Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne sunulan raporda, geçen yıllara göre düzenlediği terör saldırıları azalmış olsa da, yeniden gizli hücresel bir ağla yapılanan IŞİD’in hala ciddi bir küresel bir terör tehdidi olmaya devam ettiği belirtildi.
Raporda sadece Irak ve Suriye’de aralarında 3 bin yabancı terörist dahil 18 bin aktif IŞİD militanı bulunduğunun tahmin edildiği açıklandı.
BM Güvenlik Konseyi,”‘Terör örgütlerinin dünya barışı ve güvenliğine tehditleri” konulu özel oturumunda terör örgütü IŞİD masaya yatırıldı. Toplantıda BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Güvenlik Konseyi’ne sunduğu son rapor tartışıldı.
Raporda, son dönemde IŞİD’in gücünün azaldığı ya da bitmek üzere olduğu iddialarının aksine kanlı terör örgütünün varlığının güçlü bir şekilde sürdüğü tespitine yer verildi.
“Örgüt dünya çapındaki gizli hücrelerle yeniden yapılanıyor”
Raporda, örgütün liderliğini hala Ebu Bekir El Bağdadi’nin yaptığı, terörörgütünün finans, lojistik, askeri, istihbarat, güvenlik ve medyada gücünün azaldığı ancak yeni belirlenen stratejiyle hücresel bir yapıyla yönetilerek başta finans olmak üzere güç kaybettiği alanlarda dünyada yeniden organize olduğu kaydedildi.
Böyle bir yapılanmada daha önce örgütün merkezi tarafından sağlanan finansal desteğin artık dünyada yayılan gizli hücreler aracılığıyla yapıldığı belirtildi.
Örgütün Irak’ta yerel operasyonlar düzenlemeyi sürdürdüğü, Suriye’den Irak’a giden IŞİD militanlarının katılımıyla terör örgütünün bu bölgede gücünün bir miktar arttığı kaydedildi. Suriye’deki IŞİD militanlarının Irak örneğinde olduğu gibi başka ülkelere de gittiği ve bu ülkelerde yeniden yapılanmaya başladığı ifade edildi.
“Yakın gelecekte büyük çaplı terör eylemleri olabilir”
Raporda, küresel olarak, IŞİD’in 2015-2016 yıllarında işlediği terör saldırılarında 2017 ve 2018 yıllarında ciddi azalma kaydedildiği ancak örgütün saldırı niyetinin hala var olduğu ve bunun endişe verici bir tehdit oluşturduğu belirtildi.
Raporda, IŞİD’in uluslararası saldırılarındaki düşüşün örgütün kilit elemanlarında meydana gelen yıpranmadan kaynaklandığı kaydedildi.
IŞİD’in örgütsel olarak yaptığı terör eylemlerindeki azalmanın bu örgütün tamamen bittiği anlamına gelmeyeceği belirtilerek, “IŞİD bugüne kadar en iddialı olan uluslararası terörist örgüttür. Yakın gelecekte de büyük çapta bir terör saldırısı düzenleme olasılığı en yüksek olan terör örgütüdür. Örgüt halen terör saldırıları için havacılık, kimyasal, biyolojik, radyolojik ve nükleer maddelerini kullanmaya ilgi duyuyor. Küresel bir hilafet liderliği merkezinde yönetiliyor. Bu iddiasını kaybetmemek, küresel hilafet düzenini risk etmemek için militanlarına talimatlarını sürdürecek. Örgüt planlamalarını yenilerse terör saldırılarını yeniden canlandırabilir. Çatışma bölgelerini terk eden yabancı terör militanları ya da cezaevinden tahliye edilen ya da edilecek militanlar tekrar örgüt bünyesine dönerek aktif hale gelebilir. Radikalleşmiş kadınlar ve beyni yıkanmış küçük çocuklar da ilerde ciddi bir tehdit oluşturabilir” denildi.
“IŞİD uluslararası terör eylemleri düzenlemek için finans sağlama gücünü koruyor”
Örgütün finansman olarak bazı ülkelerde 50 ile 300 milyon dolar arasında kaynak yaratabileceği belirtildi. Ayrıca çatışma bölgelerinden elde ettiği yüklü miktardaki ganimet ve nakit paralarını da çatışma bölgelerinden başka ülkelere yönlendirdiği kaydedildi.
Raporda, IŞİD’in yeni saldırılarını finanse etmek için bir sıkıntı duymayacağı belirtilerek, şu değerlendirmelere yer verildi:
“IŞİD, finansal varlıklarını fırsat tekrar ortaya çıkarsa daha büyük çaplı saldırıları fonlamak için kullanabilir. Örgütün bu tür saldırıları finanse etmek için maddi kaynaklarını yeni bir stratejik bakış açısıyla büyük ölçüde gizlendiği rapor edilmiştir. Örgütün finansı için yerel ve küresel kaynaklardan maddi destek sürüyor. Kripto para da dahil olmak üzere teknolojiyi de maddi kaynakları için kullanıyorlar. IŞİD, maddi kaynakları için fon transferini birincil yol olarak kullanmayı sürdürüyor. Altın borsalarının da gruba yasadışı bir mali akış kaynağı olduğu bildiriliyor. IŞİD hücrelerinin kendi kendini finanse etmesi için bazı ülkelerde fidye karşılığında adam kaçırma gibi faaliyetlerin artabileceği yönünde istihbaratlar var.”
“Devlet kurma fikrinden vazgeçmediler”
Raporda IŞİD'in Irak ve Suriye’de yaşadığı askeri kayıplar nedeniyle Ortadoğu’da coğrafi bir hilafet yönetiminde devlet kurma fikrinden şimdilik vazgeçmek zorunda kaldığı ancak örgütün bu fikri hayata geçirmekten uzun vadede vazgeçmeyeceği kaydedildi.
Örgütün Irak ve Suriye’de aralarında 3 bine kadar yabancı terörist de dahil 14 bin ila 18 bin militana sahip olduğu kaydedildi. Irak'ta elde edilen bazı raporlara göre halen 3 bin silahlı IŞİD militanının aktif olduğu, bu militanların ülkede mevcut yönetimin güvenini sarsmak için muhtelif terör eylemlerine girebileceği kaydedildi.
IŞİD’in Irak’taki hücrelerinin ülkede hükümetin otoritesini zayıflatan, kanunsuzluk atmosferi yaratan, toplumsal uzlaşmayı sabote edecek, yerel liderlere yönelik suikastler, devlet kurumlarına ve hizmetlerine yönelik saldırılar ve fidye karşılığında adam kaçırma eylemleri düzenleyebileceği belirtildi.
“Terör saldırıları düzenleme niyetleri sürüyor”
Güvenlik Konseyi toplantısında konuşan BM Terörle Mücadele Ofisi (UNOCT) Direktörü ve terörden sorumlu genel sekreter yardımcısı Vladimir Voronkov, IŞİD’in merkez liderliği tarafından kontrol edilen hücresel yapılanmasıyla uluslararası terör saldırıları düzenleme niyetinin sürdüğünü söyledi. Voronkov, “IŞİD’in saldırıları çatışma bölgelerini terk eden, ülkelerine geri dönen ya da hapishaneden tahliye edilmek üzere olan yabancı teröristlerle yeniden canlanabilir. Cezaevine giren teröristler çok daha radikalleşiyor. Bu durum ciddi bir tehdit unsuru oluşturuyor. Hayal kırıklığına uğramış bu savaş gezginleri örgüt liderliğinden gelecek emirler veya kendi iradeleriyle terör eylemleri düzenleyebilir” dedi