Türkiye’de Kürt siyasi hareketi temsilcisi Halkların Demokratik Partisi (HDP), kongresiyle Anayasa Mahkemesi’nce parti kapatma kararı alınması riskine karşı “Türkiye siyasetinde var olmaya devam edeceğiz” mesajı verdi.
Türkiye’de 24 Haziran 2018 seçim sonuçları itibariyle Meclis’te dolayısıyla Ankara siyasetinde üçüncü büyük parti konumundaki HDP, aynı çizgideki siyasi partilere yönelik geçmişte kapatma kararları alındığını anımsatarak, var oluş mücadelesinden vazgeçilmeyeceğine odaklandı.
HDP, Anayasa Mahkemesi (AYM) gündemindeki parti kapatma davasında geri sayım sürecindeyken “Çözüm Biziz, Sözümüz Var” sloganıyla 5. Büyük Kongresi’ni gerçekleştirdi. Ankara Spor Salonu’ndaki kongrede, katılımcı siyasi aktörler ile Kürt siyasi hareketinde devamlılık tablosu ön plana çıktı. Demokratik Toplum Partisi’nin (DTP) kurucusu Ahmet Türk, Edirne Cezaevi’nde tutuklu HDP Eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş, Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) dönemindeki milletvekilleri Akın Birdal ve Sırrı Sakık katılımcılar arasındaydı. İktidar partisi AKP’yle birlikte Çözüm Süreci’nde İmralı Adası’nda terör örgütü PKK’nın kurucusu Abdullah Öcalan’la görüşmeleri yürüten isimlerden Sırrı Süreyya Önder de kongreyi izledi.
HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ile Mithat Sancar’ın konuşmalarıyla “HDP’siz demokrasi olmaz” uyarısında bulunduğu muhalefet cephesindeki altılı masadan CHP, Saadet Partisi, Gelecek Partisi ve DEVA Partisi’nin kongrede temsili söz konusuydu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel, Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Fatih Aydın, DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcıları Mehmet Emin Eken ve Elif Esen ile Gelecek Partisi Genel Sekreteri Kani Torun kongredeydi. Ancak altılı masadan İyi Parti’ye ise davet gönderilmedi. İktidar cephesindeki AKP ve MHP de kongreye davet edilmedi.
Liderliği değişmedi, parti yönetimine Danışma Kurulu eklendi
HDP’nin 1050 delegesiyle gerçekleştirdiği kongresinde, Eş Genel Başkanlar Pervin Buldan ve Mithat Sancar’ın görevine devam etmesi kararı resmileşti. Seçimde 1050 delegeden 806’sı oy kullandı. 797 geçerli oyun tamamını alan anhatar liste seçildi. Pervin Buldan ve Mithat Sancar 797 oyun tamamını alarak Eş Genel Başkanlığa yeniden seçildi. Kongre öncesinde parti içerisinde yürütülen çalışmayla tek liste oluşturuldu ve böylece Buldan ile Sancar’ın eş başkanlığı seçimi ile Parti Meclisi (PM) organı seçimi yapıldı. HDP PM için 100 kişilik asil, 50 kişilik yedek ve 30 kişilik fahri PM (Parti Meclisi) liste sunuldu.
Divan Eşbakanlığına Hakkı Saruhan Oluç ve Dilan Dirayet Taşdemir, Divan üyeliklerine Dersim Dağ, Serpil Kemalbay ve Necdet İpekyüz seçildi.
Kongrede parti dışından kanaat önderleri, yazar ve aydınlardan oluşacağı açıklanan 43 kişilik Danışma Kurulu da belirlendi. Buna göre; HDP Danışma Kurulu’nda, Ahmet Telli, Ahmet Türk, Akın Birdal, Ali Alfatlı, Ali Bayramoğlu, Ayşe Erzen, Ayşegül Devecioğlu, Bülent Küçük, Celil Kaya, Cihan Sincar, Erdoğan Aydın, Fatma Gök, Ferda Koç, Gençay Gürsoy, Halil Aksoy, Hamit Geylani, Hasan Cemal, Kenan Kalyon, Kerem Fırtına, Levent Köker, Mahmut Demiralp, Mehmet Altan, Meral Camcı, Mustafa Kemal Coşkun, Muzaffer Kaya, Naci Kutlay, Nizamettin Toğuç, Nurettin Sözmez, Nurten Ertuğrul, Onur Hamzaoğlu, Özgür Müftüoğlu, Rıza Türmen, Several Ballıkaya, Sevilay Çelenk, Seyfi Öngider, Sırrı Sakık, Sırrı Süreyya Önder, Süreyya Karacabey, Şebnem Oğuz, Tarık Ziya Ekinci, Veli Büyükşahin, Yavuz Önen ve Zerrin Şahin Kurtoğlu yer aldı.
