Birçok ünlü oyuncunun menajerliğini üstlenen Ayşe Barım, “Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırma” suçunu düzenleyen Türk Ceza Kanunu’nun 311. Maddesi kapsamında tutuklandı.
ID İletişim’in sahibi olan Barım, Gezi Olayları’nı düzenlediği iddia edilen Memet Ali Alabora, Osman Kavala ve Çiğdem Mater’e yardımcı olmakla suçlanıyor.
Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla yargılaması yapılacak olan Barım, Silivri Cezaevi’ne gönderilecek.
Savcılığın tutuklamaya sevk yazısındaki gerekçe: “Barım menajerliğini üstlendiği oyuncuların etki gücünü kullanarak Gezi’yi kitleselleştirmeye çalıştı"
İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili ve bir Cumhuriyet Savcısı’nın imzaladığı tutukluluğa sevk yazısında Barım’ın Mehmet Ali Alabora ve Çiğdem Mater Utku ile doğrudan irtibatlı olmasının yanında kendisinin irade gösteren, danışılan ve onayı alınan kişi olarak tespit edildiği, bu şekilde olayları planlayan, örgütleyen ve yönlendiren, iradesi sorularak bu yönde kendisinin karar bildirerek yön verici ve belirleyici olduğunun açıkça anlaşıldığı, kendi şirketine bağlı toplumda tanınan oyuncuları eylemlere yönlendirerek oyuncuların toplumdaki tanınırlığını ve etki gücünü de kullanarak daha fazla kitleselleşmesini amaçladığı iddia ediliyor.
Sevk yazısında HTS kayıtlarına göre Barım’ın Bergüzar Korel, Ceyda Düvenci, Dolunay Soysert, Halit Ergenç, Hümeyra Akbay, Mehmet Günsür, Nehir Erdoğan, Selma Ergeç, Nejat İşler, Rıza Kocaoğlu ile toplam 52 kez görüşme yaptığı belirtilerek, “Gezi Parkı’nda bir bildiri yayınlanması konusunda fikir alışverişi olduğu, Gezi Parkı’na ilişkin bildirinin kendilerine zarar verebileceği, eylemlerı̇n daha aktı̇f bı̇r şekı̇lde gerçekleştı̇ğı̇ zaman yayınlanması gerektı̇ğı̇ kanaatı̇ oluşturularak netı̇celendı̇rı̇ldı̇ğı̇, bu şekı̇lde şı̇ddete evrı̇len eylemler sürecı̇nde daha fazla kı̇tleselllı̇k arayışı ı̇çerı̇sı̇nde oldukları açıkça anlaşılmıştır” deniliyor.
Ayşe Barım: “İş hayatım boyunca herhangi bir tarafın adamı olmadım”
Ayşe Barım savcılık ifadesinde tüm suçlamaları reddetti.
Türkiye’nin ünlü oyuncularından bazılarının menajeri Barım, “Gezi Parkı eylemlerinin başlarında bu konuyla ilgili beni kimse aramadı. Kimse benden birlik kurmak adına finansal destek ya da ismimle katkı sunmamı talep etmedi. Gezi Parkı’na bir ya da iki kere gitmişimdir. İkinci kez gittiğimde sanatçılarla beraberdim diye hatırlıyorum. Bahse konu sanatçılara benim talimat vermem sözkonusu değildir. Görüntülerde Halit Ergenç’in yanında görülen kişi benim. Orada telefonla kiminle görüştüğümü hatırlamıyorum. Oyuncular Sendikası Başkanı olarak Alabora, oyuncularımı korumakla yükümlüydü. Bildirinin içeriğini hatırlamıyorum. Benim fikrim, bildirinin yayınlanmaması yönündeydi. Kim tarafından yazıldığını bilmiyorum. İş hayatım boyunca herhangi bir tarafın adamı olmadım. Sadece en iyi şekilde işimi yapmaya çalıştım. Üzgünüm, sağlığım çok kötü etkilendi’ dedi.
#HelpTurkey kampanyasına etki ajanlığı suçlaması
2021 yılında Akdeniz ve Ege bölgelerinde büyük bir tahribata yol açan orman yangınları sırasında sosyal medya etiketi olarak kullanılan #HelpTurkey’nin sevk yazısında yer alması da dikkat çekiyor.
