Ukrayna'da pek çok kişi Biden yönetiminin Ukrayna'nın Rusya topraklarındaki hedefleri vurmak için ABD tarafından tedarik edilen uzun menzilli füzeleri kullanmasına izin verme kararını savaşta bir dönüm noktası olarak görüyor ancak bunu minnettarlık ve hayal kırıklığı karışımı bir duyguyla karşılıyor.
Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski, karardan sonra yaptığı konuşmada, “Saldırılar kelimelerle yapılmaz. Füzeler kendi adlarına konuşacaklar” dedi.
Zelenski'nin sözleri, Moskova'yı desteklemek için 12 bin Kuzey Kore askerinin konuşlandırıldığının bildirilmesinin ardından Ukrayna'nın yoğun Rus saldırılarına hazırlandığı bir dönemde alınan bu kararın içerdiği yüksek riskleri yansıtıyor.
Ukraynalı yetkililer ve analistler, ABD'nin verdiği izni Ukrayna'nın Rusya'daki, özellikle de yeni tehditlerin ortaya çıktığı Kursk bölgesindeki kilit askeri tesisleri hedef almasına olanak tanıyan çok önemli bir hamle olarak görüyor. Ancak Ukrayna’nın eski Savunma Bakanı ve hükümet danışmanı Andriy Zagorodnyuk, bu tür izinlerin verilmesindeki gecikmenin Ukrayna'ya pahalıya mal olduğunu söyledi.
VOA'ya konuşan Zagorodnyuk, “Ukrayna bunu aylardır değil yıllardır istiyordu. Yönetimin gerilimi tırmandırma korkusu aşırı ihtiyatlı bir yaklaşıma yol açtı. Parça parça strateji kapsamlı bir plan uygulamak yerine Rus provokasyonlarına yanıt vermek bizi savaşı çözmeye yaklaştırmadı. Aksine Rusya'nın savaşı daha da tırmandırmasına yol açtı” dedi.
Kritik aşama
Karar, Rusya'nın Ukrayna'nın sivil altyapısına yönelik füze ve insansız hava aracı saldırılarının artmasının ardından gelirken, zamanlama Batılı müttefiklerin uzun vadeli stratejisi hakkında soru işaretleri yaratıyor.
Kiev Amerikan Üniversitesi Küresel Yönetim Yüksek Lisans Programı Direktörü Mark Voyger, kararın operasyonel ve psikolojik önemini vurgulayarak, “Operasyonel olarak bu füzeler Rus depolama tesislerini, komuta merkezlerini ve hatta saldırı eylemlerine hazırlanan Kuzey Kore birliklerini hedef alabilir” dedi.
“Geç olması hiç olmamasından iyidir. Eylemsizlik ve varsayılan bir tırmanma korkusu nedeniyle psikolojik olarak kendini kısıtlama zamanı sona erdi” diyen Voyger, gecikmenin risklerinin altını çizdi. Voyger, “Hayat kurtarmak ve Ukrayna'nın savaş alanında elini güçlendirmek için bu karar daha önce alınmalıydı” diye ekledi.
Andriy Zagorodnyuk da bu görüşleri yineleyerek ABD'nin aşamalı yardım politikasının Ukrayna'nın üstünlüğü ele geçirmesini engellediği uyarısında bulundu. Zagorodnyuk, “Rusya’nın saldırılarına tepki olarak küçük adımlarla, adım adım ilerlemek gibi yürütülen bu parça parça strateji, her şeyden önce kendisi tırmandırıcıdır. İkinci olarak da bizi savaşta herhangi bir çözüme götürmüyor. Çünkü esasen Rusya'nın savaşı tırmandırmasını desteklemiş oluyoruz” diye konuştu.
Rusya’nın tepkisi
Moskova, ABD'nin kararını savaşa müdahale olarak nitelendirerek kınadı ve ciddi sonuçları olacağı uyarısında bulundu.
Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov, Rus medyasına verdiği demeçte, “Böyle bir karar gerçekten formüle edilmiş ve Kiev rejiminin dikkatine sunulmuşsa, o zaman elbette bu niteliksel olarak yeni bir gerilim turu ve ABD'nin bu çatışmaya katılımı açısından niteliksel olarak yeni bir durumdur” dedi.
Rus devlet medyası, ABD'yi çatışmayı doğrudan körüklemekle suçlayan söylemleri güçlendirdi ve potansiyel olarak daha fazla askeri tırmanışa zemin hazırladı.
ABD'de liderlik değişimi
ABD'deki yetki değişimi süreci belirsizliğe yeni bir katman daha ekliyor.
Kiev'de, Başkan seçilen Donald Trump'ın seçim kampanyasında savaşı hızlı bir şekilde sona erdirme sözü verip net bir strateji belirlememesinin ardından Washington'un kritik desteğinin tersine dönmesinden korkuluyor.
Eski Ukrayna Savunma Bakanı ve hükümet danışmanı Andriy Zagorodnyuk, “ABD Başkanı Joe Biden'ın aksine Trump nihai hedefinin savaşı durdurmak olduğunu hemen açıkladı. Asıl soru şu: Bunu nasıl yapacak?” dedi.
“Bazı insanlar Ukrayna'dan her türlü tavizi vermesini öneriyor” diyen Zagorodnyuk, bunun “savaşı durdurmayacağını” söyledi.
Mark Voyger ise VOA'ya verdiği mülakatta, Biden yönetiminin kararının zamanlamasının, olası bir siyasi değişimden önce Ukrayna'ya destek sağlama kaygısını yansıtabileceğini de ifade etti. Voyger, “Eğer yeni bir yönetim askeri yardımı geri çeker ya da Ukrayna'nın saldırı kabiliyetini kısıtlarsa, bu Ukrayna'nın savaş alanındaki ve müzakere masasındaki konumunu önemli ölçüde zayıflatabilir” diye konuştu.
Savaşı durdurmak
Her iki analist de savaşı durdurmak için sağlam ve proaktif bir Batı stratejisine ihtiyaç olduğunu düşünüyor. Bu strateji Ukrayna'ya yeterli sayıda uzun menzilli füze sağlamayı, izin verilen hedeflerin kapsamını genişletmeyi ve Washington'daki siyasi değişikliklerden bağımsız olarak sürekli destek sağlamayı içeriyor.
Voyger, “Batı'nın Ukrayna'yı sadece kendini savunması için değil, Rusya'yı saldırganlığını yeniden gözden geçirmeye zorlayacak operasyonel başarıyı elde etmesi için de güçlendirmesi gerekiyor” dedi.
Zagorodnyuk ise Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin'i ciddi müzakerelere zorlamanın tek yolunun onu sadece savaş alanında değil, iktidarını da kaybetme riskiyle karşı karşıya bırakmak olduğu görüşünde.
Eski Savunma Bakanı Zagorodnyuk, “Ukrayna için ideal durum, başta ABD olmak üzere NATO müttefiklerinin Putin'in ve Rusya'nın askeri operasyonlarını kaybetmesi sonucuna ulaşmamız için bize gerekli araçları sağlamasıdır. Ukrayna bir dizi karşı saldırı operasyonunu başarıyla gerçekleştirebilir ve bu da Putin'i, savaşı durdurmadığı takdirde büyük bir kayıp yaşayacağını ve bunun da rejimini ve gücünü etkileyeceğini anlayacağı bir duruma getirebilir” diye konuştu.
Forum