Tayip Temel: Seçimlerde en stratejik kararları alacağız
HDP Parti Meclisi’ne yeniden seçilen ve kongre sürecini yürüten HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel de, VOA Türkçe’ye kongreyi değerlendirdi. Türkiye’nin bugün kaos ortamı içinde yaşadığını kaydeden Temel, “Bugün Türkiye’de artık otoriter rejimi anlatmanın anlamı yok çünkü insanlar bunu iliklerine kadar yaşıyor. Ekonomik krizden de derinden etkileniyor. Dolayısıyla biz çözüme odaklıyız. Her sorun başlığı için çözümlerimizi ortaya koyuyoruz. Türkiye siyasetinde mevcut iki blok yerine çözüm odaklı alternatif sunuyoruz, demokrasi ittifakını örgütlüyoruz. Çekingen, ürkek, iktidarca çizilmiş oyun alanını bir türlü terk etmeyen, politik cesaretini derinleştirmeyen muhalefetteki bloğa karşı da,faşizmi koyulaştırarak Türkiye’yi cehenneme çeviren iktidar bloğuna karşı da demokrasi ittifakını örgütleme kararı alındı. HDP’nin yeni yönetimi önündeki en önemli görev de bu kararı yerine getirmektir” dedi.
İktidarca 2023 hayali anlatıldığını ancak bunun için Türkiye’nin 2023’e doğru cehenneme dönüştürülmekte olduğunu söyleyen Temel, kongreyle de Türkiye’nin 2023’te mutlaka demokratikleştirilmesini hedeflediklerini ifade etti. Bu noktada altılı masaya yönelik de mevcut politikalarıyla Türkiye’nin temel sorunlarına çözüm geliştiremediğini kaydeden Temel, oysa Türkiye’nin radikal demokratik mücadeleye ihtiyaç olduğunu söyleyerek, Kürt sorunu için açıkça çözüm üretilmesinden kaçınıldığını da dile getirdi. Temel, “Eş başkanımız açıklamasındaki özet şudur, Muhalefet güçleri çeşitli çözüm yolları aramalı ama bizim kendi yolumuzu öncelikle örgütleyeceğiz. Hem parlamento seçiminde hem de Cumhurbaşkanlığı seçiminde en kritik, en stratejik kararları da alarak Türkiye’yi rahatlatacağız, nefes aldıracağız” dedi.
Ahmet Türk: Kürt sorununun çözümü için açık mesajlar verilmeli
Kürt siyasi hareketinde 80 yaşında ve geçmişte liderliği yürütmesiyle önemli rol üstlenen Ahmet Türk, kongreyle halkın kapatma davasına karşı HDP’ye desteğiyle özgürlük ve demokrasi mücadelesi için iradesini ortaya koyduğunu söyledi.
VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Türk, HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ın muhalefet cephesindeki altılı masayı hedef alan sert söylemini destekleyerek, HDP’nin de o masada oturması gerektiği görüşünü paylaştı. “Çekincelerle demokrasiyi kalıcı hale getirmek mümkün değildir” diyen Türk, Kürt sorununu da çözmek için çözüm talebindeki herkes ile oturup konuşmak gerektiğini belirterek, “Bunun için demokrasiyi içselleştireceksiniz ve Kürt sorununun çözümü için açık mesajlar vereceksiniz. Bizim HDP olarak veya kişisel olarak istediğimiz bir şey yok. Halkların ortak değerlerde buluşması için çaba gösteriyoruz. Herkes de bunu görerek sürece yaklaşmalı” dedi.