Yazıda, “ID İletişim isimli menajerlik şirketine bağlı oyuncuların 2021 yılında ülkemizde yaşanan Orman Yangını ve Deprem Felaketlerinden sonra ülkemizi uluslararası arenada yetersiz gösterme adına sosyal medyada başlatılan #HelpTurkey kampanyasına eş zamanlı olarak katıldıkları tespitinin soruşturma evrakımıza dahil edildiği, şüphelinin şirket faaliyetlerinin yöneldiği etki ajanlığı amacı itibariyle ve kastını ortaya açısından dikkate değer olduğu” belirtiliyor.
Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu’na yalancı tanıklık soruşturması
Bu arada Barım’a yönelik soruşturma kapsamında ifadelerine başvurulan oyunculardan Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu hakkında “yalancı tanıklık” soruşturması da başlatıldı.
Savcılık makamı Ayşe Barım için yazdığı sevk yazısında Ergenç ve Kocaoğlu’nun “tanık ifadelerinde olayların faillerinden Memet Ali Alabora ile olaylar sürecinde irtibatları ve birlikte eylem görüntüleri bulunmalarına rağmen bu irtibatı” reddettikleri için yalancı tanıklık soruşturmasının başlatıldığını belirtti.
Sevk yazısında diğer oyuncuların Barım’la yaptıkları yoğun görüşmeleri hayatın olağan akışına uygun olarak açıklayamadıkları ve kaçamak yanıtlarla şüpheliyi kayırmaya çalıştıkları ifade edildi.
Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu dışında Bergüzar Korel, Mehmet Günsür, Ceyda Düvenci, Nejat İşler, Dolunay Soysert Çağlayan Adliyesi’nde Cumhuriyet Savcısı’na tanık olarak ifade vermişti.
Ayşe Barım hakkındaki haksız rekabet, şantaj ve çalışma hürriyetinin ihlali soruşturması da devam ediyor
Ayşe Barım, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın sektörde tekelleşme iddiasıyla başlattığı soruşturma kapsamında 10 Ocak’ta gözaltına alındıktan sonra 13 Ocak’ta yurtdışı yasağı da içeren adli kontrol kararıyla serbest bırakılmıştı.
Tutukluluğa sevk yazısında Barım hakkında “Haksız Rekabet, Şantaj, İş ve Çalışma Hürriyetinin İhlali ve Vergi Usul Kanunu'na Muhalefet” suçlarından soruşturmanın sürdüğü de belirtildi.
Erdoğan: “Bu gençlik, üç beş ağacın yeri değiştirildi diye sokakları yakıp yıkan, esnafın malını mülkünü yağmalayan vandal bir gençlik değildir”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da bugün AK Parti Gençlik Kolları 7. Olağan Kongresi’nde yaptığı konuşmada isim vermeden Gezi sürecini eleştirdi.
Erdoğan, “Gençlerimizi sokağa çağıranlardan olmadık. Gençlerimizin tamamına sahip çıkmaya çalıştık. Kılık kıyafet yasağı vardı, katsayı adaletsizliği vardı kaldırdık. İkna odalarını yıkıp attık. Kamuda başörtüsüyle çalışmak yasaktı. Önünü açtık. Seçilme yaşını önce 30'dan 25'e devamında ise 18'e indirerek siyasetin gençleşmesini sağladık. Bu gençlik, üç beş ağacın yeri değiştirildi diye sokakları yakıp yıkan, esnafın malını mülkünü yağmalayan vandal bir gençlik değildir. Bu gençlik, askere kurşun, polise molotof atan, taş atan, şişe atan, kandırılmış bir gençlik değildir” dedi.
Hamza Dağ: “Gezi’yi organize edenler zaman aşımı süresi içinde yargılama ile karşı karşıya kalacaktır”
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ da Gezi davaları için zaman aşımı olmayacağını dile getirmişti.
Önceki gün AK Parti İzmir Kadın Kolları Kongresi’nde konuşan Dağ, "Bugün Gezi olaylarından dolayı hesap sorulmasından birileri rahatsız oluyormuş. CHP Genel Başkanı, İzmir'de Gezi olaylarından dolayı rahatsızlıklarını dile getirip, ‘Sürecin takipçisiyiz’ demiş. O gün vandallık yapanlar, yakıp yıkanlar yanına kar kalacağını mı zannetti? Hukuk, zamanı geldiğinde tabii hesabını soracak. Bunu organize edenler, bugün deliller ortaya çıktıkça nasıl yargılanıyorsa, zaman aşımı süresi içinde bu işi organize edenler her zaman yargılanma ile karşı karşıya kalacaktır” ifadelerini kullanmıştı.
Forum