WASHINGTON —
Amerikan hükümetinin bütçe krizi ikinci haftasına girerken Kongre’deki Demokratlar ile Cumhuriyetçiler arasındaki çekişmenin Amerika’yı iflasa sürüklemesinden kaygı duyuluyor. İflas, hem ülke içinde hem de dışında büyük ekonomik sorunlar yaratabilir. Bu yüzden Washington’daki gelişmeler şaşkınlık ve kaygıyla izleniyor.
Temsilciler Meclisi’nin Cumhuriyetçi Başkanı John Boehner, eğer Başkan Barack Obama kamu harcamalarında uzlaşmayı reddederse Amerika’nın tarihinde ilk kez iflas etmesine göz yumacağı sinyali verdi. Amerika’nın borçlarını ödeyebilmesi için Kongre’nin 17 Ekim’e kadar borç tavanını yükseltmesi gerekiyor.
Demokrat Başkan Obama Cumhuriyetçilerle konuyu görüşmeye hazır olduğunu, ancak bunu tehdit altında yapmayacağını söylüyor.
“Ekonomiye ve orta sınıf ailelere daha da zarar verecek bir tehdit altında görüşme masasına oturmayacağız. Cumhuriyetçiler istediklerinin yüzde yüzünü alıncaya kadar hükümetin kapalı kalacağı tehdidi altında müzakere yapmayacağız. Ekonomistler ve şirket yöneticileri Amerika’nın iflasının ekonomik faciaya yol açacağı uyarısında bulunurken böyle bir tehdit altında görüşmeyeceğiz.”
Uzmanlar hükümetin uzun süre kapalı kalmasının ekonomiye zarar vereceğini söylerken, Amerika’nın borçlarını ödeyemez duruma düşmesinin daha da kötü olacağı uyarısında bulunuyor.
Kuzey Carolina Üniversitesi uluslararası ilişkiler profesörü Klaus Larres bunun hala büyük bir mali krizden kurtulmaya çalışan dünya ekonomisi için bir felaket olacağı görüşünde: “Büyük Ekonomik Durgunluk intikam alırcasına geri gelir. Tekrar ağır ekonomik ve mali sıkıntı içine düşeriz. Borç tavanı sorunu asla hükümetin kapanması olayıyla karıştırılmamalıdır.”
Profesör Larres Amerika’nın borçlarını ödeyemez duruma düşmesinin dünya çapında hissedilecek acil sonuçları olacağını söylüyor. Klaus Larres, Amerika’nın küresel para rezervi ve hatta dünyanın en güçlü ekonomisi olma konumuna zarar verebileceğini belirtiyor: “Amerika gibi büyük bir ülkenin, günümüzün önde gelen bir süper devletinin teknik nedenlerden iflas durumuna düşmesi hiçbir zaman olmadı. Çünkü Amerika hala çok zengin ve varlıklı bir ülke. Para hala burada.”
Ancak başka ülkelerin ekonomileri de durumdan etkilenebilecek. Çin Amerika’ya yatırdığı 1 trilyon doları aşkın paradan kaygı duyuyor ve Amerika’dan borç tavanını yükseltmesini istiyor.
Profesör Larres dünyanın büyük bölümünün, özellikle baskıcı hükümetlere sahip Çin ve diğer Doğu Asya ülkeleri gibi ülkelerin Amerika’daki siyasi krizi anlayamadığını söylüyor: “Borç tavanı nedir? Neden hükümet borç tavanını yükseltmek zorunda? Kimse bu sorulara yanıt bulamıyor. Çünkü Amerika ve Danimarka’nın dışında dünyanın hiçbir ülkesinin borç tavanını yükseltme ihtiyacı yok. Bu nedenle kimse ne olduğunu anlayamıyor.”
