Biden yönetimi İsrail-Filistin çatışmasında gerilimin düşürülmesi için “sessiz diplomasi” olarak tanımladığı çabalarını sürdürüyor. Bir grup Cumhuriyetçi senatörse, ABD’nin İsrail’e tam destek vermesini öngören tasarı sunmaya hazırlanıyor.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, İskandinav ülkelerine yaptığı ziyaret kapsamında gittiği İzlanda temasları sırasında İsrail-Filistin çatışmasına ve Washington’un konuya ilişkin çabalarıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
Son dönemde İsrail’le ilişkileri normalleştirmek üzere harekete geçen Bahreyn ve Fas’ın dışişleri bakanlarıyla görüştüğünü belirten Blinken, ABD’nin çatışmalar ve sivil can kaybına ilişkin BM Güvenlik Konseyi’nden yapılması planlanan açıklamaya karşı çıkma kararını ve 2014 yılından bu yana taraflar arasındaki en ciddi çatışma konusundaki yaklaşımını savundu.
“Amacımız çatışma döngüsünü sona erdirmek”
Dışişleri Bakanı Antony Blinken, “Amacımız şu anki çatışma döngüsünü sona erdirmek ve daha sonra da kalıcı barışın sağlanabileceği sürece dönülmesini sağlamak” dedi.
ABD’nin diplomasiyi engellemediğini belirten Blinken, BM Güvenlik Konseyi’nden yapılacak bir açıklamanın çatışmalara son verme amacına hizmet etmeyeceğini kaydetti, “Birleşmiş Milletler dahil olmak üzere şu anki duruma çözüm getirecek bir şey olduğunu düşünsek buna destek verirdik” dedi.
Beyaz Saray sözcüsü Jen Psaki ve ulusal güvenlik danışmanı Jake Sullivan da, ABD’nin “sessiz ve yoğun diplomasiye” odaklandığını söyledi.
“Medya ofislerinin bulunduğu binanın vurulmasına ilişkin daha fazla bilgi edindik”
İsrail’in Gazze Şeridi’nde Associated Press haber ajansının ve Katar merkezli Al Jazeera televizyonunun ofislerinin de bulunduğu yüksek katlı binayı vurması uluslararası toplumun tepkisine yol açmıştı.
ABD Dışişleri Bakanı Blinken, Washington’un binanın hedef alınmasına ilişkin daha fazla bilgi aldığını söyledi; ancak başka ayrıntı vermedi.
İzlanda Dışişleri Bakanı ile düzenlediği ortak basın toplantısında konuya değinen Blinken, “Anladığım kadarıyla istihbarat kanalları aracılığıyla, daha fazla bilgi edindik. Üzerine yorum yapabileceğim bir şey değil” dedi.
İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu binada Hamas’ın ofisinin bulunduğu gerekçesiyle binanın meşru bir hedef olduğunu savunmuş, konuyla ilgili istihbaratı ABD ile paylaştıklarını savunmuştu.
Associated Press haber ajansının genel yayın yönetmeni Sally Buzbee Pazar günü yaptığı açıklamada, İsrailli yetkililerin henüz kendilerine saldırıyı haklı çıkaracak bir kanıt sunmadıklarını belirtmiş ve bağımsız soruşturma çağrısında bulunmuştu.
Biden ve Netanyahu arasında üç gün içinde ikinci görüşme
ABD Başkanı Joe Biden Pazartesi günü İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu ile son üç gün içindeki ikinci telefon görüşmesini gerçekleştirdi.
Beyaz Saray’dan görüşmeye ilişkin yapılan açıklamada, Biden yönetiminin ateşkese genel olarak destek verdiği belirtildi; ancak açıklamada doğrudan bir ateşkes talebi yer almadı.
Başkan Biden’ın ateşkes konusundaki açıklamaları açık uçlu ve yönetimden konuya ilişkin ateşkese ilkesel olarak verdikleri destek açıklamalarına benzer tarzdaydı. Beyaz Saray’dan görüşmeye ilişkin yapılan açıklamada, Biden’ın İsrail’e masum sivillerin korunmasını sağlama çağrısında bulunduğu bildirildi.
