Erişilebilirlik

ABD Ekonomisinde Dört Yılın Rekor Büyüme Oranı


ABD Ekonomisinde Dört Yılın Rekor Büyüme Oranı
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:05:52 0:00

Amerikan ekonomisi yılın ikinci çeyreğinde yıl bazında yüzde 4,1 büyüme kaydetti. Vergi indirimlerine bağlı olarak tüketici harcamalarının artmasına bağlanan oran 2014’ten bu yana en hızlı büyüme oranı. Aynı dönem içinde ayrıca ithalat vergilerinin yükselmesi öncesi siparişlerin hızlandırılması da büyüme oranını etkileyen unsurlardan biri oldu.

ABD’nin Gayrisafi Yurtici Hasılası’ndaki büyüme oranı 2014 yılının üçüncü çeyreğinde yüzde 4,9’du ve bu dönemden bu yana da bu denli büyük bir büyüme oranı kaydedilmedi.

Başkan Donald Trump, kendi ekonomi politikalarının ekonomik büyümeyi daha da hızlandırmasını umuyor. Ancak uzmanlar Nisan-Haziran ayları arasındaki büyümenin “geçici etkenlerden” kaynaklandığı ve sürdürülemeyeceği uyarısında bulunuyor. Yılın devamındaki çeyreklerde büyüme oranlarınınsa nispeten yavaş ve yüzde 3 civarında olacağı tahmin ediliyor.

Kendisinden önceki Obama yönetiminin ekonomi politikalarını eleştiren Trump, 2016 seçim kampanyasında büyüme oranını ikiye katlama, yüzde 4 ya da üstüne çıkarma vaadinde bulunmuştu.

2018 yılının ilk çeyreğindeki ABD ekonomisinin büyüme oranı yüzde 2,2’ydi.

Bu sabah Beyaz Saray’daki açıklamasında ekonomik büyüme rakamlarını değerlendiren Başkan Trump, “tarihi oranlarda” bir ekonomik başarı kaydettiğini savundu.

Trump dün de Iowa ve Illionis eyaletlerindeki konuşmalarında Amerikan ekonomisinin “gelinen en iyi noktada” olduğunu iddia etti ve Kanada’nın ticaret piyasalarının “tamamen kapandığı” şeklinde hatalı bir yorumda bulundu.

Associated Press haber ajansı ekonomi uzmanları, Trump’ın sorunlu bir ekonomi devralmadığını, 2008 yılında başlayan ekonomik krizden sekiz yıllık Barack Obama döneminde çıkıldığının altını çiziyor. Bugün ortaya çıkan ekonomik büyüme verilerininse Trump’ın 2017’de başkanlığı devraldığı dönemden itibaren girişilen adımların değil, zaten uzun bir süredir devam eden ekonomik toparlanma sürecinin bir sonucu olduğu belirtiliyor. Ayrıca Obama’nın sekiz yıllık döneminde büyüme ekonomik oranı, bugünkü rakamın dört kez üzerinde seyretti.

Uzmanlara göre ayrıca Amerikan ekonomisinin büyümesini yüzde 3’ler yerine 2’lerde tutabilecek iki büyük etken bulunuyor. Biri yaşlanan nüfusla birlikte çalışan sayısının azalıp emekli olanların sayısının artması. Diğeri de düşük prodüktivite oranları. Bu da çalışma verimliliğinin eskisi kadar hızlı artış kaydetmediği yönündeki bir gösterge. Bu ikisinin de Trump’ın elinde olmayan etkenler olduğuna dikkat çekiliyor.

Borsalardaki endişe sürüyor

Geçen haftasonu Arjantin’in başkenti Buenos Aires’te yapılan ve maliye bakanlarının katıldığı G-20 Bakanlar toplantısının ortak açıklamasının ardından Standard & Poor's 500 (S&P 500) ve Nasdaq endeksleri haftaya düşüşle başladı. G20 maliye bakanları toplantıdan sonra yaptıkları ortak açıklamada, son dönemde yaşanan ticaret geriliminin, önde gelen ekonomilerin senkronize hareketten uzaklaşmalarıyla birlikte, küresel büyüme için tehdit oluşturduğu uyarısında bulunmuştu.