Klaus Larres, hükümetin kapanması olayının etkilerinin şimdilik yumuşak olduğunu ve zamanında çözüm bulunursa durumun hızla düzelebileceğini söylüyor. Ancak süre uzar ve kriz derinleşirse bunun olumsuz etkilerinin Amerika’nın dünyanın siyasi ve ekonomik lideri olma konumunu zayıflatması söz konusu.
Temsilciler Meclisi’nin Cumhuriyetçi Başkanı John Boehner, eğer Başkan Barack Obama kamu harcamalarında uzlaşmayı reddederse Amerika’nın tarihinde ilk kez iflas etmesine göz yumacağı sinyali verdi. Amerika’nın borçlarını ödeyebilmesi için Kongre’nin 17 Ekim’e kadar borç tavanını yükseltmesi gerekiyor.
Demokrat Başkan Obama Cumhuriyetçilerle konuyu görüşmeye hazır olduğunu, ancak bunu tehdit altında yapmayacağını söylüyor.
“Ekonomiye ve orta sınıf ailelere daha da zarar verecek bir tehdit altında görüşme masasına oturmayacağız. Cumhuriyetçiler istediklerinin yüzde yüzünü alıncaya kadar hükümetin kapalı kalacağı tehdidi altında müzakere yapmayacağız. Ekonomistler ve şirket yöneticileri Amerika’nın iflasının ekonomik faciaya yol açacağı uyarısında bulunurken böyle bir tehdit altında görüşmeyeceğiz.”
Uzmanlar hükümetin uzun süre kapalı kalmasının ekonomiye zarar vereceğini söylerken, Amerika’nın borçlarını ödeyemez duruma düşmesinin daha da kötü olacağı uyarısında bulunuyor.
Kuzey Carolina Üniversitesi uluslararası ilişkiler profesörü Klaus Larres bunun hala büyük bir mali krizden kurtulmaya çalışan dünya ekonomisi için bir felaket olacağı görüşünde: “Büyük Ekonomik Durgunluk intikam alırcasına geri gelir. Tekrar ağır ekonomik ve mali sıkıntı içine düşeriz. Borç tavanı sorunu asla hükümetin kapanması olayıyla karıştırılmamalıdır.”
Profesör Larres Amerika’nın borçlarını ödeyemez duruma düşmesinin dünya çapında hissedilecek acil sonuçları olacağını söylüyor. Klaus Larres, Amerika’nın küresel para rezervi ve hatta dünyanın en güçlü ekonomisi olma konumuna zarar verebileceğini belirtiyor: “Amerika gibi büyük bir ülkenin, günümüzün önde gelen bir süper devletinin teknik nedenlerden iflas durumuna düşmesi hiçbir zaman olmadı. Çünkü Amerika hala çok zengin ve varlıklı bir ülke. Para hala burada.”
Ancak başka ülkelerin ekonomileri de durumdan etkilenebilecek. Çin Amerika’ya yatırdığı 1 trilyon doları aşkın paradan kaygı duyuyor ve Amerika’dan borç tavanını yükseltmesini istiyor.
Profesör Larres dünyanın büyük bölümünün, özellikle baskıcı hükümetlere sahip Çin ve diğer Doğu Asya ülkeleri gibi ülkelerin Amerika’daki siyasi krizi anlayamadığını söylüyor: “Borç tavanı nedir? Neden hükümet borç tavanını yükseltmek zorunda? Kimse bu sorulara yanıt bulamıyor. Çünkü Amerika ve Danimarka’nın dışında dünyanın hiçbir ülkesinin borç tavanını yükseltme ihtiyacı yok. Bu nedenle kimse ne olduğunu anlayamıyor.”
Klaus Larres, hükümetin kapanması olayının etkilerinin şimdilik yumuşak olduğunu ve zamanında çözüm bulunursa durumun hızla düzelebileceğini söylüyor. Ancak süre uzar ve kriz derinleşirse bunun olumsuz etkilerinin Amerika’nın dünyanın siyasi ve ekonomik lideri olma konumunu zayıflatması söz konusu.
