Erişilebilirlik

İstanbul'da Dörtlü Suriye Zirvesine Hazırlık Toplantısı


Türkiye, Rusya, Almanya ve Fransa liderlerinin temsilcileri, İstanbul’da İdlib meselesinin ağırlıklı konuşulduğu Suriye başlıklı toplantıda bir araya geldi.

Dolmabahçe Sarayı’ndaki Cumhurbaşkanlığı çalışma ofisinde yapılan toplantıya Türkiye adına Cumhurbaşkanlığı sözcüsü İbrahim Kalın’la birlikte Rusya Cumhurbaşkanı Vladmir Putin’in başdanışmanı Yuri Ushakov, Almanya Başbakanı Angela Merkel’in ulusal güvenlik danışmanı Jan Hecker ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un diplomasi başdanışmanı Philippe Etienne katıldı.

Türkiye, Rusya, Fransa ve Almanya liderlerinin İdlib zirvesi düzenlemesi hedefleniyor

Dört ülke liderinin toplantısına hazırlık amacıyla yapılan ve üç saat süren toplantıdan sonra gazetecilere açıklamada bulunan İbrahim Kalın, İdlib'e yapılacak bir saldırının sonuçlarının çok ağır olacağı, insani krizlere yol açacağı, yeni bir göç dalgasına sebep olacağı ve devam etmekte olan siyasi süreçleri dinamitleyeceğine ilişkin genel bir mutabakat olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı sözcüsü, “Bu felaketi önlemeye dönük ne tür adımlar atabiliriz, bunları değerlendirme imkanımız oldu. Herkesin ortak kanaati çözümün askeri değil siyasi olması gerektiği. Bu çerçevede de Birleşmiş Milletler çatısı altında devam eden Cenevre sürecinin desteklenmesi, Astana Platformu'nun buna destek sağlaması ve devam eden başka inisiyatifler var. Bunların da Cenevre sürecine katkı verecek şekilde tanzim edilmesi konusunda bir genel fikir birliği oluştu” dedi.

Kalın: “Yeni göç dalgası sadece Türkiye’nin yükü olmayacak, Avrupa’da da krizler silsilesi doğurabilir”

İdlib’te yeni göçlerle birlikte artık 3,5 milyon insanın yaşadığını vurgulayan İbrahim Kalın, sivillerin yoğun olarak yaşadığı bu yerleşim merkezine bir askeri harekat düzenlenmesi halinde olası göçün artık yalnız Türkiye’nin değil Avrupa’nın da sorunu olacağına işaret etti:

“Yeni bir göç dalgası elbette sadece Türkiye'nin yükü olmayacaktır. Buradan Avrupa'ya uzanan yeni bir krizler silsilesinin doğmasına yol açabilir. Dolayısıyla bunu hiç kimse arzu etmiyor. Fakat bunun nasıl önleneceğine dair bir mekanizmanın da geliştirilmesi gerekiyor. Mültecilerin geri dönmesi, Suriye'nin yeniden inşa edilmesi gibi konular da tabii ki ilerideki aşamalarda konuşulacak ama şu anda mevcut çatışmalar devam ederken ve bir siyasi çözüm süreci henüz hayata geçmemişken, bunların biraz erken olacağına dair de bir genel kanaat var.”

Cumhurbaşkanı sözcüsü, toplantıda siyasi çözümü önceleyen, özellikle Anayasa Komisyonu çalışmalarının da belli bir noktaya gelmesini hedefleyen bir takvim üzerinde genel manada mutabakat sağlandığının altını çizdi.

“Suriyeli mülteciler yalnızca Türkiye’nin güvenlik sağladığı bölgelere dönüyor”

Suriye Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un bugün dile getirdiği “Rakka’da (ABD’nin) yaptığı gibi yapılmayacak, İdlib’te insani koridor oluşturulacak” açıklamasını da değerlendiren İbrahim Kalın, Suriyeli göçmenlerin ülkelerine dönmeleri için güvenliğin sağlanması gerektiğini belirtti.

Kalın, “İnsani koridorun sağlıklı işleyebilmesi özellikle de mültecilerin de geri dönebilmesi için belli şartların sağlanması gerekiyor. Özellikle güvenlik noktasında. Hiçbir Suriyeli mülteci dünyanın neresinde olursa olsun güvenliği garanti altına alınmadan yerine, köyüne ve kasabasına dönmez. Bunun güzel bir örneğini Cerablus-El Bab'da Fırat Kalkanı Harekatı bölgesinde gördük. Türkiye o bölgeyi DEAŞ'tan temizledikten sonra, orada biliyorsunuz 3 binden fazla DEAŞ'lıyı etkisiz hale getirdik. 160 binden fazla insan o bölgeye geri döndü. Şu anda orada tam bir güven ve huzur ortamı var. Başka bölgelere dönmüyorlar. PYD/YPG'nin kontrolünde olan bölgelere mülteciler dönmek istemiyor. PYD/YPG oradaki Arap aşiretlerinin, hatta Süryanilerin, Asurilerin, Aramilerin çocuklarını kaçırıyor, terörist haline getiriyor. Bunlara karşı da tepki olarak dönmek istemiyorlar” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 23-27 Eylül'de ABD’ye yapacağı seyahatte BM Genel Kurulu’na Suriye temalı hitapta bulunacağını ifade eden Kalın, Pazartesi günü Soçi’de yapılacak Erdoğan-Putin görüşmesi hakkında da bilgi verdi.

“Geçen hafta Tahran'da Sayın Cumhurbaşkanımız, İdlib'e yönelik yeni bir saldırının olmaması için de çok yoğun çaba göstermişti. Bu çabanın devamı olarak biz bugünkü toplantıyı gerçekleştirdik. Pazartesi de bu müzakerelerimiz devam edecek. Bizim orada 12 tane askeri gözlem noktamız var. Askerlerimizin güvenliği açısından da İdlib'teki insani durumun kontrol altında tutulması açısından da, mevcut statünün korunması önem arz ediyor. Bizim beklentimiz İdlib'te mevcut statünün şu haliyle korunması. Sivillerin korunması. Bir insani krizin çıkmaması. Temaslarımız da yoğun bir şekilde devam edecek.”

STÜDYO VOA

Adams soruşturmasında sorgulanacak yeni Türk işadamları var mı? – 30 Eylül
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG