Erişilebilirlik

Pınar Selek Hakkında Tutuklama Kararı Çıkarıldı 


Pınar Selek
Pınar Selek

İstanbul'da tarihi Mısır Çarşısı'nda 25 yıl önce meydana gelen ve 7 kişinin öldüğü, 100'den fazla kişinin de yaralandığı patlamanın sanıklarından Pınar Selek hakkında tutuklama ve kırmızı bülten kararı çıkarıldı.

Selek hakkında defalarca beraat kararı verildikten sonra, Yargıtay tarafından beraat kararı bozulunca, Yargıtay Ceza Genel Kurulu, Pınar Selek'in yeniden yargılanmasına karar vermişti.

Yargıtay'ın bozma kararının ardından dosya yeniden İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Mahkeme, yurtdışında yaşayan Pınar Selek hakkında yokluğunda tutuklanması ve kırmızı bültenle arama kararı çıkarılmasına karar verdi.

Avukatsız polis ifadesinde, "saldırıyı Pınar Selek ile birlikte yaptığını" söyleyen ancak daha sonra Selek'i tanımadığını ve ifadeleri işkence altında verdiğini beyan edince beraat eden diğer sanık Abdulmecit Öztürk hakkında da yakalama emri çıkarılmasına karar verildi.

Mısır Çarşısı duruşması İstanbul 15. Ağır Ceza Mahekemsi'nde 31 Mart 2023'te görülecek.

Destek Komitesi'nden açıklama

Avrupa Pınar Selek ile Dayanışma Komitesi, yargı kararının ardından yaptığı yazılı açıklamada, "Mahkemeye karar gitmeden Anadolu Ajansı'nın 6 ay önceki bir haberinde, Pınar Selek hakkındaki 4'üncü beraat kararının Yargıtay tarafından iptal edildiği haberinin yazıldığı, kararın mahkemeye 6 ay sonra tebliğ edildiği” vurgulandı.

Selek'in "25 yıllık siyasi ve adli zulüme dönüşen ve tamamında suçsuz bulunan 3 ceza davasına fiilen katıldığına" dikkat çekilen açıklamada, "Kürtler’le ilgili sosyolojik araştırması nedeniyle onu hapsedip işkence eden güvenlik güçleri, tüm karşı kanıtlara rağmen, bir saldırının meydana geldiğini göstermek için gerekli unsurları sıfırdan uydurarak onu bir 'terörist' yapmaya karar verdi" denildi.

Pınar Selek'e yönelik 25 yıldır süren yargılamanın "bir adalet komedisine" dönüştüğü dile getirilen açıklamada, "Hukuki açıdan gülünç ve özellikle Pınar Selek üzerindeki etkileri ve sonuçları açısından ciddi olan bu tür önlemler, Türk makamları tarafından tüm azınlıklara ve siyasi muhaliflere karşı özgürlüklerin kısıtlanması ve şiddetin arttırılması bağlamında alınmaktadır. Türkiye'de yaklaşan seçimler tüm siyasi oyalamalara ve manipülasyonlara elverişlidir" denildi.

Pınar Selek'e desteğini gösteren tüm parlamenterlerden ve siyasi liderlerden, "ihtiyacı olan tüm güvenlik ve korumanın kendisine somut olarak sağlaması için hükümetle temasa geçmelerini” isteyen Destek Komitesi, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a da "Selek'e kesin ve koşulsuz destek vermesinin yanısıra Türk makamlarına resmi protestolarını göndermesi" çağrısı yapıldı.

Komite, "Pınar Selek'in dostlarını, sanatçıları, akademisyenleri ve aktivistleri çabalarını iki katına çıkarmaya" ve "31 Mart'ta İstanbul'a gidecek büyük heyetler hazırlamaya" çağırdı.

25 yıllık dava

Eminönü'ndeki Mısır Çarşısı'nda 1998'de meydana gelen patlamanın ardından, İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi "patlamaya bombanın mı, yoksa LPG'nin mi neden olduğunun kesin tespitinin yapılamaması" gerekçesiyle Pınar Selek hakkında beraat kararı verdi.

Kararı bozan Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Selek'in "sosyolojik araştırma yapma adı altında silahlı terör örgütü üyeleri ile irtibata geçtiği, örgütün amacı doğrultusunda bombayı yerleştirdiğinin anlaşıldığını" iddia etti. Selek'in "devlet güvenliğine karşı suç" işlediği gerekçesiyle "ağırlaştırılmış müebbet" hapisle cezalandırılmasını istedi.

Ancak, Yargıtay Başsavcılığı, dairenin bu kararına itiraz edince dosya, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na geldi. Başsavcılık itiraz başvurusunda, patlamanın nedeninin tam olarak tespit edilemediğini öne sürerek, İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nin beraat kararının yerinde olduğunu belirtti. Ancak Yargıtay Ceza Genel Kurulu başsavcılığın itirazını reddederek 9. Daire'nin bozma kararının yerinde olduğuna hükmetti.

Bunun üzerine dosyayı tekrar görüşen İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, 9 Şubat 2011 tarihindeki duruşmada, Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin, sosyolog Pınar Selek ile Abdulmecit Öztürk hakkında verilen beraat kararının bozulması yönündeki kararına karşı direndi.

Mahkeme, 22 Kasım 2012'deki duruşmada ise Pınar Selek ve Abdulmecit Öztürk hakkındaki beraat kararında direnmekten vazgeçince, İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, 24 Ocak 2013'te görülen son duruşmada, tutuksuz yargılanan sosyolog Pınar Selek'in "Devletin hakimiyeti altındaki toprakların bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya matuf eylemde bulunmak" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasına karar verdi.

2014'te yeniden beraat

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı 2 Ocak 2014'te, Selek hakkındaki hapis cezasının onanmasını istedi. Ancak bu sefer Yargıtay 9. Ceza Dairesi ise 11 Haziran 2014'te dosyayı usul yönünden bozarak yerel mahkemeye gönderdi.

İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kapatılması üzerine dava dosyası, İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi de ilk duruşmada, Selek ile ilgili verilen yakalama emri kararının kaldırılmasına hükmederek, yeniden 19 Aralık 2014'te “sanıkların beraatine" karar verdi.

Yargıtay Ceza Genel Kurulu yerel mahkemenin verdiği beraat kararını yerinde bulmayarak sanıkların eylemlerinin, olay tarihinde yürürlükte olan 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 125. maddesinde belirtilen "devlet güvenliğine karşı suç" kapsamında olduğu gerekçesiyle yeniden bozdu. Sanıkların, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yeniden yargılanmasına karar verildi.

XS
SM
MD
LG