Erişilebilirlik

AİHM’den Türkiye ile İlgili Taner Kılıç Kararı


(ARŞİV) 14 ay hapis yattıktan sonra 15 Ağustos 2018’de, İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi’nce tahliye edilen Taner Kılıç’ın yargılanması tutuksuz devam ediyor.
(ARŞİV) 14 ay hapis yattıktan sonra 15 Ağustos 2018’de, İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi’nce tahliye edilen Taner Kılıç’ın yargılanması tutuksuz devam ediyor.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, 2017 yılında tutuklanan Uluslararası Af Örgütü Onursal Başkanı Taner Kılıç'ın yaptığı hak ihlali başvurusunda Türkiye'yi haksız buldu.

Taner Kılıç
Taner Kılıç

Mahkeme, Kılıç'ın özgürlük ile güvenlik hakkı, makul şüphe ve ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine hükmetti.

AİHM, Türk savcıların sunduğu delillerin de tutuklama için yeterli olmadığı görüşünü dile getirerek, Türkiye'nin Kılıç'a 8 bin 500 Euro maddi, 16 bin Euro manevi ve 10 bin Euro mahkeme giderleri olmak üzere, toplam 34 bin 500 Euro ödemesine karar verdi.

“Karar Taner’in masumiyetinin teyididir”

Karara ilişkin Uluslararası Af Örgütü Türkiye Araştırmacısı Güney Yıldız VOA Türkçe’nin sorularını yanıtladı.

AİHM kararını birden fazla nedenle çok önemli bir karar olarak gördüklerini söyleyen Yıldız, ‘’Birincisi, bu karar, Türkiye yargısının, bir insan hakları savunucusunun özgürlük ve güvenlik ve ifade özgürlüğü haklarını koruyamadığını gösteriyor. Bu bağlayıcı kararla Taner Kılıç’ın haksız yere özgürlüğünden mahrum edildiği tutuklu yargılanmasını gerekçelendirecek somut delillerin var olmaması, ve sebep olunan bu mahrumiyet için tazminat ödemediği ortaya konmuş oldu. İkincisi, bu kararı arkadaşımız Taner’in masumiyetinin teyidi olarak yorumluyoruz. Yaşamının büyük bölümünü, başta mülteci hakları olmak üzere insan haklarına adamış bir hak savunucusu “silahlı terör örgütü üyesi olmakla” suçlandı. AİHM’in bu kararı ile tutukluluğunu gerekçelendirecek somut delillerin bile mevcut olmadığı bir kovuşturmada mahkûmiyet kararı verildiği de tespit edilmiş oldu. Üçüncüsü, bu karar Türkiye yargısının insan hakları standartlarına uymadığının tekrar tespiti anlamında üzücü olduğu için de önemli’’ dedi.

Güney Yıldız
Güney Yıldız
Başta İstinaf Mahkemesi’nin jet hızla onadığı mahkumiyet kararını halen incelemekte olan Yargıtay üyeleri olmak üzere tüm ilgili makamların, AİHM’in bağlayıcı kararını dikkate almasını gerektiğini söyleyen Yıldız, ‘’Bu, Türkiye’de yargının uluslararası insan hakları standartlarını karşılayamadığının maalesef yeni bir örneği’’ diye konuştu.


Kılıç’ın masumiyetinin AİHM nezdinde teyit edilmesinin çok önemli olduğunu söyleyen Güney Yıldız, ‘’Taner’in masumiyetini yalnızca onu tanıyan bizler değil, ortaya atılan temelsiz iddiaların nasıl çürütüldüğünü okuyan herkesin görebileceğini düşünüyoruz. Bu kararı şöyle de okuyabiliriz, Taner’i 14 ay içerde tutmak için geçerli bir delil ve neden yoktu, iddia makamları dava sürecinde onu mahkum etmek için geçerli bir delil sunmadılar’’ ifadelerini kullandı.

