Erişilebilirlik

El-Şara’dan Suriye’de Aleviler’in öldürülmesine ilişkin ilk açıklama: “Sorumlular müttefik bile olsa cezalandırılacak”


Suriye'nin geçici Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara, “Biz mazlumları savunmak için savaştık ve en yakınımız arasındakilerde bile, haksız yere kanın dökülmesini ya da cezalandırılmadan veya hesap vermeden kurtulunmasını kabul etmeyeceğiz” dedi.
Suriye'nin geçici Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara, “Biz mazlumları savunmak için savaştık ve en yakınımız arasındakilerde bile, haksız yere kanın dökülmesini ya da cezalandırılmadan veya hesap vermeden kurtulunmasını kabul etmeyeceğiz” dedi.

Suriye'nin geçici Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara, devrik Cumhurbaşkanı Beşar Esat'ın azınlık mezhebine mensup kişilerin toplu şekilde öldürülmesinin ülkeyi birleştirme misyonuna yönelik bir tehdit olduğunu söyledi. El-Şara, gerekirse kendi müttefikleri de dahil sorumluları cezalandırma sözü verdi.

El-Şara, Alevi Müslümanlar ile Suriye'nin yeni Sünni İslamcı yetkilileri arasında dört gündür süren çatışmalarda yüzlerce kişinin ölmesinin ardından küresel bir haber ajansına ilk kez röportaj verdi. Reuters’a konuşan el-Şara, yabancıların desteklediği Esat yanlısı grupları kan dökülmesini tetiklemekle suçladı ancak bunu intikam cinayetlerinin izlediğini de kabul etti.

“Hukuk herkese uygulanacaktır”

Esat’ın 8 Aralık’ta devrilene kadar ikamet ettiği Şam’daki cumhurbaşkanlığı sarayından konuşan Suriye lideri, “Suriye bir hukuk devletidir. Hukuk herkese uygulanacaktır” dedi.

El-Şara, “Biz mazlumları savunmak için savaştık ve en yakınımız arasındakilerde bile, haksız yere kanın dökülmesini ya da cezalandırılmadan veya hesap vermeden kurtulunmasını kabul etmeyeceğiz” diye ekledi.

ABD ve Rusya ile ilişkiler

Hükümetinin, Başkan Donald Trump’ın göreve gelmesinden sonra ABD ile hiçbir temasının olmadığını da belirten el-Şara, Washington’a, Esat döneminden kalan yaptırımları kaldırması çağrılarını yineledi.

El-Şara, Esat'ın savaş boyunca destekçisi olan ve Suriye'deki iki büyük askeri üssünü elinde tutmaya çalışan Moskova ile ilişkilerin yeniden kurulması ihtimalini de gündeme getirdi.

Şiddet olaylarından Esat’ın kardeşine bağlı eski bir askeri birlik ve dış gücü sorumlu tuttu

Esat'ın devrilmesinden bu yana Suriye'nin güneyinde toprak ele geçiren İsrail'in eleştirilerini reddeden el-Şara, Kürtler’le olan anlaşmazlıkları çözmeyi hedeflediğini vurguladı ve bunun için de uzun süredir Washington tarafından desteklenen Kürt liderliğindeki Suriye Demokratik Güçleri’nin komutanıyla görüştüğünü hatırlattı.

El-Şara, son günlerde patlak veren şiddet olaylarından Esat'ın kardeşine bağlı eski bir askeri birliği ve adını açıklamadığı bir yabancı gücü sorumlu tutarken, buna yanıt olaraksa “birçok tarafın Suriye kıyılarına girdiğini ve birçok ihlalin meydana geldiğini” kabul etti.

“Olaylar büyük ölçüde kontrol altına alındı”

Suriye lideri, yaşanan durumun bu taraflar açısından, yıllardır bastırılmış olan mağduriyetler için “bir intikam fırsatı haline dönüştüğünü” söyledi ancak olayların büyük ölçüde kontrol altına alındığını da ekledi.

Olaylarda 200 güvenlik gücü mensubunun öldüğünü söyleyen el-Şara, Pazar günü açıkladığı bağımsız soruşturma komisyonu çalışmalarını tamamlamadan önce toplam ölü sayısını vermek istemedi.

Merkezi İngiltere’re bulunan savaş gözlem grubu Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü, çatışmalarda 250’den fazla Alevi savaşçının ve 230’un üzerinde de güvenlik gücü mensubunun öldüğünü, sonrasındaki intikam saldırılarında da Pazar gecesi itibariyle 973 kadar Alevi sivilin yaşamını yitirdiğini bildirdi.

El-Şara, son günlerde yaşanan çatışmaların, Suriye’li biraraya getirme çabalarını rayından çıkarma riski doğurduğunu kabul etti.

“Cinayetleri soruşturmak için bağımsız komisyon kuruldu”

Ahmed el-Şara, yaşananların, ülkede birliği sağlama hedefine uzanan “yola etkisinin olacağını” ifade etti ancak “durumu elden geldiğince düzeltme” sözü verdi.

El-Şara, cinayetleri 30 gün içinde soruşturmak ve faillerden hesap sormak üzere bağımsız bir komisyon kurdu. Bu, kendisi tarafından oluşturulan ve Aleviler’i de içeren ilk komisyon olma özelliğini de taşıyor.

“İç barışı ve uzlaşmayı korumak için” ikinci bir komisyonun da kurulduğunu kaydeden el-Şara,, “Çünkü kan daha fazla kanı doğurur” diye ekledi.

