Aşırı sağcı grup Oath Keepers’ın kurucusu Stewart Rhodes, kısa süre önce Teksas eyaletinde ABD-Meksika sınırında Cumhuriyetçi Parti'nin düzenlediği gösteride "Yakında hapse gidebilirim. Yaptığım herhangi bir şey nedeniyle değil, uydurma suçlar nedeniyle" diyerek kendisini bekleyen akibet hakkında konuştu.
Rhodes'un 6 Ocak'ta eski Başkan Donald Trump yanlıları tarafından ABD Kongresi'ne düzenlenen baskında rol oynadığı gerekçesiyle hapse girebileceği tahmini, savcıların, biri polis beş kişinin öldüğü baskınla bağlantısı olduğuna ilişkin yeni kanıtlar ortaya atması üzerine geldi.
Savcılar, 23 Mart tarihli dava dosyasında, Rhodes'un Kelly Meggs adlı bir Oath Keepers üyesiyle 97 saniyelik bir telefon görüşmesi yaptığını, bu telefon görüşmesinin, Meggs'in bir grup Oath Keepers üyesinin Kongre binasına girmesine yardım etmesinin üzerinden dokuz dakika geçmesinden sonra geldiğini ortaya koydu.
Federal savcılar, telefon görüşmesinin içeriği hakkında bilgi sahibi olup-olmadıklarını açıklamadı, ancak görüşmeyi, Oath Keepers'ın Kasım 2020 başkanlık seçiminin sonucunu geri çevirmek için kurduğu komploya ilişkin "ciddi kanıtın" parçası olarak sundu.
Federal suçlamalar
Federal savcılar, eski Başkan Trump'ın yaklaşık 800 destekçisinin Kongre binasına saldırı düzenlemesinin üzerinden geçen 3 ay içinde saldırganların yaklaşık yarısına baskında rol oynadıkları gerekçesiyle suçlamalar yöneltti.
Bu kişilerin arasında ABD'deki en büyük hükümet karşıtı milis gruplardan Oath Keepers'ın 12 üyesi de bulunuyor. Sekiz erkek dört kadın Oath Keepers üyesi, Başkan Joe Biden'ın Seçiciler Kurulu'nda elde ettiği seçim zaferinin Kongre tarafından tescillenmesi sürecine engel olmak için güç kullanma planı yapmakla suçlanıyor.
Oath Keepers adlı grup, eski polis memurları, ordu mensubu ve ilk yardım ekiplerinden oluşuyor.
Grubun Florida eyaleti lideri Kelly Meggs, Kongre basınını diğer hükümet karşıtı aşırı sağcı örgütler Proud Boys ve Three Percenters ile beraber eşgüdümlü olarak planlamak ve bir grup örgüt üyesinin Kongre binasına milis kıyafetleri ve donanımıyla giriş yapmasına liderlik etmekle suçlanıyor.
Oath Keepers örgütünün Florida kolunun bir başka üyesi, Graydon Young'ın da kendisi ve diğer örgüt üyeleri için silah ve çatışma eğitimi organizasyonu yaptığı iddia ediliyor. Kongre baskınının arkasında olduğu iddia edilen üçüncü kilit kişi, Ohio eyaletinden milis lider Jessica Watkins. Watkins'in Kongre baskını için örgüt bünyesine destekçi kattığı ve bunlardan birine "Başkanlık yemin töreni gününe kadar savaşmaya hazır hale gelmene ihtiyacım var" dediği iddia ediliyor.
Kongre baskını davası, son haftalarda, savcıların saldırıyı planlayanların kimliğini belirlemesi, bu kişilere ve aşırılık yanlısı örgütlerin kilit katılımcılarına suçlamalar yöneltmesi üzerine yeniden gündeme geldi. Ancak Oath Keepers grubunu 2009 yılında kuran Stewart Rhodes, suçlama yöneltilenler arasında bulunmuyordu.
Geçmişte ABD ordusunda paraşütçü olan Yale Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu Rhodes'un adı ilk kez Ocak ayı sonunda hazırlanan mahkeme kayıtlarında 'İlk Kişi' olarak geçmişti. O dönemde 12 Oath Keepers üyesinin üçü komplo kurmakla suçlanmış, savcılar, 4 Ocak'ta Rhodes'un Oath Keepers'ın internet sitesinde silahlanma çağrısı yaptığına atıfta bulunmuştu.
Notre Dame Üniversitesi hukuk profesörü eski savcı Jimmy Gurulé, savcıların Stewart Rhodes aleyhinde güçlü bir dosya oluşturduğunu söylüyor.
Jimmy Gurulé, "Savcılar, cep telefonu konuşmalarını didik didik ederek kanıt topluyor, binlerce saatlik video kayıtlarını izliyor ve sonunda Stewart Rhodes'u da aralarına katacaklarını düşündüğüm bir komplo davası inşa ediyor" diyor.
Uzmana göre Rhodes'a komplo suçlaması yöneltmeleri için savcıların milis liderinin Kongre binasına saldırı düzenlemek için emrindeki kişilerle anlaşma yaptığına ilişkin kanıt ortaya koyması gerekiyor.
Jimmy Gurulé, "Rhodes'un Kongre binasında bizzat bulunup kuşatmaya katılmış olması gerekmiyor. Suçlanması için gereken tek şey, kuşatmaya rıza vermiş olması" diyor.
Gizli iletişim kayıtları
Kısa bir süre öncesine kadar Rhodes'un 6 Ocak'taki faaliyetleriyle ilgili çok az bilgi vardı. Ancak savcıların son dava dosyalarında yer verdikleri kapsamlı iletişim kayıtları, Rhodes'u baskın operasyonunun merkezinde konumlandırıyor.
Savcılar, Mart ayı başında, kriptolu mesajlaşma uygulaması Signal'da bir chat grubunda Rhodes ve destekçilerinin Kongre baskını öncesi, sırası ve sonrasında gizli yazışmalarda bulunduğunu ortaya çıkardı.
Notre Dame Üniversitesi'nden Jimmy Gurulé, Rhodes'un Signal üzerinden yaptığı yazışmayı "suçlu bulunması için yeterli kanıt" olarak değerlendiriyor. Uzman, "Yazışmalar, Rhodes'un 6 Ocak'ta Kongre binasında olup bitenler hakkında sadece bilgi sahibi olmadığını, aynı zamanda binadaki takipçilerine ne yapmaları konusunda talimatlar verdiğini gösteriyor" diyor.