Uzun yıllardır PKK ile yaşanan çatışmaların merkezi olan Diyarbakır, barış süreciyle birlikte gelen kalkınmanın faydalarını görmeye başladı ancak son zamanlarda düzenlenen protesto eylemlerine şiddet karışması bu durumu olumsuz yönde etkiliyor.
Diyarbakır’ın inşaat sektöründeki hızlı gelişme, hükümet ile PKK arasındaki barış sürecinin meyve verdiğini gösteren delillerden biri.
Lüks apartman dairelerinden oluşan Diyar Towers, siyasi baskılar nedeniyle 1990’lı yıllarda küçük yaşta ailesiyle İsveç’e göç eden Ali Karakaş’ın en son projesi. Karakaş, bunca yıldan sonra kendisini Diyarbakır’a geri getirenin bölgede barışın geleceğine dair umutlar ve bu umudun getirdiği iş fırsatları olduğunu belirtiyor.
2007 yılıyla birlikte iyimserliğin başladığına dikkati çeken Karakaş, devletin yatırım fırsatlarını bu yıl içerisinde önerdiğini ve barış sürecini başlattığını ifade ediyor. İş adamlarının bu durumdan hemen umutlandığını belirten Karakaş, büyük bir nüfusa sahip olan Diyarbakır’daki emlak piyasasının da büyük olduğunu ve dolayısıyla ev ihtiyacının her yıl arttığına dikkati çekiyor. Ali Karakaş, Diyarbakır’daki inşaat sektöründeki hızlı gelişme nedeniyle her yıl yaklaşık 10 – 15 bin apartman dairesi inşa edildiğini söylüyor.
UNESCO’nun Diyarbakır’ın dünyaca ünlü kale duvarlarını Dünya Mirasları Listesi’ne eklemeyi düşünüyor olması da şehre olan turizmi arttırabilir.
Bir zamanlar çatışmaların yaşandığı eski mahallelerde bile kafelerin açılması, barışın kalıcılığı umuduna dair olumlu bir gelişme.
Adalet ve Kalkınma Partisi’ne göre insanların gelir durumu düzeldikçe teröre destek verme olasılıkları da azalıyor. Parti’nin Diyarbakır Kadın Kolları üyesi olan Fatma Öncü, ekonomik kalkınmaya öncelik vermelerinin nedeninin de bu olduğunu belirtiyor.
Hükümetin uyguladığı politikaların ve yasaların bölgeye olan etkisini göz önünde bulundurmaları gerektiğini söyleyen Öncü, bu yasaların vergi yükü hafifletilmiş, yatırım yapmayı teşvik eden ve bölgeye özel statü kazandıran programlar olduğunu belirtiyor. Bu tür programların ekonomik büyümede çok önemli bir rol izlediğinin de altını çizen Fatma Öncü’ye göre kalkınmayı şekillendiren etrafındaki güvenli bölge.
Ancak Ekim ayında Diyarbakır’da yaşanan olaylar nedeniyle yaklaşık 50 kişi hayatını kaybetti. Barışın getirdiği ortamdan faydalananların sayısı az.
Diyarbakır’ın Bağlar semti güvenlik güçleri tarafından PKK ile mücadelede esnasında evlerinden olanların yaşadığı bir bölge.
Demokratik Toplum Kongresi (DTK), PKK ile bağlantılı bir kuruluş. DTK Eşbaşkanı Hilmi Aydoğdu’ya göre, siyasi ayrıcalıklar verilmeden, sadece ekonomik kalkınmanın şehre barış ve düzen getirmesi beklenemez.
Bölgede şimdiye kadar yaşananların halkın gelir ve refahını etkilediğini belirten Aydoğdu, ancak bunu sadece açlıktan kaynaklanan basit bir olay olmadığını; aksine dil, ulusal köken, kimlik ve kültürle alakalı olduğunu belirtiyor. Anayasa altında güvenceye alınmış olan demokratik hakların mücadelesinin verildiğini de belirten Eşbaşkan Aydoğdu, bunlar yerine gelmedikçe ekonomik kalkınmanın bölgenin gerçeklerini değiştirmeyeceğini belirtiyor.
İnşaat sektörüne yatırım yapan Ali Karakaş, son zamanlarda yaşanan çatışma ve olayların Diyarbakır’a yatırım yapanları etkilediği görüşünde.
Barış süreci kapsamında en son yaşananların kendilerini rahatsız ettiğini belirten Karakaş, sürecin durdurulmasının ticaretin de durdurulması anlamına geleceğini söylüyor. Şu andaki durumun gayet iyi olduğunu da belirten Karakaş, insanların tükettiğinin ve güvenli bir ortamda alışveriş yapabildiğinin altını çiziyor. Barış sürecinin durdurulmasının, bu güvenlik duygusunun ortadan kaldırılmasına neden olacağını söyleyen Karakaş, bunun da aynı zamanda ticareti etkileyeceğini belirtiyor.
Bir zamanlar bölgenin en zengin ve kalkınmış şehri olan Diyarbakır’da umut, o eski günlere tekrar dönebilmek. Ancak tıpkı barış sürecinde olduğu gibi o umut da belirsizliğini koruyor.
