Erişilebilirlik

Halk TV davasında Suat Toktaş’a tahliye, tüm gazetecilere beraat kararı


Halk TV genel yayın yönetmeni Suat Toktaş, bugünkü ilk duruşmada beraat ederek hakkında tahliye kararı verildi.
Halk TV genel yayın yönetmeni Suat Toktaş, bugünkü ilk duruşmada beraat ederek hakkında tahliye kararı verildi.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun düzenlediği basın toplantısında gündeme getirdiği bilirkişi, S.B. ile yapılan telefon görüşmesini, Halk TV’de yayınlandığı için 34 gün önce tutuklanan kanalın genel yayın yönetmeni Suat Toktaş, bugünkü ilk duruşmada beraat ederek hakkında tahliye kararı verildi.

Çağlayan’daki İstanbul 54. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, aynı soruşturma kapsamında gözaltına alındıktan sonra adli kontrol kararıyla serbest bırakılan Halk TV Program Müdürü Kürşad Oğuz, Halk TV Sorumlu Müdürü Serhan Asker, Halk TV programcıları Seda Selek ve Barış Pehlivan da beraat etti.

Gazeteciler “yargı görevi yapan bilirkişiyi etkilemek” suçundan beraat ederken, “haberleşmenin gizliliği ihlali” suçunun uzlaşmaya tabii olmasından dolayı dosya ayrılarak uzlaştırma bürosuna gönderildi.

Halk TV davasında Suat Toktaş’a tahliye, tüm gazetecilere beraat kararı: Başsavcılık itiraz etti, üst mahkeme reddetti
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:02:30 0:00

Bu arada İstanbul Cumhuriyet Savcısı, Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş’ın tahliye kararı ile tüm gazeteciler hakkında verilen beraat kararlarına itiraz etti.

İtirazı değerlendiren 17. Ağır Ceza Mahkemesi, tahliye ve beraat kararlarını yerinde bularak talepleri reddetti.

Barış Pehlivan: “Hiç olmaması gereken soruşturma, hiç olmaması gereken operasyon beraat ile sonuçlandı”

Suat Toktaş, beraat kararını eşi ve çocuklarına sarılarak kutladı.

Karar mahkeme salonu önünde alkışlarla karşılandı.

VOA Türkçe’ye konuşan Barış Pehlivan, “Hiç olmaması gereken soruşturma, hiç olmaması gereken operasyon, hiç olmaması gereken, yapılmaması gereken bir tutuklama, sonunda beraat ile sonuçlandı. Şimdi bir aydan fazla özgürlüğü elinden alınan Suat Toktaş’a, onun ailesine kim hesap verecek buna bakmak gerekiyor” dedi.

Kürşad Oğuz: “Suçsuz olduğumuzu biliyorduk ama bu kadar olumlu karar beklemiyorduk”

Halk TV Program Müdürü Kürşad Oğuz da çok farklı kesimlerin verdiği desteğin, hukuki bir zafer sağladığını söyledi.

VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Oğuz, “Bu desteklerin karara yansıdığını düşünüyorum. Dolayısıyla inancın, azmin sürmesi gerekiyor. Diğer davalarda da haksız yere yargılanan insanların içeriden çıkması, tutuklulukların bitmesi için bu desteğin çok önemli olduğunu görüyoruz. Bu kadar olumlu bir karar beklemiyorduk, biz de beklemiyorduk, avukatlar da beklemiyordu. İyi bir hâkime denk düşmüşüz diyeceğim. Biz zaten suçsuz olduğumuzu biliyorduk ama bunun mahkemeler nezdinde de söylenmesi gerekiyordu” diye konuştu.

Cafer Mahiroğlu: “Halk TV’nin çizgisinde değişiklik olmaz, çünkü yanlış olan bir şey yok”

Son birkaç yıldır RTÜK tarafından cezalandırılan Halk TV’nin Yönetim Kurulu Başkanı Cafer Mahiroğlu, “yol arkadaşım” sözleriyle tanımladığı Suat Toktaş’ın beraat etmesinden çok bağımsız Türk mahkemesinin verdiği karara sevindiğini söyledikten sonra kanalın yayın çizgisinde bir değişiklik olmayacağını dile getirdi.

VOA Türkçe’ye değerlendirmelerde bulunan Mahiroğlu, “Yol arkadaşınız içeride ve hiçbir suçu yok. Sadece gazetecilik yapmış. Bundan dolayı cezalandırılmış olması insanı psikolojik çöküntüye uğratıyor. Bu olay cereyan ettiğinde İngiltere’deydim ve iki şey söylemiştim. ‘Benim sol yanım içeride kaldı’ demiştim. Türk adaleti adına üzülmüştüm. Suat'ın tahliye olması tabii ki bizi ayrıca mutlu ediyor fakat ülkem adına böyle bir kararın verilmiş olması beni çok daha mutlu etti. Halk TV çizgisinde hiçbir zaman bir değişiklik olmaz. Çünkü Halk TV’nin çizgisinde yanlış olan bir şey yok. Biz haberin peşinde koşuyoruz” ifadelerini kullandı.

Mahkemede kim ne dedi?

Tutuklu yargılanan Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş, ifadesinde 38 yıldır gazetecilik yaptığını, Barış Pehlivan’ın röportaj esnasında izin almadığını bilse kendisinin izin almaya çalışacağını söyledi ve yapılan işin gazetecilik olduğunu vurguladı.

Kaçma ve delil karartma şüphesiyle tutuklandığını hatırlatan Toktaş, “Kaçsaydım o gün kaçardım ama kaçmadım” diyerek şöyle devam etti:

“Bir yönetici olarak sorumluluğu aldım. Üç arkadaşım gözaltındayken o gün kanaldaydım ve yayını yönettim. Burada karartılacak delil de yok. Hamza Dağ, Melih Gökçek yayınladı aynı ses kaydını. Aynı akşam Beyaz TV yayınladı. Osman Gökçek üstüne yorum yaptı. Onlara hak olan bize neden değil? Toplumda infial yaratmış bir şey yok ortada. İki çocuğum var yurtdışında. Onlara gittiğimde bile birkaç gün sonra sıkılıp ülkeye dönüyorum. Biz ülkeye sevdalı insanlarız, bir yere gitmeyiz. Siyaset penceresinden bakanlar burada bir siyasi hesap, adliye penceresinden bakanlar burada bir suç, gazetecilik cephesinden bakanlar burada haber görüyor.”

Barış Pehlivan: “Sadece gerçeğe biat etmenin bedeli ödetilmek istenmektedir”

Bilirkişi ile telefonda röportajı yapan Barış Pehlivan ise Türkiye’de hukuk olmadığı için Suat Toktaş’ın tutuklu olarak yargılandığını savundu.

“Gazeteci değil de bir uyuşturucu baronu, rüşvetçi bir bürokrat ya da tacizci bir tarikat şeyhi olsaydık dosyamız kapatılırdı. Ama değiliz. İyi ki de değiliz. Sadece gazeteciyiz” diyen Pehlivan,
“Biliyorum ki bu davanın gizli suçu Halk TV’nin yaptığı cesur gazeteciliktir. Tüm tehditlere ve baskılara rağmen sadece gerçeğe biat etmenin bedeli ödetilmek istenmektedir. Öyle ya, hukuktan bahsetseydik 14 yıl hapsi istenen ben dışarıda olup 9 yıl hapsi istenen Suat Toktaş içeride olur muydu? Kimsenin kuşkusu olmasın, yaptıklarım yapacaklarımın teminatıdır. Bu ülkedeki insanların sadece gerçekleri öğrenmesi için gazetecilik yaptım, yapıyorum ve yapacağım” dedi.

İddianamede hangi gazeteci için ne kadar ceza isteniyordu?

İddianamede Pehlivan ve Oğuz hakkında "kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaları kaydetmek, yargı görevini yapanı etkilemeye teşebbüs ve kayda alınan konuşmaların basın yoluyla yayınlanması" suçlarından 6 yıldan 14 yıla kadar hapis cezası isteniyordu.

Suat Toktaş, Seda Selek ve Serhan Asker için ise “kayda alınan konuşmaların basın yoluyla yayınlanması ve yargı görevini yapanı etkilemeye teşebbüs” suçundan 4 yıldan 9 yıla kadar hapis cezası talep ediliyordu.

Forum

XS
SM
MD
LG