WASHINGTON —
Amerika Dışişleri Bakanı John Kerry ve İran’ın yeni Dışişleri Bakanı Cevat Zarif Birleşmiş Milletler toplantıları sırasında İran’ın nükleer programıyla ilgili görüşmelere katıldı. Bu görüşme, Amerika ve İran ilişkilerinde bir yumuşamanın başlangıcı olur mu?
İran’da Hasan Ruhani’nin Cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra Tahran’ın Amerika ve uluslararası toplumla ilişkilerinde yeni bir başlangıç olabileceği yolundaki umutlar devam ediyor.
Cumhurbaşkanı Ruhani Birleşmiş Milletler Genel Kurul toplantısı için New York’a gelmeden önce İran’ın gerçek yüzünü dünyaya göstereceğini söyleyerek bu umutları tekrar yeşertti.
Başkan Obama da ilk seçim kampanyasında bile İran’la ilişkilerde buzların erimesi olasılığına değinmişti.
Bakalım bu niyetler, Birleşmiş Milletler’de eyleme dönüşecek mi?
George Perkovich Carnegie Uluslararası Barış Vakfı’nın Nükleer Politikalar Programı Direktörü ve uzun süredir İran’ı izliyor: “Amerikalılar İran’a güvenmiyor. İran hükümetinin Amerika’ya karşı duyduğu güvensizliğin bizimkinin bin katı olduğunu Amerikan yönetimine hatırlatmak isterim.”
Ancak uluslararası toplum İran’ın gerçek niyetinden kuşku duysa da birçok uzmana göre, ortam değişime çok uygun.
İran’da ekonomi yaptırımlardan büyük zarar gördü ve yükselen işsizlik ve enflasyon çok ciddi bir sorun.
Amerika’nın Suriye’ye olası müdahalesi konusunda çekinceleri olan Başkan Obama, İran’ın nükleer programına karşı da askeri müdahale istemeyebilir.
Michael O’Hanlon Brookings Enstitüsü uzmanı: “Bence uzlaşma olanağı varsa, iki taraf da bu fırsatı değerlendirme konusunda istekli olacaktır.”
Bu sorunun cevabı bu hafta Birleşmiş Milletler’de alınacak. Ancak büyük olasılıkla uzlaşma ihtimali kapılı kapılar arkasında görüşülecek.
İran’da Hasan Ruhani’nin Cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra Tahran’ın Amerika ve uluslararası toplumla ilişkilerinde yeni bir başlangıç olabileceği yolundaki umutlar devam ediyor.
Cumhurbaşkanı Ruhani Birleşmiş Milletler Genel Kurul toplantısı için New York’a gelmeden önce İran’ın gerçek yüzünü dünyaya göstereceğini söyleyerek bu umutları tekrar yeşertti.
Başkan Obama da ilk seçim kampanyasında bile İran’la ilişkilerde buzların erimesi olasılığına değinmişti.
Bakalım bu niyetler, Birleşmiş Milletler’de eyleme dönüşecek mi?
George Perkovich Carnegie Uluslararası Barış Vakfı’nın Nükleer Politikalar Programı Direktörü ve uzun süredir İran’ı izliyor: “Amerikalılar İran’a güvenmiyor. İran hükümetinin Amerika’ya karşı duyduğu güvensizliğin bizimkinin bin katı olduğunu Amerikan yönetimine hatırlatmak isterim.”
Ancak uluslararası toplum İran’ın gerçek niyetinden kuşku duysa da birçok uzmana göre, ortam değişime çok uygun.
İran’da ekonomi yaptırımlardan büyük zarar gördü ve yükselen işsizlik ve enflasyon çok ciddi bir sorun.
Amerika’nın Suriye’ye olası müdahalesi konusunda çekinceleri olan Başkan Obama, İran’ın nükleer programına karşı da askeri müdahale istemeyebilir.
Michael O’Hanlon Brookings Enstitüsü uzmanı: “Bence uzlaşma olanağı varsa, iki taraf da bu fırsatı değerlendirme konusunda istekli olacaktır.”
Bu sorunun cevabı bu hafta Birleşmiş Milletler’de alınacak. Ancak büyük olasılıkla uzlaşma ihtimali kapılı kapılar arkasında görüşülecek.