Yemin töreni gününe denk gelen Martin Luther King Günü'nde medeni hak savunucuları eşitlik mesajı veriyor

  • Associated Press

Başkent Washington'daki Martin Luther King anıtı

ABD Başkanı seçilen Donald Trump, medeni haklar savunucusu Martin Luther King Jr.'ın büstünün de bulunduğu Kongre Binası'nın kubbesinin altındaki büyük salonda yemin ederek göreve başlayacak. Yemin töreni, bu yıl, ABD'de Ocak ayının üçüncü Pazartesi günü anılan Martin Luther King Jr. Günü'yle aynı güne denk geldi.

Bu durum, King'in barışçı sosyal devrim hayalini gerçekleştirmek isteyen bazı medeni haklar savunucuları için rahatsızlık verici bir tezat oluşturuyor.

ABD'de birçok kişi başkentte iktidarın barışçı bir şekilde el değiştirmesini izlerken ülke genelinde King'i onurlandıran ve adil toplum vizyonunu savunan etkinlikler düzenlenecek. Eşzamanlı etkinlikler, Trump'ın üçüncü başkanlık kampanyası sırasında ırk ve medeni haklar konusundaki söylem ve duruşunu genel olarak eleştiren hak savunucuları tarafından karışık duygularla karşılandı.

Ancak King'in kendi ailesi dahil birçok lider, yemin töreninin Martin Luther King Jr. Günü'yle aynı güne denk gelmesini dokunaklı bir tezat ve yeni siyasi dönemde medeni hakları ilerletme çabalarına yeniden odaklanma şansı olarak görüyor.

15 Ocak 2025 - Martin Luther King'in kızı ve King Merkezi'nin Başkanı Dr. Bernice King, Atlanta'da gazetecilerle biraraya geldi.

Martin Luther King Jr.'ın en küçük kızı ve King Merkezi'nin CEO'su Bernice King, bu tesadüfle ilgili olarak, “(Yemin töreni) Bugüne denk geldiği için mutluyum çünkü ABD'ye ve dünyaya tezatı gösteriyor” dedi.

King'in kızı Trump için “Trump yıldız olmayı çok seviyor, ama bugün onun yıldız olabileceği bir gün değil” dedi. Bernice King, sözlerine, “Konuşmasında ne derse desin bugün bu mirasla rekabet etmek zorunda. Umarım etrafındakiler konuşmasında bugünü uygun bir şekilde onurlandırması için ona iyi tavsiyelerde bulunuyorlardır” şeklinde sürdürdü.

Martin Luther King Günü, federal tatil günü olarak yasalaşmasından bu yana geçen yaklaşık 40 yıl içinde üçüncü kez bir başkanın yemin töreniyle aynı güne denk geliyor. Başkanlar Bill Clinton ve Barack Obama da ikinci dönemleri için Martin Luther King Günü'nde yemin etmişlerdi. Her ikisi de konuşmalarında King'i övmüştü. İlk yemin töreninde King'in 1963 yılında Washington'da düzenlediği yürüyüşten daha büyük bir kalabalık olduğunu iddia eden Trump'ın bu güne atıfta bulunup bulunmayacağı ya da ne diyeceği henüz belli değil.

Medeni haklar grubu National Urban League'in başkanı Marc Morial, “Birlik ve herkes için bir başkanlık mesajı mı verecek yoksa kendi tabanına ve çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık karşıtlığı, göçmenlerin toplanması ve sosyal güvenlik ağının önemli kısımlarının DOGE (Hükümet Verimliliği Dairesi) süreci yoluyla kesilmesi gibi savunduğu bazı bölücü politikalara odaklanmaya devam mı edecek?” diye sordu.

Morial, Trump'ın yemin töreninin Martin Luther King Günü'ne denk gelmesinin “değerlerin çelişkisi” olduğunu da sözlerine ekledi.

Çok sayıda medeni haklar lideri, bir hafta süren kamu ve özel örgütlenmelerin ardından günü King'in mirasını anarak, konuşmalar yaparak ve yeni yönetimin gündemine nasıl yanıt verecekleri konusunda strateji geliştirerek geçirecek.

