Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) bir sonraki cumhurbaşkanlığı seçiminde kendi adayını belirlemek için 1 milyon 600 bin üyesinin önüne sandık koymayı planlıyor.
Ana muhalefet partisinin yol haritasını, 28 Ocak’taki TBMM Grup Toplantısı’nda açıklayan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Şubat ve Mart aylarının bu konudaki çalışmalarla geçeceğini duyurdu.
“Ön seçim” olarak adlandırılan, ancak yasada cumhurbaşkanı seçimleri için böyle bir düzenleme olmadığından bir çeşit “örgüt yoklaması” olarak kabul edilen süreç üzerindeki çalışmaları yürüten, Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftçi’nin, 10 Şubat’taki Parti Meclisi toplantısında ayrıntılı bir sunum yapacağı ve çerçevenin ondan sonra ortaya çıkacağı belirtiliyor.
İmamoğlu ön seçime destek veriyor, Yavaş zamanlamayı erken buluyor
CHP’nin iki potansiyel cumhurbaşkanı adayından İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, dün İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili’nin yazdığı iddianameyle üçüncü kez “siyasi yasak” talebiyle karşı karşıya kaldı. İmamoğlu, soruşturma için ifadeye gitmeden bir gün önce 30 Ocak’ta yaptığı açıklamada, “Ülkemiz tarihinde ilk defa yapılacak olan bu demokratik uygulama, yakın geleceğimiz adına tam bir devrimdir” diyerek Özel’in yol haritasına destek verdi.
31 Ocak’ta ifade veren İmamoğlu’na destek vermek için Çağlayan’daki Adalet Sarayı’nın önüne gelen ve sonrasında İBB Başkanı’yla el ele halkı selamlayarak “birlikteyiz” mesajı veren CHP’nin diğer potansiyel cumhurbaşkanı adayı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ise adayın erken belirlenmesine karşı.
Yavaş, Pazartesi günü gazetecilerin soruları üzerine, “Her şeyden önce aday belirlemenin çok erken olduğu düşüncesindeyim. Seçim tarihi belli değil. O zamana kadar Türkiye'de şartlar değişir, her şey değişir” dedi. Ön seçim yapılırsa aday olup olmayacağı sorulan Yavaş, “Gün ola harman ola. O güne kadar kim kalacak, önce bir seçim tarihi belli olsun. Daha geniş konuşuruz” karşılığını verdi.
Doç. Kömürcü: “Yavaş ve İmamoğlu’nun aday olma arzusu soruna dönüşecek bunun bugün yaşanması daha doğru”
“Türkiye’de Sosyal Demokrasi Arayışı” adlı kitabın da yazarı olan Yöneylem Araştırma’nın Genel Koordinatörü Doçent Dr. Derya Kömürcü, ana muhalefet partisinin adayını erken belirlemesini doğru buluyor.
VOA Türkçe’nin konuştuğu Kömürcü, “Geçmiş deneyimlerin de gösterdiği gibi cumhurbaşkanı adayını son birkaç ay içinde açıklamak muhalefet açısından dezavantajlı sonuçlar yaratıyor. Şunu biliyoruz; CHP içinde hem Mansur Yavaş'ın hem Ekrem İmamoğlu'nun cumhurbaşkanı adayı olma arzusu var. Bu eğer bir soruna dönüşecekse, bir çekişmeye dönüşecekse belki bunun seçime iki ay kala değil de bugün yaşanması çok daha doğru olacaktır” dedi.
Gürkan Duman: “Adayın erken belirlenmesi kampanya sürecinde CHP içinde sorun yaratabilir”
Kamuoyu araştırmalarında 14 Mayıs ve 28 Mayıs 2023’te düzenlenen cumhurbaşkanlığı seçimlerinde çıkan sonuca en yakın tahmini yapan Betimar Araştırma’nın Genel Müdürü Gürkan Duman ise CHP’nin adayını erken açıklamasının sorun yaratacağı kanaatinde.
VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Duman, “Dört beş ay sonra bir seçim olduğu ortamda bir partinin kendi tabanına o seçimde yarışacak adayı belirlemek için gitmesi doğru ve demokratik bir tutumdur. Ama karşımızda ne bir Anayasa değişikliği ne de belirgin bir seçim tarihi bulunuyor” dedi.
Muhalefetteki partilerin seçim kararı alabileceği bir ortam bulunmadığını hatırlatan Duman, şunları söyledi: “Erken seçimin en erken 2027 Kasım’da olacağı gözüküyor. Üstelik partinin iki güçlü adayından biri olan Mansur Yavaş karşı çıktığını söylüyor. Hatta süreçten haberi olmadığını da yakın çevresine söylediği iddia ediliyor. Diğer partilerle görüşme, istişare olmalı. İYİ Parti lideri Müsavat Dervişoğlu de ‘Neden bu kadar acele ediliyor’ diye sordu. Bu tablo, adayın erken belirlenmesi kampanya sürecinde CHP içinde bir sorun yaratabilir”
İYİ Parti “mahzurlu” buluyor, Özel ön seçimde kararlı
Betimar Genel Müdürü’nün altını çizdiği gibi İYİ Parti Genel Başkanı Dervişoğlu, dün Meclis Grubu’ndaki konuşması sonrası yaptığı açıklamada, “Cumhurbaşkanlığı halkın temel meselesi. Türkiye'nin meselesiyse, Türkiye'yi ilgilendiriyorsa bu mesele, bir partinin iç meselesiymiş gibi ele alınmasını mahzurlu buluyorum” diyerek adayın erken belirlenmesine karşı çıktı.
Ancak Özgür Özel, dün Sözcü TV’de çıktığı programda gazeteci Uğur Dündar’ın soruları üzerine ön seçim konusunu Mansur Yavaş’la konuştuğunu ve Yavaş’ın kendisine zamanlamayı erken bulduğunu söylediğini aktardı.
Özel, “Bugün gördüğüm, fikrin doğru olduğuna ve acele etmemiz gerektiğine ikna oldum. Erken seçim istiyorsak adayı da erken belirlemeliyiz” diyerek aday belirleme süreci hakkında kararlı oldukları mesajını verdi.
“CHP’de çok parçalı güç ilişkisini toparlayacak liderliğe ihtiyaç var”
Yöneylem Araştırma Genel Koordinatörü Doç. Dr. Derya Kömürcü de erken seçimin şu an için gerçekçi olmadığını ancak aday belirlemenin partinin son dönemdeki dağınıklığını gidereceğini düşünüyor.
“Ekim ayından beri Türkiye siyasetinde psikolojik üstünlüğün yavaş yavaş yeniden iktidar tarafına doğru geçtiğini, CHP'nin birinci parti olma özelliğini korusa da özellikle gündemi belirleme konusunda gücünü yitirmeye başladığını gördük” diyen Kömürcü, şu değerlendirmeyi yaptı: “Son bir aydır da çok güçlü iktidar tarafından uygulanan şok doktrini var. Eğer CHP, üyeleri ile bir tür ön seçim yapıp oradan bir isim belirleyip sonra her şey olduğu gibi devam ettirirse bunun hiçbir anlamı yok. Burada esas olan bir liderliğin ortaya çıkması. CHP'de çok parçalı bir güç ilişkisi görüyoruz şu anda. Bir yerde CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bir yerde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, öbür tarafta Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı, bir noktada geçmiş Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun gücü. Bu durumu toparlayacak bir liderliğe, bir vizyona ihtiyaç var. Görünen kadarıyla iktidarın şu anki erken seçim baskısını hissettiğini söylemek son derece güç. Cumhurbaşkanı adayı ismi ile değil bu ismin projeleri ile nasıl bir Türkiye hayal ettiğini anlatmasıyla bir vizyonu hayata geçirebilirsiniz. Belki bu da erken seçim baskısını arttırabilir”
“Mutlaka bir formül bulunmalı, bir uzlaşı olmalı”
Betimar Genel Müdürü Gürkan Duman, olası bir siyasi yasağın İmamoğlu lehine, adayın erken belirlenmesinin de Yavaş lehine mağduriyet yaratacağı görüşünde.
Duman, “CHP’nin adayını erken belirlemesi belki de seçimlerin üç adaylı geçmesini sağlayacaktır. Zira Mansur Yavaş mağdur edilmiş aday olacak. Böyle bir durumda CHP içindeki bir kısım seçmen, Yavaş’a oy verebilir. Bizim yaptığımız son araştırmalarda seçmenin yüzde 45-46’sı Mansur Bey’i destekliyor. Yavaş’sız bir seçim CHP için hüsran olabilir. Mutlaka bir formül bulunmalı, bir uzlaşı olmalı. Çünkü kampanya süreci sağlıklı yönetilemezse aday yıpranır. Kılıçdaroğlu’nun geç belirlenmesi handikap yarattı ama adayın bu kadar erken açıklanması da başka bir handikap olur. Şu da var, ahmak davası kesinlikle yanlış. Belediyelerdeki hukuki süreçleri Sayıştay denetiminde ve yürüten bir dosya yok. İmamoğlu’nun ceza alması mağduriyet oluşturur ve kendisine ciddi bir avantaj yaratır” ifadelerini kullandı.
“Yeni milliyetçi dalganın cumhurbaşkanı seçimi üzerinde etkisi olacaktır”
Doç. Dr. Derya Kömürcü de yükselmekte olan yeni milliyetçi dalganın gelecek seçimde sonucu belirleyecek güçlü bir faktör olacağını belirterek, CHP içinde bir anlaşma ihtiyacına dikkati çekti.
Kömürcü, uzlaşma olmazsa CHP aday göstermese bile Mansur Yavaş'ın cumhurbaşkanı adayı olma ihtimali bulunduğunu belirterek, şunları aktardı: “MHP lideri Bahçeli'nin, İmralı açıklamalarından sonra yeni bir milliyetçi dalganın siyasette filizlenmeye başladığını görüyoruz. Bu milliyetçi dalganın, cumhurbaşkanı seçimi üzerinde etkisi olacaktır. O milliyetçi dalganın üstünde yükselebileceği Mansur Yavaş da olabilir, başka bir isim de olabilir. Bu bağlamda Erdoğan'ın, üç ayaklı bir strateji yürürlüğe koyduğunu düşünüyorum. Birincisi Kürt siyasetini iktidar-muhalefet ikileminde tarafsızlaştırmak. İkincisi CHP içinde cumhurbaşkanı adayı olma hevesindeki isimleri cesaretlendirmek ve ortak bir adayın ortaya çıkmasını engellemek olabilir. Üçüncüsü açıkçası seçim yaklaştığında seçim ekonomisini uygulayabileceği, seçim şekerlerini sağlayabileceği bir ekonomik toparlanma durumunu sağlamak olabilir.”
Forum