Güney Yıldız, Kılıç’ın 14 ay hapis yatmasına neden olan mahkeme kararının nedenleri ile ilgili de, ‘’Eğer bir davada temellendirilmeyen delillere rağmen ısrarlı bir şekilde bir kişinin özgürlüğünden mahrumiyeti söz konusu olmuşsa ve dava etrafında özellikle basın ve siyasiler tarafından yargılayıcı, hüküm veren hedef göstermeler varsa ister istemez bu davanın arkasında hukukla ilgili olmayan başka niyetler olup olmadığı ve siyasi bir hedef olup olmadığı kuşkusuna kapılıyoruz. Taner’in de geçmişte belirttiği gibi, onun nezdinde Uluslararası Af Örgütü’nün yargılandığı ve Af Örgütü üzerinden de Türkiye’deki tüm hak savunucusu derneklere ciddi bir mesaj verildiğini düşünüyoruz. Yıldırmayı hedefleyen bu adım, hedefine ulaşmadığı gibi, toplumun geri kalanına da yargıya olan güvenin kırılması gibi daha üzücü bir mesaj veriyor’’ dedi.

Taner Kılıç’ın hala 2,5 yıl kadar ek bir süre hapsedilme riski ile karşı karşıya olduğuna dikkat çeken Af Örgütü Türkiye Araştırmacısı Güney Yıldız, ‘’Bu önemli kararın ve Taner’in haksız yere mahkum edildiği gerçeğinin, temyiz sürecinde de dikkate alınması gerektiğini düşünüyoruz. Mahkumiyet kararının bozulmasına katkıda bulunacağını umuyoruz’’ şeklinde konuştu.

Taner Kılıç kimdir?

Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi'nin kurucularından olan Kılıç, 2014 ile 2018 yılları arasında Af Örgütü’nün yönetim kurulu başkanlığını yaptı ve 2018’in Mart ayındaki genel kurulda Onursal Başkan seçildi.

Mültecilik alanında gerçekleştirdiği çalışmalardan dolayı tanınan Kılıç, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra “ByLock” isimli şifreli haberleşme uygulamasını indirerek kullanmak ile Bank Asya’da hesabı olmakla suçlanmıştı.

Kılıç’ın ByLock uygulamasını 2014’te telefonuna indirdiği iddia edilmiş ve bu nedenle Fethullah Gülen hareketiyle ilişkilendirilmişti. Ancak 2018'de savcılığın sunduğu polis raporuna göre Kılıç’ın telefonunda ByLock uygulamasının olduğuna ilişkin hiçbir kanıt tespit edilememişti.

14 ay hapis yattıktan sonra 15 Ağustos 2018’de, İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi’nce tahliye edilen Taner Kılıç’ın yargılanması tutuksuz devam ediyor.

  • 16x9 Image

    Aslı Aral

    Ankara doğumlu Aslı Aral, ODTÜ Koleji’ni bitirdikten sonra lisans eğitimini Bilkent Üniversitesi İletişim ve Tasarım bölümünde, yüksek lisans eğitimini ise Londra'daki Westminster Üniversitesi'nde uluslararası gazetecilik ve yayıncılık üzerine yaptı. Mesleğe 2003 yılında Voice of America (VOA) Türkçe Servisi Ankara muhabirliğiyle başlayan Aral, 2004-2005 döneminde mezunu olduğu Bilkent Üniversitesi İletişim ve Tasarım bölümünde gazetecilik ve haber yazma dersleri verdi. 2006 yılında yabancı dil bilen muhabir sınavıyla Anadolu Ajansı'nda (AA) çalışmaya başlayan Aral, AA'da 2006-2009 yıllarında diplomasi muhabirliği yaptı. 2009 yılında AA'nın Londra Temsilcisi olarak İngiltere'ye atanan Aral, burada birçok uluslararası zirveyi, İngiltere'nin Brexit sürecini, İskoçya bağımsızlık referandumunu, Londra Olimpiyat Oyunlarını ve çok sayıda uluslararası olayı takip etti. 2017'de Türkiye'ye dönen Aral, 2021'de BM Uluslararası Göç Örgütü'ne (IOM) iletişim danışmanlığı yaptı. Aral, 2022'den bu yana ise VOA Türkçe Servisinde editörlük görevi yürütmektedir.

XS
SM
MD
LG