İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, Salı günü yaptığı açıklamada, İsrail'in Suriye'nin güneyinde kalıcı bir asker varlığı olmadan uygulanacak bir “steril savunma bölgesi” kurmayı hedeflediğini belirtti.
İsrail ordusundan yapılan açıklamada da İsrail’in hava saldırıları dalgasının Suriye'nin stratejik silah stoklarının büyük bir kısmını yok ettiğini kaydedildi.
Suriye'de Cumhurbaşkanı Beşar Esat hükümetinin devrilmesinin ardından geçen 48 saat içinde İsrail ordusu, jetlerin uçaksavar bataryaları, askeri havaalanları, silah üretim tesisleri, savaş uçakları ve füzelerin de aralarında bulunduğu hedeflere 350'den fazla saldırı düzenlediğini açıkladı.
Ayrıca füze donanımlı gemiler, Suriye'ye ait 15 deniz aracının demirlediği El-Beyda limanı ve Lazkiye limanındaki deniz tesislerini de vurdu.
İsrailli yetkililer, Suriye genelindeki saldırıların amacının, stratejik silahları ve askeri altyapıyı yok ederek Esat'ı iktidardan uzaklaştıran ve bazıları El Kaide ve IŞİD bağlantılı hareketlerden doğan isyancı gruplar tarafından kullanılmasını engellemek olduğunu söyledi.
İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu “Suriye'nin içişlerine karışmak gibi bir niyetimiz yok, ancak güvenliğimizi sağlamak için ne gerekiyorsa yapmaya niyetliyiz” dedi.
Netanyahu, “Hava kuvvetlerine, cihatçıların eline geçmemesi için Suriye ordusunun bıraktığı stratejik askeri tesisleri bombalama yetkisi verdim” şeklinde konuştu.
Esat'ın Pazar günü ülkeyi terk etmesinin ardından İsrail birlikleri 1973 Arap-İsrail savaşından sonra Suriye'de oluşturulan askerden arındırılmış bölgeye girdi ve Şam'a bakan stratejik Hermon Dağı'nın Suriye tarafını da ele geçirerek terk edilmiş bir Suriye askeri karakolunu ele geçirdi.
Bir askeri sözcü İsrail birliklerinin tampon bölgede ve civardaki “birkaç ek noktada” kaldığını söyledi.
Ancak Suriyeli bir kaynağın bölgenin birkaç kilometre doğusunda ve Şam Havaalanı'na kısa bir mesafede bulunan Katana kasabasına ulaştıklarını söylemesinin ardından, İsrailli askeri sözcü güçlerin bölgenin önemli ölçüde ötesinde Suriye topraklarına girdiğini reddetti.
Askeri sözcü Yarbay Nadav Şoşani, “İsrail ordusu Şam'a doğru ilerlemiyor. Bu bizim yaptığımız ya da herhangi bir şekilde peşinde olduğumuz bir durum değil” dedi.
“Geçici, sınırlı bir önlem”
İran destekli Hizbullah hareketiyle haftalar süren çatışmaların ardından Lübnan'da ateşkes ilan eden İsrail, Suriye topraklarına yapılan saldırıyı sınır güvenliğini sağlamak için sınırlı ve geçici bir önlem olarak nitelendiriyor.
Ancak İsrail saldırılarının boyutu, Eylül ayında Lübnan'ın güneyinde düzenlenen ve Hizbullah'ın füze stoklarının önemli bir kısmını imha eden benzer bir saldırı dalgasını andırıyor.
İsrail ordusunun açıklamasına göre, İsrail, Suriye'deki stratejik silah stoklarının çoğunun yanısıra Şam, Humus, Tartus, Lazkiye ve Palmira kentlerindeki üretim tesislerini de vurdu. Yapılan açıklamada Scud ve seyir füzelerinin yanısıra denizden denize füzeler, insansız hava araçları, fırlatma rampaları ve atış pozisyonlarının imha edildiği belirtildi.
Askeri havaalanları ve üslere yönelik saldırılarda Suriye ordusuna ait saldırı helikopterleri, savaş uçakları ve tanklar da imha edildi.
İran'ın müttefiki olan Esat'ın düşüşünü memnuniyetle karşılayan İsrail, Heyet Tahrir el Şam'a (HTŞ) ise temkinli yaklaşıyor. Kökleri El Kaide ve IŞİD gibi İslamcı hareketlere dayanan HTŞ, imajını yumuşatmaya çalışıyor.
Israel Katz, İsrail'in Suriye'nin güneyinde oluşturmayı hedeflediği “steril savunma bölgesi” hakkında ayrıntı vermedi ancak operasyonun kapsamı hava kuvvetlerinin gücünün altını çizdi.
“Suriye'deki yeni rejimle ilişki kurmak istiyoruz” diyen Netanyahu, İran silahlarının Suriye üzerinden Hizbullah'a aktarılması ya da İsrail'in saldırıya uğraması halinde “güçlü bir şekilde karşılık vereceğiz ve ağır bir bedel ödeyeceğiz” dedi.
Forum