Erişilebilirlik

Erdoğan: ‘Münbiç’te Bulunmaya Hakkınız Yok’


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Zeytin Dalı Harekatı’nın Menbiç’e yönelebileceğini yineleyerek, ABD’ye seslendi ve “Neymiş, Münbiç'ten çıkmayacaklarmış. Bir defa sizin bırakınız oradan çıkmamayı, orada bulunmaya hakkınız yok” dedi

Erdoğan’ın, Çarşamba günü ABD’ye yönelik eleştirilerini sertleştirdiği gözlendi. Erdoğan, Başkan Donald Trump’tan ABD Dışişleri Bakanlığı ile ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) gibi birimlerden yapılan Türkiye aleyhine açıklamalara müdahale etmesini de istedi. Erdoğan’ın bu sert sözlerinin yanı sıra Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun da Türkiye’nin ABD’den beklentisini Menbiç’le sınırlı tutmadıklarını söylemesi dikkat çekti. Çavuşoğlu, Menbiç konusunda ise görevinden ayrılacak ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’la “anlaşma” değil “anlayış birliğine” vardıklarını da söyledi.

Erdoğan, bugün Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda ağaçlandırma kampanyasıyla ilgili toplantıda, AKP Genel Başkanı sıfatıyla yaptığı iç politika değerlendirmelerinin yanı sıra Türkiye’nin dış politikası üzerine de konuştu.

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Irak’ta da terörle mücadele kapsamında askeri operasyonlarını sürdüreceğini ve sadece Suriye ile sınırlı kalmayacağını vurgulayan Erdoğan, Irak–Sincar bölgesine yönelik de kara harekatı olabileceğini yineledi.

ABD’nin Menbiç’te asker bulundurmasına ve askeri yetkililerce yapılan açıklamalara tepki gösteren Erdoğan, “Neymiş, Münbiç’ten çıkmayacaklarmış. Bir defa sizin bırakınız oradan çıkmamayı, orada bulunmaya hakkınız yok. 11 bin kilometreden, 12 bin kilometreden kalkıp buraya niye geliyorsun? Bu topraklar senin mi? Bu topraklarla senin ne alakan var? Geldiler oraya YPG’yi, PYD’yi soktular. Oranın kendi insanları, oranın gerçek halkı yüzde 90 Araplardır. Arapları oradan kovdular” ifadelerini kullandı.

PYD-YPG’nin terör örgütü yapılanması olduğunu ve “Suriye Demokratik Güçleri” adıyla gerçeğin değişmeyeceğini söyleyen Erdoğan, bütün dünyanın orada oynanan oyunun farkında olduğunu kaydederek, ABD’nin PYD-YPG yapılanmasıyla ilgili tutumunu şöyle eleştirdi: “Siz sadece kendinizi kandırırsınız, bizi kandıramazsınız. Obama döneminden beri, görüştüğümüz tüm Amerikalı yetkililer bize, DEAŞ tehdidinin ortadan kalkmasıyla terör örgütünün Münbiç’ten çıkartılacağı garantisini verdi. Hatta bunun için, birkaç haftayla sınırlı tarih verenler dahi vardı. Aradan, değil birkaç hafta, neredeyse birkaç yıl geçti, ama değişen bir şey olmadı. Üstelik bu teröristlerin, bugün Afrin’de, yarın kim bilir nerede bize karşı savaşmak için hazır bekletildiği anlaşılıyor.”

Erdoğan’dan Trump’a: “Bunlara bir ayar vermesi lazım”

ABD’li yetkililer tarafından Menbiç için “Şehrin yarısında siz olun, yarısında biz olalım” teklifinin getirildiğini söyleyen Erdoğan, Türkiye’nin işgalci olmadığını ve ABD’ye de burayı sahiplerine teslim etmeyi teklif ettiğini anlattı. Türkiye’nin istikrarı sağlamak ve teröristleri kovmak için operasyon yaptığını kaydeden Erdoğan, ABD içinse “Üstelik istikrarı sağlayarak bölge halkının yeniden kendi yurtlarına dönmesini temin gibi bir çabaları da yok. Tam tersine, koruyup kolladıkları terör örgütü, bölgenin demografik yapısını değiştirmeye yönelik çabalarıyla, sürekli yeni huzursuzluklara, yeni çatışmalara zemin hazırlıyor” diye konuştu.

