Ukrayna, Rusya’ya karşı kendini savunabilmek için haftalardır Almanya'dan ağır silahlar talep ederken Almanya Başbakanı Olaf Scholz, "savaşın daha da genişlememesi ve ülkesinin taraf haline gelmemesi" gerekçesiyle Kiev’in talebine olumsuz yaklaşıyor.
Alman federal ordusundan Ukrayna’ya ağır silah yardımı yapılmasını talep eden önergenin bu hafta parlamentoda görüşülerek oylanması bekleniyor.
Önümüzdeki günlerde hem uluslararası arenada hem de Alman iç siyasetinde ağır silah konusunda düğümün çözümü açısından kritik gelişmeler bekleniyor.
Bunlardan ilki, yarın ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin'in katılımıyla Ramstein Hava Üssü'nde Ukrayna'nın savunma ihtiyaçlarını konuşmak için 20 ülkeden savunma bakanları ve NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile biraraya geleceği toplantı.
Austin, Kiev’deki ziyaret kapsamında, "Ukrayna doğru ekipmanı, doğru desteği alırsa, bu savaşı kazanabilir" demişti.
Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski ise ABD’ye bir çağrı yaparak, Ukrayna’ya ağır silah verilmesi konusunda Berlin’e baskı yapmasını istemişti.
Güven oyu ihtimali
Öte yandan Almanya'nın Ukrayna savaşındaki temkinli tutumu ve Başbakan Olaf Scholz'un Ukrayna’nın kendisini savunabilmek için talep ettiği ağır silahların gönderilmesine karşı çıkması Berlin’de hükümette huzursuzluğu arttırırken, muhalefetten Hristiyan Birlik CDU/CSU partileri, meclise getirecekleri bir önergeyle koalisyonda çatlak yaratmayı hedefliyor.
CDU/CSU’nun, federal ordu envanterinden Ukrayna’ya ağır silah yardımı yapılmasını talep eden önergenin Çarşamba günü parlamentoda görüşüleceği ve oylanacağı açıklandı.
Muhalefetin önergesine, koalisyon ortaklarından Yeşiller’in ve FDP’den milletvekillerinin destek vermesi durumunda, Başbakan Scholz’un zor durumda kalacağı ve hatta koalisyonun devamı için güven oyu isteyebileceği dile getiriliyor.
Kulislerde, Scholz’un yönetiminden rahatsız olan Yeşiller’den ve FDP’den çok sayıda milletvekilinin başbakanı istifaya zorlamaya bile hazır olduğu, bu durumda koalisyonun bozulacağı öne sürülüyor.
Federal Meclis koridorlarında Hristiyan Birlik’in, FDP ve Yeşiller’in katılımıyla yeni bir koalisyon kurulmasını hedeflediği, bu uğurda Yeşiller’in şu andaki hükümette Başbakan Yardımcısı, Enerji ve Çevre Bakanı koltuğunda oturan Robert Habeck’in başbakanlığına bile yeşil ışık yakmaya hazır olduğu konuşuluyor.
FDP’li Federal Meclis Savunma Komisyonu Başkanı Marie-Agnes Strack-Zimmermann’ın Başbakan Scholz’u Ukrayna’yı gözden çıkarmakla suçlaması ve "Ukrayna’ya derhal ağır silah göndermemiz gerekiyor, bunu yapmazsak Putin’e destek vermiş oluruz" demesi bu yöndeki söylentileri daha da güçlendirdi.
Federal Maliye Bakanı olarak görev yapan FDP lideri Christian Lindner de, Ukrayna’nın talep ettiği silahların gönderilmesini isterken, "Bu savaşı Ukrayna kazanmalı. Almanya’da savaşı Ukrayna’nın kazanması için elinden geleni yapmalı" dedi.
Scholz eleştirilerin odağında
Eleştirilerin odağındaki Olaf Scholz geçen hafta yaptığı bir açıklamada ağır silah gönderilmesine karşı olduğunu tekrarlayarak, "Üçüncü bir dünya savaşına yol açacak bir gerilimi önlemek için elimden gelen her şeyi yapıyorum. NATO ile Rusya arasında doğrudan bir askeri çatışmadan kaçınmak için mümkün olan her şeyi yapmamız gerektiğini hep savundum" dedi.
Ukrayna savaşının ilk günlerinde Berlin hükümeti, Alman malı silahların bu ülkeye gönderilmesini istememiş, Ukrayna’ya sadece "miğfer gönderileceğini" açıklamıştı. Bu durum yoğun eleştirilere neden olmuştu.
Scholz daha sonra, Almanya’nın yabancı ülkeler için öngördüğü askeri yardım fonunu 2 milyar Euro’ya çıkaracağını ve bu paranın büyük bir kısmının Ukrayna’ya askeri ekipman ve silah satın almasına yardım etmek için ayrılacağını açıkladı.
Hükümete yakın kaynaklar, bu fondan Kiev’e, Rusya'ya karşı savaşta ihtiyaç duyduğu silahları alabilmesi için doğrudan 1 milyar Euro’dan fazla yardımın akacağını doğrularken, 400 milyon Euro’luk kısmının NATO çatısı altında çalışan Avrupa Barış Fonu’na (EFP) aktarılacağı öğrenildi.