Depremden sonra hükümetin depremzedelere yardımda geciktiği yönündeki eleştirilere rağmen iktidardaki AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan seçimlerde deprem bölgesinde üstünlüğünü korudu.
VOA Türkçe ekibi, depremin en çok etkilediği kentlerden biri olan Gaziantep'in İslahiye ilçesindeki depremzedelere seçim sonucunu nasıl değerlendirdiklerini sordu.
Bölgede depremzedelerle yapılan söyleşiler, sandıktan AK Parti ve Erdoğan'ın çıkmasının en temel nedeninin yardımlara duyulan ihtiyaç ve ekonomik kaygılar olduğuna işaret ediyor.
Bazı kent sakinleri Cumhurbaşkanı Erdoğan’a koşulsuz bağlılık mesajı veriyor ve her şeye rağmen ikinci turda da oylarının renginin değişmeyeceğini vurguluyor.
Seçmenler arasında “para için oy satma” tartışması
Islahiye’de bölge halkıyla yapılan söyleşiler sırasında VOA Türkçe mikrofonuna konuşanlar arasında zaman zaman seçim sonucuyla alakalı hararetli tartışmalar da yaşandı.
Kimi seçmenler, deprem sonrası hükümetin sağladığı yardımlardan duyduğu minnettarlığı dile getirirken, kimileriyse AK Parti ve Erdoğan’a oy veren seçmenlerin bazılarını “para için oylarını satmakla” suçladı.
VOA Türkçe'ye konuşan Doğan Sürgen adlı bir depremzede, bazı seçmenlerin oy tercihlerini maddi çıkara göre şekillendirdiğini söyleyerek bu duruma tepki gösterdi.
Sürgen, "Bizim insanlarımızın hepsi çorbacı olmuş. Çorbayı ver oyu al. Ben 1 lira yardım almadım. İnsanlarımızın yüzde 50'si soğuktan öldü" diye konuştu.
“Kılıçdaroğlu’nu bir dene, beğenmezsen onu da gönderirsin”
Söyleşiler sırasında Ramazan Yılmaz adlı bir depremzede, iktidar partisinin 21 yıldır milletin "kanını emdiğini" öne sürdü, hayat pahalılığından ve ekonomik durumdan yakındı.
AK Parti destekçileri arasında “oyunu para için satan” çok sayıda seçmen olduğunu öne süren Yılmaz'a, çevredeki bazı İslahiyeliler "Kim oylarını satıyor?" diyerek tepki gösterdi.
Ramazan Yılmaz, köyde kendisine para verilmediği için oyunu kullanmayanların olduğunu iddia ederek, "Oy satılmaz, oy insanın namusudur" ifadesini kullandı.
Yılmaz, “Hep millete para dağıttılar. Bir insanın kendisinin bir oyu vardır. Oyu, şerefi ve namusudur. Bir insan oyunu satarsa şerefini satmıştır” diye konuştu.
Seçimde oyunu Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'na verdiğini ifade eden Ramazan Yılmaz tartıştığı yaşlı bir seçmene, “(Kılıçdaroğlu'nu) Dene, 4 sene 5 sene, oy senin beğenmezsen sonra onu da gönderirsin" diye seslendi.
“İdama da gitsem AK Partiliyim”
Söyleşinin yapıldığı alana daha sonra civardan başka seçmenler de geldi. Yılmaz'a destek veren bir seçmen, ekonomik durumundan şikayet ederek, "Ev yaptım evim yerle bir oldu, borcun içindeyim. Peynir aldım daha parasını ödeyemedim" dedi.
Ahmet Aslan adlı bir başkan seçmen ise o esnada söze girerek, AK Parti'ye güçlü desteğini hissiyatlı bir tonla dile getirdi. Aslan, "Kafam kesilse de, idama da gitsem AK Partili'yim" dedi.
AK Parti iktidarının getirdiği sağlık sistemini öven Aslan, "Eskiden çocuklarımı doktora götürürdüm, muayene ettiremeden geri gelirdim. Şimdiyse istediğim zaman ilacımı alıyorum. AK Parti'nin yerini hiçbiri tutmaz" diye konuştu.
"AK Parti için canımı veririm, menfaatim var"
Emekli polis memuru Zeynel Utku, deprem sonrası yardımlardan çok memnun olduğunu belirterek, "Devletimiz her zaman arkamızda. Hükümetimiz bundan başka ne yapabilir? İyisiyle kötüsüyle AK Parti'yi destekliyorum, sonuna kadar da canımı veririm. Menfaatim var, yurtta kalıyorum üç aydan beri 3 öğün yemeğimi de yiyorum yatağımda yatıyorum çocuklarımla da mutluyum" diye konuştu.
Metin Kalınduran adlı bir başka seçmen de, AK Parti'yi desteklediğini ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan memnun olduğunu belirterek, deprem sonrası yardımlarda gecikme olsa da, 11 ili yıkan böylesine bir felaket karşısında devletin her imkanı kullandığını savundu.
Belediyede işçi olarak çalışan Ömer Durukan da, depremde evinin yıkıldığını ama sonrasında konteyner ev dahil her türlü yardımın kendisine yapıldığını belirterek, "Bunu inkar edemeyiz, ben oyumu Erdoğan'a ve AK Parti'ye verdim, yine vereceğim" dedi.