AP’nin haberine göre, Biden yönetiminden bir yetkili “ateşkese destek ifade etme ancak açık bir şekilde ateşkes talep etmeme” kararının bilinçli olduğunu söyledi.
Associated Press haber ajansına konuşan yetkili, Biden ve danışmanlarının çatışmaların şiddetinden ve çatışmalarda masum sivillerin hayatını kaybetmesinden endişe duymakla birlikte, çatışmalara derhal son verilmesini talep etmeme kararının, Beyaz Saray’ın İsrail’in Hamas’ın saldırılarına karşı kendisini savunma hakkına destek verme kararlılığını yansıttığını söyledi.
ABD Genelkurmay Başkanı’ndan “çatışmalar yayılabilir” uyarısı
ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Mark Milley, Pazartesi günü yaptığı açıklamada bölgede çatışmaların yayılabileceği uyarısında bulundu.
Milley, NATO müttefikleriyle temaslarda bulunacağı Brüksel’e inmeden önce basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Benim değerlendirmem çatışmaların devam etmesi halinde daha geniş alanda istikrarın bozulması ve bunun bir dizi olumsuz sonuca yol açması riski ile karşı karşıya kalınabileceği yönünde. Çatışmaların sürmesi kimsenin çıkarına değil” ifadelerini kullandı.
ABD Kongresi’nde farklı görüşler
Senato’daki Demokratlar’ın lideri Chuck Schumer de her iki tarafa ateşkes çağrısı yapan kongre üyeleri arasına katıldı. Temsilciler Meclisi İstihbarat Komisyonu başkanı Adam Schiff de haftasonu ABD’nin süreçte daha aktif rol üstlenmesi çağrısında bulunmuştu.
Ancak Senato’daki Cumhuriyetçiler’in lideri Mitch McConnell, Pazartesi günü Senato Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada ateşkes çağrılarına İsrail’i dahil eden kongre üyelerine tepki gösterdi.
McConnell, “Her iki tarafın da gerilimi düşürmesi gerektiğini söylemek çatışmaların başlamasında teröristlerin sorumluluğunun önemini azaltmaktadır ve İsrail’in kendisini roket saldırılarına karşı savunma hakkına sahip olmadığını ima etmektedir” ifadelerini kullandı.
Cumhuriyetçi senatörlerden “İsrail’e tam destek” tasarısı
Florida eyaletini temsil eden Cumhuriyetçi Senatör Rick Scott liderliğindeki 19 Cumhuriyetçi senatör İsrail’e destek veren bir tasarı açıkladı. Tasarının önümüzdeki hafta sunulması planlanıyor.
Önümüzdeki hafta sunulması planlanan tasarıya ilişkin yapılan “İsrail ABD’nin Tam ve Tartışmasız Desteğini Hak Ediyor” başlıklı açıklamada, İran’ın desteklediği Hamas’ın İsrail’e yönelik saldırıları kınandı. Tasarı metninde de ABD’nin Hamas’ı 1997 yılı Ekim ayında terör örgütü listesine aldığı hatırlatıldı.
Senatör Rick Scott, “Binlerce roket yağarken, İsrail’in yanında yer alma konusundaki kararlılığımız her zamankinden güçlü olmalı. Müttefikimiz ve Ortadoğu’da demokrasinin parlayan tek örneği olan İsrail tam desteğimizi hak ediyor” ifadelerini kullandı.
Cumhuriyetçi Senatör, Demokrat Parti’nin ilerici kanadından İsrail’in sivil can kayıplarına yol açan hava saldırılarını eleştiren kongre üyelerinin açıklamalarına tepki gösterdi, “İsrail karşıtı saldırılar ve AOC (Alexandria Ocasio Cortez) ve Bernie Sanders gibi sözde liderlerin savunduğunu gördüğüm gündem mide bulandırıcı ve Amerika’nın ideallerine zıt” ifadelerini kullandı.
Tasarıya ilişkin senatörlerin yaptığı ortak açıklamada, Senatör Marsha Blackburn de, “Hamas’ın İsrail’i haritadan silme girişimleri görmezden gelinemez. Bölgedeki en güçlü müttefikimiz olan İsrail’e taahhüdümüzü vurgulamalıyız” dedi.
