Erişilebilirlik

ABD Anayasa Mahkemesi'nde Göç ve Medya Davası


ABD Anayasa Mahkemesi
ABD Anayasa Mahkemesi

ABD Anayasa Mahkemesi, 27 Mart’ta gazetecilerin göç ve göçmenlerle ilgili nasıl haber yapabileceğini etkileyebilecek bir davaya bakmaya hazırlanıyor.

“ABD Hansen’e karşı” başlıklı dava, Helaman Hansen'in 2017 yılında yargılanmasıyla başladı. Hansen, başında bulunduğu sahte evlat edinme kurumuyla bağlantılı hüküm giymişti.

Mahkumiyetini kısmen bozmaya çalışan Hansen, federal bir yasadaki bazı bölümlerin ABD Anayasası’nın birinci ek maddesinden doğan hakları ihlal ettiğini savunuyor. Bahsi geçen federal yasa, ABD’ye yasadışı göçün teşvik edilmesini ve yasadışı göçe sebep olmayı engelliyor.

Basın Özgürlüğü İçin Gazeteciler Komitesi'ne (RCFP) göre, bir alt mahkeme yasanın "aşırı geniş ve anayasaya aykırı" olduğuna karar verdikten sonra ABD yönetimi, davayı Anayasa Mahkemesi’ne taşıdı.

Basın özgürlüğü uzmanları, bu tür geniş maddelerin, sınırda yetersiz güvenlikten göçmen politikasının gevşetilmesine ilişkin yorumlara kadar birçok konuyu haber yapmaları halinde, gazetecileri kovuşturmaya açık hale getirebileceğini söylüyor.

VOA’ya konuşan RCFP avukatı Grayson Clary, "Hansen'in yaptığı, insanlara ABD vatandaşlığına giden yolu yanlış bir şekilde vaat eden sahte bir yetişkin evlat edinme kurumu yönetmekti" dedi.

Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği avukatları de basın toplantısı düzenleyerek, federal yasadaki teşvik maddesi uyarınca, bir kişiyi yasaların ihlal edileceğini bilmesine rağmen ABD’ye "gelmesi, girmesi veya burada ikamet etmesi" için "teşvik etmenin veya sebep olmanın" ağır bir suç olduğunu söyledi.

Ancak göçmenlik avukatları ve gazetecilere göre bu maddenin kapsamı çok geniş ve göçmenlik bağlamı dışında da haber değeri taşıyan ve gerçeklere dayanan içerikler yayınlayan gazetecilerin kovuşturulmasına yol açabilir.

Basın özgürlüğü

Basın Özgürlüğü Vakfı’nın yöneticilerinden Seth Stern dava hakkında geçen haftaki yazısında, “Eğer bir haber göçmenlere sınırı nasıl geçecekleri konusunda fikir verdiği için yasadışı sayılabiliyorsa, neden aynı mantık, örneğin suçluların yararlanabileceği yetersizlikleri ortaya çıkaran polise yönelik eleştiriler için geçerli olmasın?" diye sordu.

Stern, Anayasa Mahkemesi yargıçlarının bilginin yayınlanmasını nadiren cezalandırdıklarını belirtirken, mahkemenin henüz doğru ve gerçek haberciliğin "asla cezalandırılamayacağını" söylemediğine dikkat çekti.

Stern, "Yine de bu savcıların ceza istemeyi sürdürmeyeceği anlamına gelmiyor. Sadece tutuklanma ihtimali bile otosansürü teşvik edecektir" dedi.

Bu tür maddelerin ihlali en fazla beş yıl hapis ile cezalandırılıyor. Ancak, ihlalin “ticari çıkar veya kişisel maddi kazanç amacıyla” gerçekleşmesi halinde ayrı bir ceza verilerek, hapis cezası 10 yıla kadar arttırılabilir.

Aşırı kapsamlılık

Clary, "Hansen'in yaptıklarını savunmaya kimse hevesli değil. Ancak birinci ek madde açısından ‘aşırı kapsamlılık’ denilen bir doktrin mevcut. Bu da hükümetin yasaklaması anayasal olan bir şey nedeniyle yargılansanız bile, yargılandığınız yasanın, birinci ek maddeyi ihlal ettiğini öne sürebileceğiniz anlamına gelir" dedi.

Basın Özgürlüğü Vakfı, Ulusal Hispanik Gazeteciler Derneği, Ulusal Basın Fotoğrafçıları Derneği ve Haber Liderleri Derneği, geçen Şubat ayında Anayasa Mahkemesi’ne ortak bir dosya sundu.

Bu başvuruda dernekler, mahkemeden, vatandaş olmayanları ABD'de ikamet etmeye teşvik etmeyi suç haline getiren federal yasanın, anayasanın birinci ek maddesini ihlal ettiğine hükmetmesini talep ettiler.

VOA’nın açıklama için irtibata geçtiği ABD Adalet Bakanlığı, devam eden dava hakkında yorum yapamayacağını söyledi.

ABD Başsavcısı Elizabeth Barchas Prelogar, kaleme aldığı bir belgede, "Eğer bir sanık göçmenlik yasalarının suç teşkil eden bir ihlalinin işlenmesine yardım ederse, sanık genel federal yardım ve yataklık yasağı kapsamında yargılanabilir" ifadelerini kullandı.

Barchas Prelogar, Hansen'in birinci ek madde kapsamında geçerli bir koruma talebi olmadığını da kaydetti.

Başsavcı, "Yasa tarihsel olarak, yasadışı göçü kolaylaştıran çok sayıda kaçakçılık faaliyetini kovuşturmak için önemli bir araç olmuştur. Davalının kendi sahte evlat edinme planı gibi faaliyetlerini, birinci ek madde kapsamında koruma iddiası yoktur" diye yazdı.

Pazartesi günkü duruşma öncesinde Clary, Hansen'in ABD'ye yasadışı göçü teşvik etmeye veya sebep olmaya karşı yasanın yanısıra bir dizi başka yasayı ihlal etmekten suçlu bulunduğunu hatırlattı ve "Hansen, mahkumiyetinin bu kısmının iptal edilmesiyle hapis cezasının azaltılacağını umuyor" dedi.

XS
SM
MD
LG