Bugün başkent siyasetinde, özellikle de muhalefet cephesinde “olağanüstü ekonomi gündemi” nedeniyle siyasi hareketlilik yaşandı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM’deki parti grup konuşması sonrasında genel merkezde Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nu ağırladı. İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener ise genel merkezde ekonomi kurmaylarıyla toplantı yaptı. Toplantı sonrasında İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ümit Özlale, diğer parti yöneticileriyle birlikte erken seçim çağrısıyla kürsüdeydi.
Kılıçdaroğlu, Davutoğlu ile ortak basın toplantısında, Türkiye’nin içine düştüğü ekonomik durumdan çıkış yolu olarak erken seçim çağrısını yineledi. Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye “Yüreğinde bir damla millet sevgisi varsa, erken seçimin kapısını aç, kardeşim” çağrısında bulundu.
Kılıçdaroğlu, “Türkiye Cumhuriyeti bir kişiye devredilebilir mi? Böyle bir devlet geleneği Mete Han'dan beri hiç olmamıştır. Fiyat istikrarından sorumlu kurum fiyat istikrarını sağlayamıyor. Yetkisi elinden alındı, kim aldı? Erdoğan aldı bir kararnameyle. Böyle bir tabloyu görmedim, yaşamadım da. Öyle bir noktadayız ki, döviz kuru elektrik sayacından daha hızlı çalışıyor. Bu kafayla bu ülkenin sorunlarını çözemezler, kapasiteleri yoktur. Fatura vatandaşa çıkıyor. Bu ülke bizim ülkemiz, başka gidecek bir yerimiz yok. Dolayısıyla biraraya gelmeliyiz. Türkiye’yi bu karanlık kuyudan çıkarmalıyız. Cumhuriyet’in bütün deneyimleri var, buradan çıkılabilir. Seçim… Millete niye güvenmiyorsunuz ya? Neden kaçıyorsun? Türkiye en derin krizlerinden birini yaşıyor. Suçu dış güçlere atıyorlar. Türkiye bu kadar zayıf mı ya? Milli diyorlar, yerli diyorlar; bunlar ne yerlidir ne millidir. Bir insan kendinde olmadığı birşeyi dillendirir” dedi.
Kılıçdaroğlu, ayrıca CHP Ekonomi Masası Üyeleri’yle olağanüstü toplantıda biraraya geldi.
Davutoğlu: “Bu cehalet değil ihanettir, her açıklama füze gibi”
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, “Bu artık cehalet değil ihanettir! Bu ihanete karşı tüm siyasi parti liderlerini ve aziz milletimizi gerçek ekonomik Kurtuluş Savaşı başlatmaya çağırıyorum” diyerek bugün Kılıçdaroğlu yarın da İyi Parti Lideri Akşener ile görüşme kararını duyurdu.
Davutoğlu, Kılıçdaroğlu ile ortak basın toplantısında, Erdoğan’ın ekonomiye dış müdahale yapıldığı yönündeki görüşüne tepki gösterdi. Davutoğlu, “Herkes dışarıdan bir saldırıdan bahsediyor. Bu tablo, iktidarın yanlış politikaların ürünüdür. Dışarıdan müdahale olsaydı, Erdoğan bilir, 1 Mart tezkeresi reddedildiğinde ülkede kriz beklentisi oluştu ama dolar 1.62’a çıktı, geri döndü. Türk Lirası’nın değeri onurumuzdur. Bugün yaşanan gelişmelerle elinde fırsatçı şekilde dolar biriktiren bir kitle ile Türk Lirası’nı cebinde taşıyan milyonlar arasında geniş bir uçurum vardır. Bir tarafta dolarla yaşayanlar, bir yandan da Türk Lirası ile yaşayanlar arasında gelir adeletsizliği var. Türkiye ödemeler düzeni sarmalına giriyor. Bunun sorumlusu bu yönetim biçimidir. Her açıklama füze gibi Türk ekonomisini vuruyor. Bu dışardan bir operasyon yaptıysa, kim yaptı açıklayın” diye konuştu.
