Fransa’da medya denetim kuruluşu, aşırı sağı destekleyen yayınlarıyla bilinen C8 televizyonunu kapatma kararı aldı.
Görsel-İşitsel ve Dijital İletişim Düzenleme Kurumu (Arcom), kapatma kararına gerekçe olarak kanalın “çoğulculuk ve gazetecilik etiği yükümlülüklerine saygı duymamasını” gösterdi.
Arcom’un kararıyla Fransa’da ilk kez bir televizyon kanalı kapatılmış olacak. Arcom ayrıca C8’in yanısıra “hiçbir yenilik sunmadan sürekli tekrar yayın yaptığı” için NRJ12 kanalını da kapattı.
Son yıllarda Fransız aşırı sağını destekleyen işadamı Vincent Bollore’ye ait Canal Plus grubuna dahil olan C8 kanalı, Arcom'un kablolu yayın lisansını yenilememe kararı nedeniyle kapatılacak. Kanal, 28 Şubat’tan itibaren yayınını sonlandıracak.
C8 televizyonu, kapatma kararına itiraz ederek Danıştay’a başvurmuştu. Ancak Danıştay, Aralık 2024'te kanalın kamuya ait kablolu yayın platformu TNT'den çıkarılmasını onayınca C8’in kapatılması kararı da kesinleşmişti.
Canal+ grubuna ait C8 televizyonuna, özellikle “Touche Pas à Mon Poste/Mesajıma Dokunma” (TPMP) programındaki yayın aşırılıkları nedeniyle Arcom tarafından görsel-işitsel kuralları ihlal ettiği gerekçesiyle daha önce birçok ceza verildi.
Kanala daha önce 35 kez ceza verilmişti
Arcom, C8'i özellikle “seçim dönemlerinde veya hassas siyasi konularda bilginin işlenmesinde dengesizlik olduğu” gerekçesiyle eleştirdi.
Fransız medyasının alışık olmadığı, daha önce eşi görülmeyen bir yayın çizgisi izleyen C8 kanalına 2012'den bu yana 35 kez ceza verildi. Kanalın “ağır ihlal” nedeniyle aldığı para cezaları 7 milyon Euro’ya ulaştı.
Ceza gerekçeleri arasında, “markaların dile getirildiği gizli reklamlar, şiddet içerikli videolar veya çıplak fotoğrafların yayınlanması, homofobik yayınlar, komplo teorileri ve yalan haber yayma, engellilere yönelik ayrımcı söylemler, hakaret, dayak, cinsel saldırı içeren sahnelere yer verilmesi” bulunuyor.
C8 bir süredir aşırı sağ ile sağın birliğine dönük yayınlar yapmakla da eleştiriliyordu. Cezalara konu ihlallerin önemli bir bölümü de kanalın en yüksek reyting alan popülist sunucusu Cyril Hanouna’nın “Touche pas a mon post” programında meydana geldi. Hanouna, Haziran 2024’te Marine Le Pen ve Eric Zemmour’un aşırı sağ partilerinin temsilcilerini, canlı yayında, meclis seçimlerinde ortak adaylık için ikna etmeye çalışmıştı.
Sağ medya kuruluşlarından “sansür” suçlaması
C8'in sahibi olan Canal+ grubu, bu karardan derin hayal kırıklığı duyduğunu belirterek, kararın kanalın 400 çalışanı etkilediğini belirtti.
Sağ ve aşırı sağ görüşlü yayın yapan Valeurs Actuels ve Le Point gibi medya kuruluşlarından gazeteciler de C8’in kapanmasının siyasi bir karar olduğunu savunuyor ve kapatma kararını “çok sesliliğe yönelik bir sansür girişimi” olarak niteliyor.
Arcom ise sansür iddialarını reddederek, “iyi ve demokratik tartışmayı güvence altına almayı amaçlayan kuralları yürürlüğe koyduğunu” belirtiyor.
Macron: “Kimse çizgiyi aşmamalı”
Sunucu Hanouna başta olmak üzere kanal çalışanları bu kararın arkasında Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un olduğunu iddia etti.
Aylardır süren kapatma tartışmalarına karşı sessiz kalmayı seçen Macron, konuyla ilgili soruyu yanıtlarken “Bir kanalı açmak veya kapatmak bir bakanın veya cumhurbaşkanının yetkisinde değildir” dedi.
Kamu denetiminin normal olduğunu vurgulayan Macron, “Herkes rolünü oynamalı ve kimse çizgiyi aşmamalı. İşini kaybeden 400 kişiye gelince, yeni kanallarda iş bulabililrler” diye konuştu.
“Macron saçmalıyor”
Kanalın hedefteki popülist sunucusu Cyril Hanouna ise Macron'a sert tepki gösterdi. “Emmanuel Macron saçmalıyor” diyen Hanouna, “Bu insanları aptal yerine koymaktır ve beni gerçekten sinirlendiriyor. Bunu söylemek çok ayıp” dedi.
Forum