Erişilebilirlik

ABD Yönetiminden Ayasofya Tepkisi 


ABD Dışişleri Bakanlığı, Türk hükümetinin Ayasofya’nın statüsünü değiştirme kararından hayalkırıklığı duyduklarını açıkladı.

Bakanlık sözcüsü Morgan Ortagus yaptığı yazılı açıklamada, ''Ayasofya'nın statüsünün değiştirilmesi kararından hayal kırıklığına uğradık. Bu yapı, zengin kültürel tarihine istinaden UNESCO Dünya Mirası Listesi ve İstanbul’un tarihi yerlerinin önemli bir parçasıdır’’ dedi.

Türkiye’nin Ayasofya'nın tüm ziyaretçilerin erişebileceği bir yer olmasını sağlayacağı taahhüdüne dikkat çeken Ortagus, ‘’Türk hükümetinin kimsenin ziyaretine mani olmadan Ayasofya’nın idaresinin sürdürülmesine yönelik atacağı adımları öğrenmeyi sabırsızlıkla bekliyoruz'' ifadelerini kullandı.

ABD Dini Özgürlükler Komisyonu’ndan kınama

Federal hükümete bağlı Uluslararası Dini Özgürlükler Komisyonu (USCIRF) Danıştay’ın Ayasofya kararını kınadı. Yapılan yazılı açıklamada, “Ayasofya gibi bir mimari harikanın siyasallaştırılmasını kınıyoruz. Türk hükümetinin kendi dini azınlık toplumunun hislerini yok sayarak bu adımı atmış olması üzücü’’ denildi.

USCIRF Başkan Yardımcısı Tony Perkins yaptığı yazılı açıklamada, “Zengin bir tarih ve çeşitliliğin kanıtı olarak uzun süre ayakta kalan mimari bir harika olan Ayasofya’nın siyasallaştırılmasını kınıyoruz. Hem Hristiyanlar hem de Müslümanlar, insanlık için evrensel değeri UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası Listesi’ne 1985 yılında dahil olmasıyla da tescillenen Ayasofya’ya kültürel ve ruhani bir önem atfetmektedir’’ ifadelerini kullandı.

Açıklamada, altıncı yüzyılda inşa edilen Ayasofya’nın İstanbul’un Fatih Sultan Mehmet tarafından fethi öncesindeki bin yıl boyunca Rum Ortodoks kilisesi olarak hizmet verdiği, 1935 yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasının ardından müze statüsünü aldığı hatırlatıldı.

ABD Dini Özgürlükler Komisyonu’nun aynı zamanda Uygur Müslümanları’nın haklarını savunan çalışmalarıyla da bilinen komiseri Nury Turkel de aynı yazılı açıklamada Danıştay’ın Ayasofya kararını değerlendirdi. Turkel, “Türk hükümetinin kendi dini azınlık toplumunun hislerini bu şekilde yok sayarak böyle bir adım atmış olması üzücüdür. Bu karar kiliselere yönelik saldırılar ve dini ve etnik azınlıklara yönelik tehditler sebebiyle korku ve güvensizliğin arttığı bir döneme rastlamıştır. Karar Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hükümeti yönetiminde bu grupların dışlanma duygusunu körükleyecektir’’ ifadelerini kullandı.

Kongre'den ilk tepki Demokrat Senatör Menendez'den

ABD Kongresi’nden ilk tepki de Demokrat Senatör Bob Menendez’den geldi. Kararı kınayan Senato Dış İlişkiler Komisyonu’nun kıdemli üyesi Menendez, ‘’Erdoğan’a kararını değiştirerek Ayasofya’nın bütün inanç ve kültürlerden insanların ziyaretine açık bir müze olarak sahip olduğu önemli mirası yeniden tesis etmesi çağrısında bulunuyorum’’ mesajını paylaştı.

''İslam ve Hristiyanlık arasında köprülere en çok ihtiyaç duyduğumuz dönemde atılan ayrıştırıcı bir adım''

ABD Senatosu Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı Senatör Jim Risch ve Komisyonun kıdemli üyelerinden Senatör Menendez Ayasofya konusunda ortak yazılı bir açıklama yaptı.

Açıklamada, ‘’Ayasofya farklı geçmişlerden gelen insanlar açısından ruhani öneme sahip bir yerdir. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ayasofya’nın müzeden camiye dönüştürülmesi kararını güçlü bir dille kınıyoruz. Erdoğan’ın bugünkü adımı, Ayasofya’yı parıldayan bir ışık ve derin önem atfedilen kutsal bir mabed olarak gören Hristiyanlar’a karşı büyük bir hakarettir. Ayasofya’nın statüsünün değiştirilmesi İslam ve Hristiyanlık arasında köprü kurma çabalarına en çok ihtiyaç duyduğumuz bir dönemde atılan ayrıştırıcı bir adımdır. Erdoğan’a kararından dönmesi, Ayasofya’nın önemli mirasının yanı sıra tüm inanç ve kültürlerden gelen insanlara açık bir müze statüsünün korunması ve ortak dünya mirasımızın kutlanması çağrısında bulunuyoruz'' ifadeleri yer aldı.

XS
SM
MD
LG