Yemin Töreni soruşturması kapsamında beş teğmen ve üç disiplin amirine ihraç kararı verildi

Kurtuluş Savaşı’nın kazanılmasını simgeleyen 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda düzenlenen Kara Harp Okulu’nun mezuniyet töreninde “Mustafa Kemal’in Askerleriyiz” diyen teğmenler hakkında ordudan ihraç kararı verilmesi tepkilere neden oldu.

Milli Savunma Bakanlığı (MSB), Mustafa Kemal Atatürk’e bağlılık yemini edilmesi nedeniyle Kara Harp Okulu’ndan yeni mezun beş teğmen ve sıralı disiplin amiri konumundaki üç komutan hakkında ordudan ihraç kararı alındığını açıkladı.

MSB, 30 Ağustos 2024 günü Ankara’da Kara Harp Okulu’ndaki mezuniyet töreni sonunda genç mezun teğmenler tarafından topluca kılıçlar havaya kaldırılarak yemin edilmesi görüntüsünü en ağır şekilde cezalandırma kararı aldı.

MSB’den yapılan kısa yazılı açıklamada, Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) kararlarıyla sıralı üç disiplin amiri konumundaki üç komutan ile beş teğmen hakkında Türk Silahlı Kuvvetleri’nden (TSK) ayırma cezası verildiği bildirildi.

Açıklamada, “Önceliği müesses disiplinin muhafazası ve idamesi olan Türk Silahlı Kuvvetlerimizde; disipline aykırı hiçbir eylem, olay ve duruma müsamaha gösterilmeyeceğinden en ufak bir şüphe duyulmamalıdır” denildi.

MSB’nin açıklaması itibariyle teğmenler Ebru Eroğlu, İzzet Talip Akarsu, Serhat Gündar, Deniz Demirtaş ve Batuhan Gazi Kılıç, TSK’daki görevlerinden ihraç edildi. Genç teğmenlerin yanısıra Bölük Komutanı Binbaşı Murat Öztürk, Tabur Komutanı Kurmay Yarbay Halit Türkoğlu ve Alay Komutanı Yardımcısı Albay Alper Topsakal da ihraç edildi.

Geçtiğimiz aylarda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarıyla bugünkü ihraç kararının verilmesi bekleniyordu. Erdoğan, Eylül ayında “Kılıçları kime çekiyorsun? Bunlarla ilgili olarak gerekli bütün araştırmalar yapılıyor. Oradaki birkaç tane kendini bilmez de temizlenecek. Bunlar kaç kişi olursa olsun ordumuzda bulunması mümkün değildir” ifadesini kullanmıştı.

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler de, “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Atatürk ile ilgili sorunu olamaz” diyerek özetle “Suç, kılıç çatmak veya ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ demek değil, amirlerin ikazlarına rağmen basını da davet etmek suretiyle alternatif yemin organize ederek disiplinsizlik yapmaktır” açıklamasında bulunmuştu.

Avukatlar: “Bu karar tarihe Mustafa Kemal’in askerlerini yargılama olarak geçti”

MSB’nin açıklamasının ardından teğmenler ve komutanlar ile ilgili hukuki süreci takip etmekte olan avukatlarca ortak yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, MSB’nin teğmenler ve komutanları temsil eden avukatlara YDK’nın kararıyla ilgili tebligatı henüz iletmediği belirtilerek, MSB’nin basın açıklamasıyla ihraç kararlarını duyurmasına “ciddiyetsizlik” tepkisi gösterildi.

Açıklamada, “Şüphesizdir ki bu yargılama tarihe, bir emre itaatsizlik yargılaması olarak değil, gerçekte olduğu gibi ‘Mustafa Kemal'in askerlerinin yargılanması’ olarak geçecektir. Kara Harp Okulu’ndan Atatürk’ün askeri subayların mezun olmasını kabullenemeyen, Cumhuriyet değerlerine düşman çevrelerin siyaset ve bürokrasi üzerindeki baskısıyla verilen gerçeğe ve hukuka aykırı bu ceza karar, daha bugünden Türk Ulusu’nun vicdanında mahkûm edilmiş bulunmaktadır. Pırıl pırıl genç ve vakur teğmenlerimizin rütbesi şimdilik alınmış olup, kalplerinde Harbiyeli brövesi, Türk Ulusu’nun kalbinde ise yıldızları bâkidir. Sadece Türk Milleti adına hareket ederek yargılama gerçekleştirecek olan mahkemelerin bu hukuksuzluğa karşı duracağına inancımız sonsuzdur” denildi.

Avukatlar Abdullah Yasin Üstündağ, Çağlar Altun, Demet Reçber Öztürk, Ece Üstündağ, Erhan Tokatlı, Ersin Kaya, İbrahim Yılmaz, İlter Aksoylu, Mustafa Güler, Namık Öztürk ve Serdar Öztürk’ün ortak açıklamasında, “Vicdanlarda şimdiden mahkum olmuş haksız karara karşı hukuksal mücadelemiz tereddütsüz bir şekilde devam edecektir” mesajı verildi.

Avukat Öztürk: “Bu aşamada MSB süreci bitti artık idari dava sürecini yürüteceğiz”

Avukat Serdar Öztürk, VOA Türkçe’ye açıklamasında, bugün gece itibarıyla MSB’nin açıkladığı sözkonusu kararlar aleyhine nasıl bir hukuki süreç yürüteceklerine ilişkin çalışmayı başlatacaklarını söyledi.