G-20 üyesi ülkelerin maliye bakanları, küresel büyümenin güçlü kalmaya devam ettiğini ve birçok gelişmekte olan ekonominin krizlere karşı daha hazırlıklı olduğunu, ancak dünya ekonomisine yönelik risklerin arttığını belirten bir açıklama yaparken yatırımcılar, ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşının, Başkan Trump’un geçen hafta dolar ve Fed Merkez Bankası’yla ilgili tweetlerinin etkisinden kurtulamadı.

Pazartesi günü düşüşle açılan Amerikan piyasalarının gözü bütün gün açıklanacak olan Google’ın sahibi Alphabet'in çeyrek raporuna çevrildi. Piyasalar kapandıktan sonra beklentilerin üzerinde kar açıklayan Google hisseleri %5!’in üzerinde arttı ve yatırımcıları bir nebze de olsa rahatlattı. Geçtiğimiz çeyrekteki performansına rağmen önümüzdeki dönemde Avrupa Komisyonu’nun şirkete verdiği 5 milyar dolarlık ceza ve anti-tröst soruşturmasının etkilerinden şimdilik uzak olan şirketin hisseleri hafta genelinde %4 oranında değerlendi.

Kar sezonu hafta boyunca devam ederken çarşamba günü piyasalar kapandıktan sonra rapor açıklayan Facebook büyük bir sürpriz yaptı.

Dünyanın en çok kullanılan sosyal medya platformu Facebook, piyasaların kapanmasının ardından açıkladığı olumsuz çeyrek raporunun arından gerçekleşen sınırlı işlemler sonrasında hisse başına yüzde 24 değer kaybederek, sadece bir gecede 150 milyar dolar değer kaybetmiş oldu ve neredeyse 26 Temmuz’un Kara Perşembe olarak adlandırılmasına sebep oldu.

Facebook’un yaşadığı durumun sebebinin Avrupa bölgesinde 1 milyon günlük aktif kullanıcının sosyal medya platformunu bırakması ve artan maliyetler gösterildi.

Artan giderler arasında Cambridge Analytica Skandalı sonrasında yapılan ekstra harcamaların etkili olduğu belirtildi. 80 milyon Facebook kullanıcısının verilerinin İngiliz şirketiyle paylaşıldığının ortaya çıkmasının ardından Facebook, güvenlik harcamalarını geçtiğimiz yıla göre yüzde 50 arttırarak, 7,4 milyar dolar seviyesine çıkarmıştı.

Konuyla ilgili açıklama yapan Facebook'un CEO’su David Wehner, şirketin gelirindeki büyüme oranının 2018'in diğer ikinci yarısında da azalmasını normal bulduklarını; gelir artış oranlarının, hem üçüncü hem de dördüncü çeyrekte, tek haneli oranlara düşebileceğini bildirdi. Şirketin güvenlik, pazarlama, içerik yönetimi adına yaptığı masraflar nedeniyle, toplam giderlerin geçen yıla göre yüzde 50 ile 60 oranında artacağını belirten Wehner, borsada yaşanan düşüşe rağmen şirketin geçen yılın aynı dönemine göre net karının yüzde 31 yükseldiğini de belirtti.

Şirket Facebook, Instagram ve Whatsapp’tan oluşan ailesinin aylık kullanıcı sayısının 2,5 milyar kişiye ulaştığını, bunun da bir önceki yıla oranla %11 arttığını kaydederken; Hindistan, Endonezya ve Filipinler’deki kullanıcı sayısının arttığını duyurdu. Şirketin ayrıca reklam gelirlerinde yaklaşık 100 milyon dolarlık bir düşüş açıklandı.

Bu hafta ayrıca AT&T, Amazon, Twitter, NBC, Disney, Qualcomm ve Intel, önemli finans kuruluşları Deutsche Bank, UBS, Nomura ve Visa ve Amerikanın önemli şirketleri, Halliburton, Michelin, Boeing, Lockheed, Nissan ve Shell çeyrek raporlarını açıklayan şirketler arasındaydı. Facebook dışında sürpriz bir rapor olmadığı gibi genel anlamda şirketlerin Başkan Trump’un vergi reformu sonrasında oldukça yüksek kar bildirmeleri dikkat çekti.

XS
SM
MD
LG