Davutoğlu, “Bu hataları hamasetle örtme çabanız size de ülkeye de en büyük cezayı verecektir. Başta TÜİK ve Merkez Bankası olmak üzere büyük bir çözülme yaşanıyor. Kurumsal bir yenilenmeye büyük bir ihtiyaç var. Erken seçim demiyorum hemen seçim diyorum. Kimse ümitsizliğe kapılmasın en zor şartlarda Kurtuluş Savaşı’nı omuz omuza yapmışsak, yeniden yapacak insan birikimine sahibiz” sözleriyle Erdoğan’a çağrısında bulundu.
İyi Parti’den Erdoğan’a: “Hakikate dönme niyetiniz yok, seçim kararı alın”
İyi Parti lideri Meral Akşener ile yapılan olağanüstü değerlendirme toplantısı sonrasında genel başkan yardımcıları Prof. Dr. Ümit Özlale, Cihan Paçacı, Erhan Usta, Durmuş Yılmaz (Eski Merkez Bankası Başkanı) ve TBMM Grup Başkanı İsmail Tatlıoğlu kameralar karşısına geçti.
İyi Parti’nin ekonomi kurmay heyeti adına Kalkınma Politikaları Başkanı Ümit Özlale, Erdoğan’a, “Sayın Erdoğan, gün siyaset yapma günü değil, ülkenin menfaatlerini koruma günüdür. Hakikat kimseye zarar vermemiştir. Asıl zararlı olan, insanın kendi yanlışlarını ısrarla sürdürmesidir. Yanlışlarınızda ısrar ettiğinizi ve hakikate dönme niyetiniz olmadığını üzülerek görüyoruz. Bu yüzden size çağrımız, bir an önce seçim kararı alıp ülkenin önünü açmak ve milleti rahatlatmaktır” diye seslendi.
Özlale, mevcut ekonomik tabloyu ise “Türkiye ekonomisi, tarihinin en derin kur krizlerinden birini yaşamaktadır. Türk Lirası, Eylül ayında Merkez Bankası Başkanı'nın açıklamalarından sonra değerinin yarısından fazlasını, Sayın Erdoğan'ın son 1 hafta içindeki açıklamaları sonrası ise değerinin dörtte birini kaybetmiştir. Partili cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçtiğimiz günden beri Türk Lirası’ndaki değer kaybı Şubat 2001 krizinden daha fazladır. Yönetim sistemindeki keyfiyetin tetiklediği bu kriz, başta dar gelirli vatandaşlarımız olmak üzere, sanayicimizi, çiftçimizi, esnafımızı derin bir dar boğaza sürüklemektedir. Sadece son bir hafta içerisinde her birimizin cebinden 20 bin lira daha fazla çıkmıştır. Hepimizin cebinden çıkan bu para, faizcilerin, yandaş müteahhitlerin ve yabancı fonların cebine girmiştir. Bir yıl içerisinde tam 170 milyar dolar fakirleşen bir ülkeyiz” diye özetledi.
Fatih Erbakan’ın muhalefet cephesinde yer alışı dikkat çekti
Bu arada Davutoğlu, bugün ayrıca Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan'ı ziyaret etti.
Milli Görüş’ün kurucusu Necmettin Erbakan’ın oğlu olan Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Erbakan’ın partiyi ilk kurduğunda AKP ve Erdoğan’ı destekleyen açıklamalara imza atmasına karşın bugünkü muhalif tutumu çekti.
Davutoğlu’yla görüşmesi sonrasında hükümeti ekonomi nedeniyle sert dille eleştirdiği gözlemlenen Erbakan, “Türkiye'de halkın en önemli gündemi şu anda mutfaktaki yangın, geçim sıkıntısı ve alnının teriyle konforlu şekilde yaşamasına yetecek bir geliri geniş halk kitlelerinin elde edememesi. Çok ciddi bir işsizlik problemi var. 10 milyonu bulan işsizler ordusu ki dünyadaki 106 ülkenin nüfusunu aşmış bu sayı. Bir buçuk milyon üniversite diplomalı, yetişmiş, donanımlı olduğu halde işsiz kalan gencimiz var. İş bulabilen şanslı insanlardan bir tanesi olsanız da asgari ücret bugün açlık sınırının altında. Memur maaşları yoksulluk sınırının altında. Emekli maaşları ise iki kişilik bir aile için dahi açlık sınırının altında kalmış durumda. İnsanların maaşlı bir şekilde alnının teriyle gelir elde edip yaşamını sürdürmesi mümkün değil” dedi.