MSB’nin kendilerine resmi tebligatı göndermesiyle birlikte dava açabileceklerini işaret eden Öztürk, “Maalesef devlet adabıyla bağdaşmayacak şekilde henüz müvekkillerimiz olan teğmenlerimize yazılı şekilde haklarındaki kararlar ulaştırılmadan kamuoyuna açıklama yapılması tercih edildi. O nedenle hukuki süreç açısından MSB’nin resmi tebligatıyla birlikte dava sürecini başlatacağız. Biz biliyoruz ki YDK’nın kararları oybirliğiyle alınmadı. Orada bu ihraç kararlarına şerh düşen askeri hakimler olduğunu biliyoruz. YDK kararları bizlere tebliğ edilir edilmez, önümüzdeki hafta içinde diye düşünüyoruz, idari dava yoluna gideceğiz. Acil talepli olarak MSB’nin ihraç kararları aleyhine yürütmenin durdurulması talepli olarak davalarımızı açacağız” dedi.

İhraç kararı açıklaması öncesinde sosyal medyada troll çalışması başladı

Türkiye’de teğmenler ile ilgili ihraç kararı alınması tepkilerle karşılandı. Ancak MSB’nin açıklaması öncesinde sosyal medya platformu X başta olmak üzere “disiplinsizlik” gerekçesiyle ihraç kararı alınmasını destekleyen ve öven nitelikte birebir aynı cümlelerle yazılmış mesajlar paylaşılması dikkat çekti.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, MSB açıklaması öncesinde sosyal medyada “trol faaliyeti” yürütüldüğünü söyleyerek, “Sosyal medya algı aparatı troller iş başında. Yüksek Disiplin Kurulu kararına ilişkin muhtemelen ‘X Görev Emri’ geldi. Noktalama işaretleri bile aynı olan yüzlerce mesaj ile toplumu karara hazırlama faaliyetlerine başladılar. Yüzbinlerce mesaj atsanız da haksızlığı ve adaletsizliği örtemezsiniz. Teğmenler Türk milletine emanettir” tepkisini gösterdi.

Bağcıoğlu’nun işaret ettiği üzere eş zamanlı olarak farklı kullanıcı hesaplarından paylaşılan sözkonusu mesajda, “Askerliğin temeli disiplindir. Ve organize şekilde emir komutayı devre dışı bırakıp korsan yeminle kılıç çatan teğmenler bu temeli sarsmaya çalışmış, kasıtlı organize disiplinsizlik yapmışlardır. Bu cezasız kalamaz” yazılıydı. Sosyal medyadaki bu mesaja benzer şekilde AK Parti iktidarına yakın medya kuruluşlarında teğmenler hakkındaki karara ilişkin haberlerde “korsan yemin” ifadesi kullanıldığı gözlendi.

CHP Lideri “Kışlaya siyaset sokuldu” dedi, İYİ Parti Lideri yemini tekrarladı

Teğmenler kararına ilişkin muhalefet cephesinden tepkiler ise sürüyor.

CHP Lideri Özgür Özel, “İktidar bugün bir utanç kararının altına daha imza attı. ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ diyen 5 teğmenimiz ve 3 komutanımız Türk Silahlı Kuvvetleri’nden ihraç edildi. Karar, kışlaya siyaset sokan Atatürk düşmanı zihniyetin dile gelmiş halidir. Atatürk’ün kurduğu orduda, ‘Mustafa Kemal’in askeriyiz’ demek suç değildir. Suç olan Atatürk’ün askerlerini Atatürk’ün ordusundan tasfiye etmektir. Bugün ordudan attığınız teğmenlerin Atatürkçü komutanları darbeye geçit vermedi. Ama 15 Temmuz’da darbeye kalkışanları orduya dolduran da cübbeli amiralinizi disipline sevk etmeyip emekliliğini bekleyen de sizlersiniz. Siz tercihinizi yine yanlış tarafta kullandınız. Tören bittikten sonra edilen, içeriği Ata’ya, orduya ve vatana sadakat olan yeminden disiplinsizlik çıkmaz. Ne yaparsanız yapın. Türk ordusunun bünyesi o kadar sağlamdır ki içine girmeye çalışan zehri püskürtür. Dönem birincisi Ebru Teğmenimizin dediği gibi: İhraç da etseniz o gençlerin göğsündeki Harp Okulu rozetini alamayacaksınız. Ordumuza karşı bu tarihi hatayı yapmayın dedik dinlemediniz. Söz veriyoruz. İktidara geldiğimizde hiçbir kayıpları olmadan teğmenlerimizi şanlı üniformalarıyla buluşturacağız. Bu yanlışa ortak olan kim varsa da onlardan bu kararın hesabını soracağız” dedi.

İYİ Parti Lideri Müsavat Dervişoğlu da teğmenlerce okunan yemin metniyle birlikte “Bizler Türk istikbalinin evlatlarıyız. Şerefimizle doğduk, şerefimizle yaşayacağız. Ne mutlu Türk’üm diyene” tepkisini gösterdi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Emekli Tümamiral Yankı Bağcıoğlu da ‘FETÖ’ kaynaklı iddialarla yürütülen Ergenekon ile Balyoz soruşturma dosyalarıyla yargılanan ve 2007-2015 yılları arasında TSK bünyesinde ‘FETÖ’nün kadrolaşması amaçlı görevlerinden uzaklaştırılan askerleri hatırlattı.

Bağcıoğlu, VOA Türkçe’ye değerlendirmesinde, “Teğmenlere yönelik sürecin başından itibaren sosyal medya ve basında haysiyet cellatlığı, iftira ve adil yargılamayı etkileme girişimleri devam etti. Kumpas davalarını hatırlatacak şekilde bu süreçte teğmenleri koruması gereken siyasi ve askeri otoriteler gerekli reaksiyonu göstermedi. Ne yazık ki basın ve sosyal medya üzerinden algı harekatı yürütülerek bugünkü haksız karara gelindi” dedi.

"Bu haberde daha önce Alper Topsakal'ın soyadına ilişkin sehven yapılan hata düzeltilmiştir"