BAĞDAT —
Murtada Muhammet Ali, gazetecilerin Bağdat Kültür Festivali’ni haber yapmalarının nasıl engellendiğini El Bağdadiye televizyonu stüdyosundaki canlı yayında anlatıyor.
El Bağdadiye siyaset ve yolsuzluk gibi konulara odaklanan bir yayıncılık anlayışına sahip. Televizyon müdürü Muhammet Hanu Kerim bunun sonucunda, kanalın son 3 yılda 2 kez kapatıldığını vurguluyor: “Personelimizin çoğu güvenlik güçleri tarafından taciz edildi ya da tutuklandı. Kimi zaman örneğin bir patlama olduğunda haber yapmamıza izin vermiyorlar. Ancak önemsiz bir olaysa izin veriyorlar.”
Gazetecilere Özgürlük Gözlem adlı medya izleme örgütünün başındaki Ziyad El Ajili, habercilerin düzenli etkinlikleri takip edebilmek için bile sayısız izin almaları gerektiğini söylüyor: “Her yıl basın özgürlüğü raporu yayınlıyoruz. Bu yılki, tüm zamanların en kötüsü. Hükümet habercilerin özgürce çalışmasını önlemek için yeni kurallarla baskı uyguluyor. Özellikle de yabancı gazetecilere.”
Gazeteciler güvenlik güçlerinin uyguladığı şiddete de maruz kalıyor. Tıpkı bu videoda olduğu gibi. Dayak yerken kendini görüntüleyen bu Iraklı, gazeteci olduğunu defalarca söylese de şiddeti durduramıyor.
Son 10 yılda Irak’ta 140’tan fazla gazetecinin öldüğü bildiriliyor. Bu, dünyadaki en yüksek kayıp oranlarından biri.
Dibras El Mamuri, Iraklı Kadın Gazeteciler Forumu kurucusu. Mamuri’ye göre, kadın gazeteciler güvenlik güçleri ve kendi meslektaşlarından gelen çok daha büyük zorluklarla karşı karşıya.
Dibras El Mamuri: “Irak toplumunda kadına çalışan bir insan değil, aşağı mertebede biri gözüyle bakılır. Kadın taciz edilir. Çalışması engellenmek istenir. Kadının sadece ev işi yapmak için yaratıldığı düşünülür.”
Bağdadiye Televizyonu’ndan Kerim’e göre Iraklı gazetecilerin tarafsız habercilik yapması da nadir rastlanan bir durum.
Kerim: “Iraklı gazetecilerin yüzde 90’ı bazı siyasi, ideolojik ya da mezhepsel görüşe yakın duruyor. Çok azı tarafsız habercilik yapıyor. Hükümetin zorluk çıkardığı gazeteciler de zaten onlar.”
Medya savunucuları, gazetecilerin Irak’ta özgürce çalışmasını sağlayarak onları koruyacak yasalara ihtiyaç duyulduğunu vurguluyor.
El Bağdadiye siyaset ve yolsuzluk gibi konulara odaklanan bir yayıncılık anlayışına sahip. Televizyon müdürü Muhammet Hanu Kerim bunun sonucunda, kanalın son 3 yılda 2 kez kapatıldığını vurguluyor: “Personelimizin çoğu güvenlik güçleri tarafından taciz edildi ya da tutuklandı. Kimi zaman örneğin bir patlama olduğunda haber yapmamıza izin vermiyorlar. Ancak önemsiz bir olaysa izin veriyorlar.”
Gazetecilere Özgürlük Gözlem adlı medya izleme örgütünün başındaki Ziyad El Ajili, habercilerin düzenli etkinlikleri takip edebilmek için bile sayısız izin almaları gerektiğini söylüyor: “Her yıl basın özgürlüğü raporu yayınlıyoruz. Bu yılki, tüm zamanların en kötüsü. Hükümet habercilerin özgürce çalışmasını önlemek için yeni kurallarla baskı uyguluyor. Özellikle de yabancı gazetecilere.”
Gazeteciler güvenlik güçlerinin uyguladığı şiddete de maruz kalıyor. Tıpkı bu videoda olduğu gibi. Dayak yerken kendini görüntüleyen bu Iraklı, gazeteci olduğunu defalarca söylese de şiddeti durduramıyor.
Son 10 yılda Irak’ta 140’tan fazla gazetecinin öldüğü bildiriliyor. Bu, dünyadaki en yüksek kayıp oranlarından biri.
Dibras El Mamuri, Iraklı Kadın Gazeteciler Forumu kurucusu. Mamuri’ye göre, kadın gazeteciler güvenlik güçleri ve kendi meslektaşlarından gelen çok daha büyük zorluklarla karşı karşıya.
Dibras El Mamuri: “Irak toplumunda kadına çalışan bir insan değil, aşağı mertebede biri gözüyle bakılır. Kadın taciz edilir. Çalışması engellenmek istenir. Kadının sadece ev işi yapmak için yaratıldığı düşünülür.”
Bağdadiye Televizyonu’ndan Kerim’e göre Iraklı gazetecilerin tarafsız habercilik yapması da nadir rastlanan bir durum.
Kerim: “Iraklı gazetecilerin yüzde 90’ı bazı siyasi, ideolojik ya da mezhepsel görüşe yakın duruyor. Çok azı tarafsız habercilik yapıyor. Hükümetin zorluk çıkardığı gazeteciler de zaten onlar.”
Medya savunucuları, gazetecilerin Irak’ta özgürce çalışmasını sağlayarak onları koruyacak yasalara ihtiyaç duyulduğunu vurguluyor.
