AB Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı Josep Borrell, Taleban'ın iktidarı ele geçirmesine rağmen Kabil'de Avrupa varlığını sürdürmek için koordineli hareket ederek, güvenlik koşulları elverirse, başkentte bir temsilcilik bulundurmayı kararlaştırdıklarını açıkladı. Borrell, bunun "Taleban hükümetini tanıma anlamına gelmediğini" vurguladı.
AB diplomasisinin yöneticisi Josep Borrell, AB Dönem Başkanı Slovenya'da düzenlenen Dışişleri Bakanları toplantısının ardından gazetecilere açıklama yaptı. Borrell, resmi olmayan toplantı sonrasında yaptığı açıklamada, "Afgan halkını desteklemek için Afganistan'daki yeni hükümetle ilişki kurmamız gerekecek. Güvenlik koşulları izin verirse, Kabil'de varlık göstermek dahil olmak üzere, Taleban ile temaslarımızı koordine etmek için, AB olarak işbirliği içinde çalışmaya karar verdik" dedi. Borrell, bu varlığın Afganistan'dan ayrılmak isteyenlerin tahliyesinin devam etmesini sağlamayı hedeflediğini kaydetti.
"Tanıma anlamına gelmiyor"
AB'nin temsilci bulundurma kararının "Taleban'ı tanımak" anlamına gelmediğini belirten İspanyol diplomat, "Bu operasyonel bir girişimdir. Afganistan yeniden terörizmin yayılma bölgesi haline gelmemeli. ABD, G7, G20 ve diğer uluslararası örgütlerle Afganistan konusunda güçlü bir işbirliği içinde olacağız" diye konuştu.
Josep Borrell, "AB'ye kabul etmek istediğimiz kişileri tahliye etmek için güçlü bir girişime, güçlü temasa ihtiyacımız var" dedi. Özellikle göçü kontrol edebilmek için Ağustos ayından bu yana İran, Pakistan, Özbekistan gibi ülkelerle diplomatik temasları yoğunlaştıran Borrell, "bölgesel siyasi işbirliği platformu" aracılığıyla, AB'nin Afganistan'a komşu ülkelerle işbirliğinin de devam edebilmesi için gerekli girişimleri sürdürdüklerini açıkladı.
Afgan hükümeteine 5 şart
Borrell, yeni kurulacak Afgan hükümetinden 5 konuda adım atmasını beklediklerini belirterek, uluslararası toplumun şartlarını: "Ülkeyi yeniden terör örgütlerinin yuvası haline getirmekten kaçınması; kadın hakları ve basın özgürlüğü başta olmak üzere temel insan haklarına saygı göstermesi; kapsayıcı ve temsil gücü yüksek bir geçiş hükümeti kurması; insani yardıma erişime izin vermesi; ülkeyi terketmek isteyen yabancı ve Afganlar'ın çıkışını engellememesi" şeklinde sıraladı. Borrell, "Taleban'la temasa geçip geçmeme konusunu bu alanlardaki davranışlarını değerlendirerek belirleyeceğiz. Bazıları bize 'Ama Taleban bunları yapmayacak' diyor. Bırakın görelim" dedi.
Avrupa Birliği İçişleri Bakanları da Salı günü toplanarak, Afgan göçmen akını Avrupa kapılarına dayanmadan, bölge ülkeleriyle temasa geçilerek destek verilmesi yönünde karar almıştı.