Üyeleri Medeni Haklar Hareketi boyunca King'e akıl hocalığı yapmış, King'le beraber çalışmış ve bazen de çatışmış bir örgüt olan NAACP'nin (Ulusal Siyahları Geliştirme Derneği) Başkanı Derrick Johnson, “En iyi ve en kötü zaman birarada” dedi.

“Görevimiz değişmiyor. Bizim işimiz demokrasinin herkes için işlemesini ve yasalar önünde eşit korumayı sağlamak” diyen Johnson, Trump yönetimiyle medeni hakların ya da ırksal adaletin ilerletilmesi konusunda ortaklık kuramayacakları “varsayımında bulunmak istemediğini” de sözlerine ekledi.

15 Ocak 2025 - Başkan Yardımcısı Kamala Harris ve medeni haklar savunucusu Al Sharpton, Washington'daki Ulusal Eylem Ağı toplantısına katıldı.

Çarşamba günü Johnson ve diğer sivil haklar liderleri Trump yönetimiyle nasıl çalışacaklarını ve Trump yönetimine nasıl karşı çıkacaklarını görüşmek üzere ABD Kongresi'ndeki Siyah Üyeler Birliği'yle biraraya geldi. Aynı gün, Rahip Al Sharpton'ın kurduğu medeni haklar grubu Ulusal Eylem Ağı, Başkan Yardımcısı Kamala Harris'in katılımcıları motive olmaya çağırdığı bir kahvaltı düzenledi.

Harris, kahvaltıdaki konuşmasında, “Bizimkisi bir yolculuk. Sonuç ne olursa olsun asla mağlup olamayız. Ruhumuz asla yenilgiye uğratılamaz çünkü böyle olursa kazanamayız” ifadelerini kullandı.

King'in en büyük oğlu Martin Luther King III, Harris ile birlikte sahnede dua etti. King, sonbaharda Harris için kampanya yürütmüştü.

Birçok ırksal adalet savunucusu, Martin Luther King Jr. Günü'nü kutlamak ve hasmane olarak gördükleri Trump yönetimine hazırlanmak için gösteriler, nöbetler ve toplum hizmeti etkinlikleri düzenlemeye hazırlanıyor.

Bazı gruplar, King'in beyazların üstünlüğünü açıkça savunan eyalet ve yerel yönetimler ve jeopolitik çalkantılar karşısında nasıl örgütlendiği ile paralellikler ve farklılıkları ele alıyor.

King de hayatını adadığı hukuki korumaların ardından daha büyük ayrımcılık karşıtı çabaların ya da sosyal programların gelmeyeceğinden endişe ediyordu. Değişimi görmek için beyaz Amerikalılar'ın siyahlarla daha derin bir bağ kurması ve ekonomik ve sosyal dayanışma içine girmesi gerektiğini öne sürüyordu.

King, 1968'deki suikasttan bir yıl önce “Buradan Nereye Gidiyoruz?” adlı son kitabında, bir siyaha “hakkını” vermenin çoğu zaman “özel muamele” gerektirdiğini yazmış, “eski kavramların yeni bir düşünce ve değerlendirme gerektirdiğini” belirtmişti.

King'in “yeni kavramlar” tanımlaması, ileriki yıllarda işyerlerinde ve okullarda siyahlara pozitif ayrımcılık yapılmasına ilişkin eylem politikalarının yürürlüğe girmesine ön ayak oldu. Çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık politikalarının birçok savunucusu bu tür programları King'in vizyonunu hayata geçirmek olarak görse de bu argüman, muhafazakar aktivistlerin sert eleştirilerine maruz kaldı.

Trump'ın ırk konusundaki görüşleri onlarca yıldır eleştiriliyor. Federal hükümet, 1970'lerde kiralık ev arayan siyahlara karşı ayrımcılık yaptığı iddiasıyla Trump'a dava açmıştı. Trump, eski Başkan Barack Obama'nın ABD'de doğmadığına dair komplo teorisinin yayılmasında da etkili olmuştu.