Sırrı Sakık: Parti kapatma çözüm değil HDP’yle çözüm konuşulmalı
VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan HDP Danışma Kurulu üyeliğine seçilen Sırrı Sakık da, “Parti kapatma artık çözüm değil bunu bugünkü kongredeki binlerce kişi de gösteriyor. Bugün biz buradayız diyoruz. Onlarca partisi kapatılmış gelenekten geliyoruz. HDP müzakere ve mücadele partisidir. Eğer müzakereye varsanız hazırız diyoruz. Yoksanız ise mücadele etmeye de hazırız. Buradaki ortak talep sorunlarımızı demokratik siyaset ile çözmektir. Devletin polisiyle, yargısıyla bizi terbiye edemezsiniz. Biz çözüm adresiyiz, oturun bizimle bunları çözmelisiniz deniyor. Altılı masaya da aynı mesaj veriliyor” diye konuştu.
Alkışlarla Selahattin ve Başak Demirtaş’a destek verildi
Kongre salonunda sunulduğunda en yoğun ilgiyi Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş’ın gördüğü gözlendi. Başak Demirtaş’ın, kendisiyle fotoğraf çekilme gibi talepler ile “Selo Başkan’a selamlar” gibi kendisine alkışlarla tezahüratlar yapılması üzerine kongredeki akışı bozmamak amacıyla salondan ayrıldığı görüldü. Selahattin Demirtaş’ın kongreye gönderdiği yazılı mesaj okunduğu sırada salonda alkışlarla desteklendi.
Selahattin Demirtaş, Edirne Cezaevi’nde şu anda aynı koğuşu paylaştığı, 31 Mart 2019 Yerel Seçimleri’nde Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen ancak sonrasında yerine kayyım atanarak tutuklanan Adnan Selçuk Mızraklı’yla ortak mesaj gönderdi. Demirtaş, Mızraklı’yla ortak mesajında, “Hukuk ve ahlakdışı tüm baskılara zorbalıklara rağmen, dimdik ayakta durmayı başaran HDP bu kongre ile birlikte çok daha güçlü şekilde yürüyüşüne devam edecektir. Halkımızın iradesini, aklını, vicdanını ve direniş ruhunu hafife alan herkes bugüne kadar yanıldı, bundan sonra da farklı olmayacaktır. Halkımızın öncülüğünde sürdürülen mücadeleye biz de zindanlardan ses olmaya, ses vermeye devam edeceğiz. Bizim kitabımızda teslim olmak, biat etmek, yenilmek yoktur. Zulüm iktidarını alaşağı edip, demokrasi, barış ve özgürlükleri sağlayıncaya kadar direnmeye devam diyoruz. Partimizle, halkımızla el ele, yürek yüreğe bu mücadeleyi mutlaka zaferle taçlandıracağız” dedi.
Avrupa’nın solu vekilleriyle HDP’ye desteği gösterdi
HDP’nin kapatılması olasılığı nedeniyle Avrupa’nın bugünkü kongreye yoğun ilgi gösterdiği gözlendi. Bunu vurgulama amacıyla yabancı konuklar bölümünde “Long live international solidarity” (Yaşasın uluslararası dayanışma) yazılı pankart asıldı.
Avrupa Sol Grup Başkanı Martin Schirdewan ve EFA (Avrupa Özgür İttifakı) Başkan Yardımcısı Fernando Fuente gibi isimler başta olmak üzere Avrupa ülkelerinden çok sayıda milletvekilinin katılımı söz konusuydu. Türkiye’nin terörizm ile mücadele gerekçesiyle NATO üyeliği başvurularında veto kartı gösterdiği İsveç’ten Sol Parti ve Finlandiya’dan Sol İttifak Partisi temsilcileri de salondaydı. Yurt dışından Mısır, Ürdün, Lübnan, Suriye’den konuklar da salonda yer aldı.
