Haziran, Amerika’da Göçmen Mirası Ayı olarak biliniyor. Ay boyunca hem Amerikan kültürü, hem de farklı ülkelerden gelen vatandaşların kültürleri kutlanıyor. Göçmen Mirası Ayı, kısa süre önce Kongre’de düzenlenen bir etkinlikte de gündemdeydi.
Göçmen Ayı etkinliğine katılan iki Kongre üyesi, kapsamlı göçmenlik reformunun ne kadar gerekli olduğundan söz etti. Göçmenlik reformu tasarısının oylanması, şu anda Kongre’nin gündeminde değil. Washington’daki birçok gözlemciye göre gerek Temsilciler Meclisi Başkanı John Boehner, gerekse Senato Çoğunluk Lideri Mitch McConnell göçmenlik yasasını 2016 başkanlık seçimlerinden önce gündeme getirmek istemiyor. Etkinliğe katılan Californialı Demokrat Kongre üyesi Tony Cardenas, göçmenlik yasasının eninde sonunda Kongre’den geçeceğini söyledi: ”Bu ülkeyi göçmenler kurdu. Bu çok güzel birşey. İster Meksika, Polonya, İrlanda ister Çin kökenli olsun, göçmenlerin günah keçisi ilan edildiğini görmekten hiç hoşlanmıyorum. Bu suçlamalar hiç hoş değil. Ancak umuyoruz ki Washington’da kapsamlı göçmenlik reformu yasasını geçirecek ve Amerika’da yaşayan 11 milyon kaçak göçmenin gizlenmesini sona erdireceğiz. Göçmenlik yasası Amerikan ekonomisini de canlandırmaya yardım edecek. Bu da yasadan sadece 11 milyon kaçağın değil, Amerikan halkı ve şirketleri dahil herkesin yararlanacağı anlamına geliyor. Bozuk göçmenlik sistemimizi düzeltmek, çocuklarımızla torunlarımızın bu yasanın getireceği ekonomik fırsatlardan yararlandığını görmek istiyoruz.”
Amerikan Göçmen Mirası Ayı nedeniyle Kongre’de düzenlenen etkinlikte konuşanlardan biri de Pennsylvanialı milletvekili Demokrat Brendan Boyle idi.
Boyle, ”Amerikan tarihi boyunca geçmişteki göçmenlerin yüceltildiğine, bugünün göçmenlerininse hor görüldüğüne tanık oluyoruz. Bugünün göçmeni hep kaygı yaratmıştır. 1770‘lerde, 1840‘larda yazılanları okursanız o zamanki durumun bugüne ne kadar benzediğini görürsünüz. Göçmenlerin Amerika için neden bu kadar yararlı ve değerli olduğunun bilincine varmamız gerekir” şeklinde konuşuyor.
Haziran, Amerika’da Göçmen Mirası Ayı olarak kutlanıyor. Haziran boyunca göçmenlerin Amerikan tarihi ve kültüründe oynadıkları rol, sağladıkları katkı ve elde ettikleri başarılar ön plana çıkarılıyor.
Nüfus Sayım Dairesi’nin 2013 yılı anketine göre Amerika’daki göçmen nüfusu 41 milyonu aşmış durumda. Yani 316 milyonluk ülke nüfusunun yüzde 13’ü göçmen.
Amerika’daki toplam 41 milyonluk göçmen nüfusunun büyük çoğunluğunu yüzde 28’le Meksikalılar oluşturuyor.
Meksika’dan Amerika’ya göç, İkinci Dünya Savaşı’ndan önce başlamış ve o zamandan bu yana dalga dalga devam etmiş. Mevsimlik tarım işçileri için başlatılan program, bunlardan biri.
Meksikalı göçmen sayısı en yükseği olsa da son yıllarda ekonomik gerileme nedeniyle bu sayıda düşüş kaydedildi. Sınır güvenliğinin sıkılaştırılması, Meksika’da eğitimin iyileştirilmesi ve ekonomik fırsatların artması da göçün yavaşlamasına katkıda bulundu.
Öte yandan Hindistan ve Çin gibi ülkelerden gelen göçmenlerin sayısı artmaya başladı. Amerika’ya eğitim almayı, çalışmayı ya da daha önce Amerika’ya ayak basan akrabalarının yanına yerleşmeyi amaçlayan Çinli ve Hintliler, göçmen nüfusta yüzde 5’erlik paya sahip.
Amerika’da en yüksek dördüncü göçmen nüfusa sahip toplum ise Filipinliler. Vietnam, El Salvador, Küba ve Kore’den gelen göçmenlerse toplam göçmen nüfusun yüzde 3’erlik dilimlerini oluşturuyor.
1960’lı yılların ortalarına kadar Amerika’daki göçmenlik kısıtlamaları nedeniyle Avrupalı göçmenler tercih ediliyordu. Ancak Göçmenlik ve Tabiyet Yasası’nın çıkarılmasından sonra kişilerin memleketlerine göre değil, mesleki becerilerine göre Amerika’ya göç etmeleri sağlanmaya başladı. Böylelikle göçmen nüfus, Avrupa kökenlilerden Latin Amerika ve Uzakdoğu kökenlilere doğru kaymaya başladı.
1960 yılında Avrupalılar Amerika’daki göçmen nüfusun yüzde 75’ini oluşturuyordu. 2013 yılındaysa bu oran yüzde 11,6’ye geriledi. Aynı dönemde Orta ve Güney Amerika’dan göç edenlerin sayısı yüzde 19’dan yüzde 54’e çıktı.