ABD’nin politikası ve yetkililerce yapılan açıklamalar konusunda da Trump’a seslenen Erdoğan, “Amerikan Başkanı Sayın Trump’tan, ülkemize yönelik politikalardaki bu kafa karışıklığını giderecek, artık hadsizlik boyutuna varan açıklamaların önünü kesecek bir tavır ortaya koymasını bekliyoruz. Sayın Trump adına konuşanlar ne dediklerinin farkında değiller. Sayın Trump’ın bunlara bir ayar vermesi lazım. Hele hele Türkiye aleyhine açıklama yapmak için adeta sıraya girmiş izlenimi veren sözcülerin, yalana ve yanlışa dayalı fikirler beyan eden stratejistlerin, kin kusan medya mensuplarının gölgesinde biz bu işi sürdüremeyiz. Amerika’yla çok geniş bir zeminde ve derinlikli siyasi, diplomatik, ekonomik çıkarlarımızın bulunduğu bir gerçektir. Paramızla bize silah vermeyen Amerika, teröristlere ücretsiz olarak bu kadar silahı vermesini bize izah etmelidir” dedi.

Erdoğan’ın, Trump’a “ayar vermesi” konusunda seslendiği kesimler arasında “medya mensuplarını” sayması dolayısıyla ABD Başkanı’ndan medyaya müdahale etmesini istemesi de dikkat çekti.

Erdoğan ABD’ye ‘silah’ mesajı da verdi

Erdoğan, ABD’ye yönelik tepkisinde PYD-YPG’ye yapılan askeri teçhizat ve mühimmat yardımını da anımsatarak, “Zeytin Dalı Harekatı ile Afrin bölgesinde ülkemize yönelik olarak yapılan tahkimatı, açılan tünelleri, yığılan silahları gördünüz değil mi? Dünya kadar silah. Onlar silah yığdılar, şimdi de biz o silahları topladık” ifadesini kullandı.

Erdoğan, ayrıca Zeytin Dalı Harekatı ve Afrin’deki gelişmeler konusunda Birleşmiş Milletler (BM) temsilcileri ve ABD’li yetkililerce yöneltilen eleştirilere de tepkiliydi. Erdoğan, “Irak'ta ve Suriye'de bugüne kadar yapılmış en temiz, temel insan haklarına saygılı, sivilleri en çok gözeten, tarihi mirası en iyi koruyan operasyona kara çalmak için söylenen sözleri duydukça biz sadece gülüyoruz. Üstelik bununla da kalmayıp defalarca ilan ettiğimiz operasyonlarımızın bundan sonraki hedefleri konusunda ileri geri konuşuyorlar” diye konuştu.

Çavuşoğlu: “PYD-YPG’nin Münbiç’ten çekilmesi yetmez”

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise, ABD ile Menbiç konusunda anlaşmaya değil anlayış birliğine varıldığını savundu ve “En son noktada bu çalışma grubunun yol haritasını biz eğer bir mutabakata bağlarsak o zaman 'anlaştık' diyebiliriz. Şimdi bir 'anlayış' var. Amerikalılar’ın da teklifi var. Sadece Münbiç yeterli mi? Hayır. Münbiç’ten önce YPG çıkacak ve burayı istikrara kavuşturacağız. Münbiçli insanlar burayı yönetecekler ve buranın güvenliğini onlar sağlayacaklar. Biz onlara yardım edeceğiz. Münbiç modelini diğer yerlerde de, şu anda YPG’nin kontrol ettiği her yerde uygulayacağız. Bu süreçte Münbiç’ten sonra da sıra diğer şehirlere gelecektir. Sadece Münbiç ya da sadece YPG’nin Münbiç’ten çekilmesi yetmez” dedi.

