Filistin-İsrail arasındaki çatışmalar her geçen gün şiddetlenirken, Gazze'de El-Ehli Baptist Hastanesi’nin vurulması sonucu yüzlerce kişinin hayatını kaybetmesi sonrasında, Almanya’nın başta Berlin olmak üzere değişik kentlerinde protesto gösterileri düzenlendi.
Başkentte ağırlıklı olarak Müslüman ve Arap kökenli göçmenlerin yaşadığı Neukölln mahallesinde ve kentin merkezindeki tarihi Brandenburg Kapısı önünde toplanan binlerce kişi, İsrail’i protesto etti.
Polis gösterilerin yasak olduğunu belirterek, izin vermeyince arbede yaşandı. Özellikle Neukölln’de polis araçlarına havai fişek ve şişe atılmasının ardından göstericileri dağıtmak için tazyikli su ve biber gazı kullanıldı.
Öte yandan dün gece bazı göstericilerin kentin merkezinde bulunan, Holokost'da hayatlarını kaybetmiş Yahudilere adanmış bir anıta doğru yürümeleri, bu sabah da bir sinagoga molotof kokteyli atılması kentteki gerilimi arttırdı.
Polis, atılan iki molotof kokteylinin kaldırımda patladığını, orada yandıktan sonra hasara neden olmadan söndüğünü bildirdi.
Resmi ziyaret kapsamında Mısır'da bulunan Almanya Başbakanı Olaf Scholz, "Yahudi kurumlarına saldırılar ve sokaklarımızdaki şiddet eylemleri alçakça eylemlerdir; bunlara hoşgörü gösterilemez. Yahudi karşıtlığının Almanya'da yeri yok" dedi.
"Filistin’e destek gösterilerine katılanlar sınırdışı edilsin"
Yaşanan gelişmeler ve Filistinlilerin protesto gösterileri, son günlerde de çok sayıda Alman siyasetçinin önerdiği, Hamas’a destek veren gösterilerin yasaklanması ve gösterilere katılanların sınırdışı edilmesini tekrar gündeme taşıdı.
İçişleri Bakanı Nancy Faeser, "Hamas destekçilerini sınır dışı etmek için tüm yasal olanakları kullanacağız" demiş, Sosyal Demokrat Parti (SPD) Eş Genel Başkanı Lars Klingbeil ise "Almanya sokaklarında Hamas'ı kutlayan biri Alman vatandaşlığına sahip değilse, ülkeden sınır dışı edilmelidir" diye konuşmuştu. Muhalefetteki Birlik Partileri CDU/CSU ve göçmen karşıtı AfD, bu kişilerin Alman vatandaşlıklarının iptalini talep etti.
Almanya Göçmenler Konseyi ve Alman hukuku uzmanı avukat Memet Kılıç, Almanların Yahudiler konusundaki özel hassasiyetlerine vurgu yaparak, özellikle Arap kökenli ve diğer Müslüman göçmenlerin son günlerde yaşananlara tepki verirken, bu durumu unutmamaları gerektiğini belirtiyor.
Kılıç, "2. Dünya Savaşı sırasında, Almanya’nın Yahudilere karşı uyguladığı korkunç soykırımdan dolayı İsrail’e karşı özel bir sorumluluğu var. Bunu Almanya’da yaşayan Müslüman göçmenlerin de kabul etmesi gerekir. Ancak şu günlerde Filistinlilerle ilgili her gösteriye katılanların sınır dışı edilmesi gibi noktalara savrulmalar oluyor. Bunlar hukuk devleti ilkesini, devre dışı bırakmayı hedefleyen popülist açıklamalar. Bazı siyasetçiler, ırkçı AfD partisi ile yarışmak için de bu tarz söylemler kullanıyor" diye konuştu.
Peki, bazı Alman siyasetçilerin önerdiği, Filistin yanlısı gösterilerin yasaklanması ya da gösterilere katılanların ülkeden sınır dışı edilmeleri hukuki açıdan mümkün mü? Avukat Kılıç, kanunların bu konudaki olasılıkları açık bir şekilde tanımladığını ifade ediyor:
"Alman anayasasının 8. Maddesi gösteri hakkını temel hak ve özgürlük olarak güvence altına alır. Buna göre Almanya’da gösteriler izne bağlı değildir; sadece 48 saat önce polise bildirim yapılması gerekir. Hatta ani bir olaydan ötürü insanlar bir araya gelmek istiyorlarsa, bunda 48 saat öncesinde bildirim sorumluluğu da kalkar. Ancak gösteri yürüyüşleri kanunun ilgili 23. maddesi, Almanya’da yasak örgütlerin propagandasının yapıldığı yürüyüşlere katılanlar için bir yıla kadar hapis ya da para cezası uygulanabileceğini söyler. 26. maddesi ise değişik nedenlerden yasaklanan bir yürüyüşe katılanlara da benzer cezalar öngörür. Onun ötesinde 131. madde de bir suçu övmek ya da bir suçu desteklemek gibi eylemlerde üç yıla kadar hapisle cezalandırılabilir. Bu şu açıdan önemli: Almanya’da 90 günden fazla bir ceza almış bir yabancı, Alman vatandaşlığını alma hakkını kaybediyor. Vatandaşlığa alınmış, vatandaşlığa alınırken, Alman anayasasına bağlı kalacağını ifade eden, ancak sonradan anayasasın çerçevesini ihlal eden bir kişi, 10 yıl geriye dönüşümlü olarak vatandaşlığı iptal edilebilir. Çünkü vatandaşlık verilmesi idare bir işlemdir; o açıdan bu 10 yıllık süre içinde de iptal edilebilir."
Berlin‘de yarın akşama kadar Filistin yanlısı tüm gösteriler yasaklanmış durumda. Hamburg Eyaleti de, Filistin yanlısı gösterilerin yasaklandığını açıkladı. Yasağa rağmen gösteri çağrısında bulunan ya da organize edenlere, bir yıla varan hapis cezası ya da para cezası öngörüldü. Gösterilere katılanlar 500 Euro'ya kadar para cezasına çarptırılacak.
Forum