HDP de yarın olağanüstü toplantı kararı aldı
HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar da, yarın HDP Merkez Yürütme Kurulu’nu olağanüstü toplantıya çağırdı. Toplantı sonrası kamuoyuna basın açıklamasıyla seslenileceği duyuruldu.
HDP kismina sunu da ekler misin : HDP'den yapılan bir açıklamada da şu bilgiye yer verildi: "Grup Başkanvekillerimiz Meral Danış Beştaş ve Saruhan Oluç, kamu bütçesinden belli sermaye gruplarına aktarılan faizlerin Türkiye ekonomisine olumsuz etkilerinin, söz konusu etkilere sebep olan aktörlerin ve bu etkilerin yarattığı yoksullaşmanın düzeyinin belirlenmesi için genel görüşme açılmasını talep etti."
Babacan: “Bugünkü yoksullaşmanın lobisi Beştepe’dir”
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, “Bugünkü fakirleşmenin tek bir sebebi var. Kimse sağa sola bakmasın, başka ülkeleri ya da iş dünyasını falan suçlamaya çalışmasın. Yok şu lobisi, yok bu lobisi… Bugünkü yoksullaşmanın lobisi Beştepe’dedir” tepkisiyle Erdoğan’ı yaşananlardan sorumlu gösterdi.
Babacan, Ankara’da Keçiören ilçe binası açılışında, “Halkımız yoksullaştıkça, hükümet ‘ülkemizi ayakta tutmak için buna razı olun’ diyor. Halkı yoksullaşan bir ülke nasıl ayakta duracak? Yoksulluğa böyle bir kılıf uydurmaya çalışıyor. Ortada bir ekonomik kurtuluş savaşı falan yok. Çok şükür işgal altında değiliz. 15 Temmuz hain darbe teşebbüsü olduğunda ekonomimiz bu kadar batmamıştı. AK Parti’ye gönül vermiş vatandaşlarımıza sesleniyorum. Bunların propaganda aygıtının söylediklerine artık inanmayın. Dolar aldı başını gittiyse, kendi paramız değerini kaybettiyse bunun tek sorumlusu kötü yönetimdir. İnada devam, tam gaz inat. Ya on yıldır öğrenemedin, anladık da şu son 3 ayda bari anlamadınız mı? Son üç ayda Merkez Bankası üç kere faiz indirdi, üçünde de kur arttı, enflasyon arttı. Demek ki sen talimatla faiz indirirsen, döviz kuru da enflasyon da artıyormuş. Bunu ilkokul çocukları bile öğrendi” diye konuştu.
Karamollaoğlu: ''Devam mı? Yeni bir başlangıç mı?''
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu da Twitter hesabı üzerinden çağrı yaptı. Karamollaoğlu, hükümete seslenerek ”Artık vatandaşlarımızın şu kararı vermesine imkan tanıyın. Devam mı? Yeni bir başlangıç mı?” dedi.
Karamollaoğlu peş peşe, ”Milletimizi Bilgilendirin: Siz bu politikaları bilerek ve benimseyerek mi uyguluyorsunuz, yoksa ‘dış güçler’ ülkemiz üzerinde yeni bir operasyon mu yapıyor? Açıklayın: Gerçekten yeni bir şeyler mi deniyorsunuz, yoksa daha önce denediklerinizin faturasını şimdi millete mi ödetiyorsunuz?Tercihinizi Yapın: Uzmanlara, muhalefete hatta kendi partinizden sağduyusunu kaybetmemiş işin ehli kişilere artık kulak verecek misiniz, yoksa girdiğiniz bu çıkmaz sokakta son sürat ilerlemeye devam mı edeceksiniz? Vicdanınıza Sorun: Hala doğru yolda olduğunuzu düşünebiliyor musunuz? Ve artık vatandaşlarımızın şu kararı vermesine imkan tanıyın: -Devam mı? -Yeni bir başlangıç mı? Karar aziz milletimizin olmalıdır ve milletimizin vereceği hükmün başımız-gözümüz üstünde yeri vardır! Bu krizden çıkışın yolu budur!” mesajlarını paylaştı.