“Kürdistan” birlikteliği ve sol ittifak vurgulandı
Türkiye’de muhalefet cephesinde “üçüncü ittifak” yaklaşımıyla yürütülen görüşmelerde yer alan siyasi parti temsilcileri de kongredeydi. Bu kapsamda, Sosyalist Meclisler Federasyonu Sözcüsü Erdal Ataş ve Barış Kayaoğlu, Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, Emekçi Hareket Partisi (EHP) Sözcüsü Özge Akman, Türkiye İşçi Partisi (TİP) İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil ile Doğan Ergün, Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) Genel Sözcüler Kurulu Üyesi Perihan Koca, Halkevleri Derneği Genel Başkanı Nebiye Merttürk, Sol Parti Başkanlık Kurulu üyeleri İlknur Başer ile Hasan Hayır, Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP), Devrimci Sosyalist İşçi Partisi (DSİP), Kaldıraç, Türkiye Komünist Partisi, Emek ve Özgürlük Cephesi, Türkiye Sosyalist İşçi Partisi (TSİP) üyeleri katıldı.
Kürt siyasi hareketi temsilcisi siyasi oluşumlar da kongredeydi. Bu kapsamda, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüleri Esengül Çiçek ve Cengiz Çiçek, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Berdan Öztürk, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanları Saliha Aydeniz ve Keskin Bayındır salondaydı. Türkiye Kürdistan Demokrat Partisi (KDP-T) Genel Başkanı Mehmet Emin Kardaş, Kürdistan Komünist Partisi (KKP) Genel Başkanı Sinan Çiftyürek, Devrimci Demokratik Kürt Derneği Necat Özbey, Azadi Hareketi Genel Sekreteri Metin Pirani, İnsan ve Özgürlük Partisi Genel Başkanı Mehmet Kamaç, Kürdistan Özgürlük Partisi’nden (PAK) Mehmet Gül ile Faruk Amedi, Kürdistan Sosyalist Partisinden (PSK) Alaaddin Aras ile Celal Yıldız, Hak ve Özgürlük Partisi (HAK-PAR) Merkezi Disiplin Kurulu Üyesi Hasan Şeşoğlu ve Azadi Partisinden Abdulrahman Süleyman kongre katılımcıları arasındaydı.
HDP “mücadele gücü” olarak kadınlar vurgusu yaptı
Türk Bayrağı sahne solunda dikkat çekerken, sahne arkasına İzmir’de öldürülen HDP’li Deniz Poyraz’ın fotoğrafı dev afiş olarak asıldı. Poyraz’ın anısıyla birlikte kongrede yerel kıyafetleriyle kadınlarca verilen siyasi mücadele de ön plana çıkarıldı.
Kürsü konuşmaları tümünde kadınlar vurgulanırken; cezaevlerindeki tutuklu kadın siyasetçilere dikkat çekildi. Bu noktada son beş yıldır Kocaeli’nde Kandıra Cezaevi’nde tutuklu olan Aysel Tuğluk’un sağlık durumunun ağırlaşmasına ve demans rahatsızlığı nedeniyle hafıza kaybı yaşamasına rağmen serbest bırakılmaması da gündeme getirildi.
Aysel Tuğluk, son olarak 28 Haziran’da Ankara’da yürütülen Kobani protestoları gerekçeli davada ifadesine başvurulmak üzere görüntülü sistem ile duruşmaya bağlatılmıştı ancak sağlık durumu nedeniyle savunmasını yapmamıştı. Tuğluk’un, “Kendimi ifade edemiyorum” sözleriyle ortaya koyduğu sağlık durumu dikkate alınarak serbest bırakılmaması tepkiyle karşılanıyor.
HDP 5. Büyük Kongresi’nde salonda “Demokrasi İttifakı İle Üçüncü Yol”, “Eş Başkanlık Mor Çizgimizdir”, “İstanbul Sözleşmesi’nden Vazgeçmiyoruz”, “Kürt Sorununda Demokratik Çözüm”, “Tekçi Rejim Değil Demokratik Cumhuriyet”, “Savaş ve Tecrit Değil Barış ve Çözüm”, “Demokrasi İttifakı İle Mutlaka Kazanacağız”, “Özgür Basın Susturulamaz” pankartları asılıydı. Kongre ana sloganı kısaca “Çözüm Biz’De” ifadesiyle kullanıldı. Salondaki pankartlarda ve sahnedeki sunumlarda Kürtçe ön plandaydı. Basın bölümünde Diyarbakır’da son olarak 16 gazeteci hakkında tutuklama kararı alınması itibariyle de “Özgür Basın Susturulamaz” ve “Gazetecilere özgürlük” yazılı pankartlar asıldı.