El-Şara, yabancı cihatçı savaşçıların ve diğer müttefik İslamcı grupların mı yoksa kendi güvenlik güçlerinin mi toplu katliamlara karıştığı sorusuna cevap vermekten kaçındı ve bunların soruşturmanın konusu olduğunu söyledi.

“Sosyal medyadaki görüntüler incelenecek”

Suriyeliler sosyal medyada savaşçıların yaptığı ve bazıları Reuters tarafından doğrulanan infazlara ilişkin videolar paylaştı. Bunlar arasında, bir kasabada en az 20 ölü erkeği gösteren bir video da bulunuyor. El-Şara, bilgi toplamakla görevli komisyonun bu görüntüleri inceleyeceğini söyledi

Cinayetler Suriye'nin Lazkiye, Banyas ve Cableh gibi kıyı kent ve kasabalarını derinden sarsarak binlerce Alevi’yi dağlık köylere kaçmaya ya da sınırı geçerek Lübnan'a gitmeye zorladı.

El-Şara, Beşar Esat'ın kardeşi Mahir Esat’a bağlı 4. Tümen'e mensup Esat yanlılarının ve müttefik bir yabancı gücün Perşembe günü “huzursuzluk çıkarmak ve toplumsal anlaşmazlık yaratmak için” çatışmaları tetiklediğini belirtti.

Ahmed el-Şara, sözünü ettiği yabancı gücün kim olduğunu açıklamadı ancak “Suriye'deki yeni gerçeklik sonucu kaybeden taraflara” işaret ederek, Şam'daki büyükelçiliği hala kapalı olan ve Esat'ın da uzun süredir müttefiki konumunda bulunan İran'a açık bir göndermede bulundu. Tahran ise şiddete karıştığı yönündeki iddiaları reddetti.

Suudi Arabistan, Katar ve Türkiye şiddet olayları devam ettiği sırada el-Şara'ya güçlü destek verirken, Esat'ın eski müttefiki Rusya ise derin endişelerini dile getirdi ve İran da hiçbir grubun “baskı görmemesi” gerektiğini kaydetti.

ABD’ye Esat döneminde uygulanan yaptırımları kaldırın çağrısı

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio da Pazar günü yaptığı açıklamada, Suriye'de azınlıklara yönelik “katliamların” arkasındaki “radikal İslamcı teröristleri” kınamış ve ülkedeki geçici yönetimin sorumlulardan hesap sormasını talep etmişti.

El-Şara, ülkenin güvenliği ve ekonomik refahının, Esat'a karşı uygulanan ABD yaptırımlarının kaldırılmasına doğrudan bağlı olduğunu da söyledi.

Suriye lideri, “Bize karşı yaptırımlar hala yürürlükteyken ülkede güvenliği tesis edemeyiz” ifadesini kullandı.

ABD’de Trump yönetiminin göreve başlamasından bu yana Washington ile henüz herhangi bir doğrudan temas olmamasının nedenine ilişkin soruyu el-Şara, “Suriye dosyası ABD’nin öncelikler listesinde değil. Bu soruyu onlara sormalısınız. Suriye’nin kapısı açık” diye konuştu.

“Rusya ile stratejik ilişkileri korumak istiyoruz”

Öte yandan Şam’ın, Akdeniz’de iki stratejik üs olan Tartus Deniz Üssü ve Hmeymin Hava Üssü’ndeki askeri varlığı konusunda Moskova ile görüşmeleri devam ediyor.

Moskova ve Şam'ın tüm eski anlaşmaları gözden geçirme konusunda anlaştıklarını ancak henüz ayrıntılara girmek için yeterli zaman olmadığını söyleyen el-Şara, “Suriye ve Rusya arasında bir çatlak olmasını istemiyoruz ve Suriye'deki Rus varlığının dünyadaki herhangi bir ülke için tehlike ya da tehdit oluşturmasını da istemiyoruz. Bu derin stratejik ilişkileri korumak istiyoruz” diye konuştu.

El-Şara, Moskova’dan, devrilmesinin ardından Rusya’ya sığınan Beşar Esat’ı teslim etmesini isteyip istemediği doğrulamaktan kaçındı.

Esat sonrası Suriye’de hangi bölgeler el-Şara yönetiminin kontrolünde?

Esat'ın devrilmesinden bu yana Türkiye destekli gruplar Suriye'nin petrol zengini kuzeydoğusunun büyük bölümünü kontrol eden Kürt güçleriyle çatışıyor. ABD destekli Suriye Demokratik Güçleri'nin komutanı Mazlum Abdi, son şiddet olaylarının entegrasyon konusundaki endişelerini haklı çıkardığını söylerken, Şam henüz bu bölgede otoritesini kabul ettirebilmiş değil.

El-Şara, müzakere edilmiş bir çözüm istediğini ve Abdi ile görüşeceğini söyledi.

İsrail'in askerden arındırılmış bölge ilan ettiği ve konuşlanmaları halinde El-Şara’nın güçlerini de hedef almakla tehdit ettiği Suriye'nin güneyinde de hükümet kontrolü zayıf bir durumda.

İsrail Savunma Bakanı Israel Katz Pazartesi günü yaptığı açıklamada, El-Şara'yı “sivil halka karşı korkunç eylemler gerçekleştiren El Kaide ekolünden bir cihatçı terörist” olarak nitelendirdi.

İsrail'in giderek artan tehditlerini ve Katz'ın yorumlarını “saçmalık” olarak nitelendiren el-Şara, İsrail'in son 18 ayda Gazze ve Lübnan'da on binlerce insanı öldürdüğüne dikkat çekerek, “Onlar bu konuda söz söyleyebilecek son kişiler” ifadesini kullandı.

Forum

XS
SM
MD
LG