul’un 2015 yılından beri olası büyük depremin potasına girdiğini belirtiyor.

VOA Türkçe’ye değerlendirmelerde bulunan Prof. Yaltırak, “ Doğu Marmara’da iki ayrı fay var. Bizim yaptığımız çalışmalar esas büyük depremlerin güneydeki fay hattında olduğunu gösteriyor. Tarihe bakarsanız işte 553 yılındaki İzmit depremini 557 İstanbul depremi takip etmiş,976 yılında İzmit’te olan depremden on üç yıl sonra 989 İstanbul depremi yaşanmış. 1498 İzmit depreminden sonra ise 1509 İstanbul depremi olmuş. Periyotların arası açılmış, son periyod on dokuz yıl. 2030’a gelmeden bu deprem olacaktır. Benim modellerime göre, mutlaka olacak o deprem. Belki bu hafta, belki bu yıl, belki daha sonra ama o deprem mutlaka olacak” dedi.

“Doğu Marmara’da son iki yılda mikro deprem faaliyeti arttı”

Prof. Yaltırak, Doğu Marmara’da son iki yıldır meydana gelen 3 büyüklüğünden düşük olduğu için “mikro deprem” olarak adlandırılan yer sarsıntılarına dikkat çekiyor.

Yaltırak, “Doğu Marmara’da son iki yıldır mikro deprem faaliyeti var. Bunu kimse görmüyor ya da görmezden geliyorlar. Bu son elli yılda tek bir dönem dışında hiç yaşanmadı. 1999 depremi öncesinde de böyle bir faaliyet vardı İzmit körfezi, Düzce ovası arasında. Tabii o denizdi, bu kara. Ama uzun süredir Marmara’da 4 büyüklüğünde bir deprem olmadığının da altını çizmek gerek” dedi.

Prof. Yaltırak: Türkiye’de kimse deprem gerçeğiyle yüzleşmek, depremi konuşmak istemiyor

Türkiye’nin deprem gerçeğiyle yüzleşmekten kaçtığını söyleyen Prof. Yaltırak’a göre yalnız yöneticiler ve siyasetçilerin değil, toplumun da deprem tehlikesini yok saymak istediğini düşünüyor. Prof. Yaltırak, “Halk böyle bir şeyi yaşamak da duymak istemiyor. Kadercilik var. Okumuş insanlar bile konuşmak istemiyor. Böyle bir depremin ekonomik maliyetinin ne olacağını bırakın hesaplamayı bunu düşünmeyi bile istemiyorlar. İstanbul’da lale ekimi için yılda 10 milyon Türk Lirası harcanıyor. Depremden beri 19 yıl geçti, laleye harcanan 190 milyon TL ile yerbilimlerinde inanılmaz güçlü bir enstitü kurabilir belki de olası deprem tarihini bile öngörebilecek veri setini toplayabilirdik” diye konuştu.