Suriye'deki muhaliflerin en güçlü destekçilerinden Türkiye, Şam rejimiyle görüşmelerde bulunmaya hazır olduğunun işaretlerini veriyor. Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esat'ın hükümetiyle Suriye'deki iç savaşın başında ilişkileri koparan Ankara, şimdiyse Türkiye'de bulunan milyonlarca Suriyeli mültecinin ülkelerine gönderilmesinin yollarını arıyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin Suriye'deki rejimle ilişkileri konusunda, "Devletler arasında siyasi diyalog veya diplomasi kesip atılamaz" ifadesini kullanmıştı.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da bu ayın başında, Suriye Dışişleri Bakanı ile görüştüğünü açıklamıştı.
Bir toplantı sırasında Suriye Dışişleri Bakanı ile kısaca konuştuğunu söyleyen Çavuşoğlu, Suriyeli Bakan'a, Türkiye'nin Esat rejimiyle muhalifler arasında barış olacağına inandığını aktardığını dile getirmişti. Çavuşoğlu, Türkiye'nin bu gibi şartlar altında yardıma hazır olduğunu kaydetmişti.
Ankara, 2011 yılında Şam hükümetiyle diplomatik bağları koparmıştı. Kısa süre öncesine kadar da Erdoğan, Suriye Cumhurbaşkanı Esat'ı en çok eleştiren liderlerin başında geliyordu.
Suriyeli isyancılar, Türkiye ve Suriye dışişleri bakanları arasında görüşme olduğuna ilişkin haberler üzerine öfke içinde protesto eylemleri yaptı, Türk bayraklarını yaktı.
Düşünce kuruluşu Chatham House'dan Türkiye uzmanı Galip Dalay, Türk hükümetinin en güçlü askeri ve siyasi destekçileri arasında yer alması nedeniyle Suriyeli isyancıların şu anda kaygılanmak için geçerli nedenleri olduğunu kaydediyor.
Dalay, "Bu durum Türkiye'deki Suriye muhalefeti için çok kötü. Zaten Türkiye'nin vekillerine dönüşüyorlardı. Şimdi de Suriye muhalefeti açısından tabuta çakılan son çivi olacaklar. Ancak Türkiye'deki bazı Suriyeli muhalif gruplar Türkiye'den kopuyor olabilirler" dedi.
Uzmanlar, Erdoğan'ın, Türkiye sınırlarındaki YPG'nin Suriyeli Kürt güçlerinden kurtulmak için Şam hükümetiyle uzlaşma arayışına girebileceği görüşünde. Ankara, YPG'yi, PKK'yla ilişkisi olmakla suçluyor.
Kamuoyunun giderek büyüyen baskısıyla karşı karşıya olan Erdoğan ayrıca Türkiye'ye kaçan milyonlarca Suriyeli mültecinin ülkelerine geri gönderilmesi taahhüdünde bulunuyor. Ancak Türkiye'nin son Suriye Büyükelçisi olan Ömer Önhon, Ankara'nın Şam'la ilişkilerinden dikkatli olması gerektiği görüşünde.
"Kesinlikle kendimizi güvende hissetmeliyiz" diyen Büyükelçi Önhon, "İkincisi, elbette ki Türkiye'deki ve diğer ülkelerdeki Suriyeliler'in ülkelerine dönmesi için Suriye'nin güvenli olduğunu görmemiz gerekiyor. Rejim, gerçek bir siyasi çözüm arayışında olduğu konusunda samimi olduğunu kanıtlamalı. Ancak şimdiye kadar görüldüğü üzere durum bu değil" şeklinde konuştu.
Zaman, Erdoğan'ın aleyhine işliyor olabilir. Önümüzdeki yıl yapılacak seçimler öncesinde Erdoğan'ın kamuoyu yoklamalarına göre oy kaybı yaşadığı gözleniyor. Birçok seçmenin seçimlerde kullanacakları oyun yönünü Suriyeli mültecilerin Türkiye'deki varlığı tayin edebilir.
Dalay, Moskova'nın elinin de Erdoğan açısından bir etken olabileceği görüşünde.
"Bu durum, Rusya'nın Suriye vizyonuyla örtüşüyor" diyen Dalay, "Bunun özü, Türkiye'nin Şam'la iletişime geçmesi gerekliliği. Türkiye'nin Suriye'deki kaygılarının yolu Şam'dan geçiyor. Putin ve Rusya, Türkiye'ye bu mesajı gönderiyor. Bundan ne çıkacağı, Türkiye'nin nasıl bir yol izleyeceği büyük bir soru işareti çünkü Türkiye'nin (Suriye'de) büyük bir askeri varlığı sözkonusu. Suriye, Türkiye'nin askeri varlığının Suriye'den geri çekilmesini isteyebilir. Dış ve iç politika açısından bu çok zor bir durum" şeklinde konuşuyor.
Türkiye, Suriye'yle olan sınırı boyunca Suriye topraklarında geniş bir alanı kontrol ediyor. Bu topraklar, Kürt grup YPG'ye karşı verilen mücadele sonucu kontrol altına alınmıştı.
Suriye Cumhurbaşkanı Esat, Türk kuvvetlerinin Suriye topraklarından şartsız olarak geri çekilmesi talebinde bulunmuştu. Her iki lider de Eylül ayında yapılacak Şanghay İşbirliği Örgütü'nün toplantısına davetli. Esat, bu talebi, Eylül'de yüz yüze yapacağı bir görüşmede Erdoğan'la iletebilir.