Çavuşoğlu, ABD ile Türkiye'nin PYD-YPG’nin Fırat’ın doğusuna çekilmesine ilişkin bir anlaşmaya varıp varmadığı hakkında, "Öncelikle şu 'anlaşmaya vardık' sözünü bir netliğe kavuşturmamız gerekiyor. Bunları defalarca gerek sohbetlerimizde gerekse açıklamalarımızda vurguladık. ‘Bir anlayışa vardık’ diyoruz. Bu anlayış da, Suriye’nin, özellikle Münbiç ve Fırat’ın doğusunun istikrara kavuşturulması. Bunu kimle yapacağız, ABD ile. Bunu Tillerson’ın Ankara ziyaretinde de söyledik ki anlayışa vardık. O gün basın toplantısında da 'anlaşma' dedim, sonra 'anlayış' diye düzelttim” ifadelerini kullandı.

Terörle mücadeleyle Kürtler konusunu birbirine karıştırmamak gerektiğini de anlatan Çavuşoğlu, “Kürtler’in yaşadığı şehirlerden Kürt kardeşlerimiz ayrılsın demiyoruz. Buralarda YPG olmayacak diyoruz. Bu süreçte Münbiç’ten sonra da sıra diğer şehirlere gelecektir. Sadece Münbiç ya da sadece YPG'nin Münbiç’ten çekilmesi yetmez. Bu çalışmalar Suriye'nin sınır ve toprak bütünlüğü bakımından da önemli çalışmalar olacak” dedi.

Çavuşoğlu, ayrıca ABD Dışişleri Bakanlığı’nda görev değişimi olmasaydı 19 Mart’ta Washington’da görüşmeler yapacağını ve bunun ertelendiğini de anımsatarak, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Ümit Yalçın’ın önümüzdeki günlerde ABD’de olacağını yineledi.

Çavuşoğlu, ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson ile Salı günkü telefon görüşmesi içinse, “İlişkilerimizin kritik bir süreçten geçtiği dönemde, özellikle de bizim beklentilerimiz karşılanmadığı için daha önceki yıllara göre zor olan bir süreçte Tillerson ile birlikte çalıştık. Çok kez görüş ayrılığına düştük, bu da doğaldır. Ama zor şartlarda birlikte çalışmak bazen şahsen de insanları yakınlaştırıyor. En son Ankara ziyareti ve vardığımız bir anlayış ve bunun devamı için çalışmalar yürütülüyor. Kendisine bu süreçteki iş birliği ve şahsi dostluk için de teşekkür ettim ve bundan sonraki hayatında başarılar diledim. İnsani bir görüşmeydi” açıklaması yaptı.

  • 16x9 Image

    Yıldız Yazıcıoğlu

    Yıldız Yazıcıoğlu, 1994-1998 döneminde Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. Mesleğe 1997 yılında Cumhuriyet’te stajyer olarak başladı. 1998-2000 döneminde yüksek lisans eğitimine devam etti. 2000 – Mayıs 2009 döneminde Milliyet’te mesleki kariyerini cumhurbaşkanlığı ve parlamento muhabirliği noktasına taşıdı. 2009 - 2011 yıllarında ABD’nin başkenti Washington DC’de kariyerini sürdürdü ve farklı medya kuruluşları için temsilcilik – yorumculuk görevlerini yürüttü. Bu dönemde VOA Türkçe’de eğitim aldı ve görev yaptı. Ardından Ankara’ya dönüşünde Habertürk TV’de, ArtıBir TV’de görevler üstlendi. Şu anda VOA Türkçe ekibinde görev almayı sürdürüyor.

STÜDYO VOA

Adams soruşturmasında sorgulanacak yeni Türk işadamları var mı? – 30 Eylül
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG