NOT: Bu haber ilk kez 31 Ekim 2017'de "Kasım Süleymani: İran’ın Ortadoğu’daki Gölgesi" manşetiyle yayınlanmıştır - VOA Türkçe
Kasım Süleymani... İran’ın son yıllardaki en etkin isimlerinden biri. Adı Suriye’deki iç savaşta sıkça duyulur oldu. Son olarak Irak merkezi hükümetinin Kerkük’e düzenlediği operasyonun arkasında da ismi geçiyordu. Peki, Kasım Süleymani kimdir? Resmi sıfatı Kudüs Gücü Komutanı. Kudüs Gücü, İran’ın yurt dışı operasyonları için kurulmuş özel bir birlik. Güç, İran İslam Cumhuriyeti'nin en yüksek siyasi ve dini makamı olan Ayetullah Ali Hamaney'den doğrudan emir alıyor.
Yoksul bir köylü çocuğu olarak doğan hayatını inşaatlarda çalışarak kazanan Süleymani, 1979 yılında kurulan İran Devrim Muhafızları Ordusu'na katıldı. Bu, ilkokul mezunu olan Süleymani’nin, askeri kariyerinin ilk adımıydı. 45 günlük bir askeri eğitimin ardından o artık bir Devrim Muhafızı'ydı. Bugün Irak Kürt Bölgesi'nde gelişmelerle adı duyulan Sülaymani’nin ilk önemli ‘icraat’larından biri yine Kürtler’e karşıydı. 1979’da ayaklanan Mahabad Kürtleri’nin bastırılması için Süleymani ve birçok arkadaşı bölgeye gönderildi. 22 yaşındaki Süleymani isyanın bastırılmasında gösterdiği performansla Tahran’ın gözüne girdi. Devrime sadakatinin hediyesi olarak, Mahabad’dan dönüşü, Kirman’daki Devrim Muhafızları Kudüs Garnizonu'nun başına getirildi.
Bu sırada İran-Irak Savaşı başladı. Kirman'daki erkekleri toplayarak eğitim veren Süleymani, savaş sırasında cesareti ve atikliği sayesinde ön plana çıktı. Yaşıtları sıradan asker olarak savaşırken, Sülaymani 23 yaşında, 41. Sarallah Tümeni Komutanı oldu. Savaş sırasında birliğiyle birlikte Irak'ın işgal ettiği İran topraklarında birçok operasyon yaptı. Bir harekat sırasında ağır yaralansa da, iyileşerek görevine devam etti. Savaş sırasında Saddam yönetimine karşı, Kürt liderler Mesut Barzani, Celal Talabani ve Şii Bedir Örgütü'yle ilişkiler kurdu.
Süleymani, savaştan sonra Kirman Eyaleti Devrim Muhafızları Komutanlığı görevine getirildi. Bu makamdaki görevi daha çok uyuşturucuyla mücadele oldu. Nedeni ise bölgenin Afganistan'a yakın olması ve uyuşturucu trafiğinin yoğun olmasıydı.1998 yılında Ahmed Vahidi'den sonra, İran Devrim Muhafızları Ordusu Kudüs Gücü Komutanı olarak atanan Süleymani, Tahran'daki 1999 öğrenci isyanı sırasında, Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi'ye gönderilen mektubu imzalayan Devrim Muhafız subaylarından biriydi. Mektupta, Hatemi'nin öğrenci isyanını bastıramaması halinde Devrim Muhafızları'nın müdahale edeceği belirtilmekteydi.
Devrim Muhafızları’nın bütün komutanları ve ordunun 12 generali İran-Irak Savaşı'nda cephe komutanlığı yapmış kişiler. Bu eski savaş arkadaşları birbirilerini sürekli kolladılar ve birlikte İran’ın iç ve dış siyasetinin belirlenmesinde etkin oldular.
Sülaymani’yi yakından tanıyan isimlerden İran Kürdistan Demokrat Partili (İKDP) siyasetçi Mustafa Salehzade, Süleymani’nin İran’ın tüm dış operasyonlarından sorumlu kişi olduğunu söyledi. Amerika’nın Sesi’ne konuşan Salehzade, “Suriye, Irak, Lübnan, Yemen ve Şiiler’in yaşadığı bütün alanlardan sorumlu kişidir. Sorumluluğu sadece askeri operasyonlar değil aynı zamanda İran siyasetidir de. İran siyasetinin yayılmasından sorumludur. İran İslam Rejimi'nin dış temsilcisidir. Irak politikasında da çok önemli bir yere sahiptir. Mesela İran’ın Bağdat Büyükelçisi, Kudüs Gücü üyesidir” dedi. Salehzade, Kerkük operasyonunu Süleymani’nin yönettiği savunarak, “Yol haritasını Irak Ordusu'yla birlikte çizdi. İran adına görüşmelere katılan kişidir. YNK’yi de kendisi ikna etti” diye konuştu.
Süleymani’nin, Irak ordusunun Kerkük’e girmesinden bir gün önce Kürt partileriyle bir araya geldiği iddia edilmişti.
Ancak, ABD Başkanı Trump, Süleymani’nin başında bulunduğu Kudüs Gücü’nün bağlı bulunduğu Devrim Muhafızları'nı 'teröre destek verdiği' gerekçesiyle yaptırım listesine aldıklarını da açıklamıştı.