Rusya’nın Kırım’ı topraklarına katmasından bu yana Brüksel-Moskova hattında Avrupa Birliği’nin uyguladığı yaptırımlar nedeniyle yaşanan durgunluk sürerken Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Jean Clude Juncker’in Ruysa Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşecek olması tartışma yarattı. Avrupa Birliği Komisyonu, Juncker’in 16 Haziran’da üst düzeyli bir ekonomik foruma katılmak için Saint Petersburg’da olacağını ve bu bağlamda Putin ile bir araya geleceğini duyurdu.
Kırım’ın Rusya topraklarına katılmasından bu yana aralarında Almanya Başbakanı Angela Merkel’in de bulunduğu çok sayıda lider Putin ile bir araya gelmiş olsa da Juncker’in teması, Avrupa Birliği’nin Rusya’ya çeşitli alanlarda yaptırım uygulamaya başlamasından bu yana bir Birlik kurumunun başkanının gerçekleştireceği ilk temas olması açısından önem taşıyor. Görüşmenin, Avrupa Birliği liderlerinin Ruysa’ya uygulanan yaptırımları masaya yatıracağı Avrupa Birliği Zirvesi öncesine denk düşmesi de tartışmaları alevlendiren bir etki yarattı.
Temasın Rusya’ya uygulanan yaptırım politikasına aykırı olmadığını belirten Avrupa Birliği Komisyonu Sözcüsü Margaritis Schinas, “Yaptırımların sürmesi açık bir şekilde Rusya’nın Minsk anlaşmalarını tam olarak uygulamasına ve Ukrayna’nın egemenliğine saygıya bağlı” dedi. Japonya’da yapılan G-7 Zirvesi’nde de bu yönde karar alınmıştı.
Juncker-Putin görüşmesinin şu aşamada iki liderin katılacağı forum kapsamında olması öngörülüyor. Gerek Brüksel gerekse Moskova ziyarete fazla anlam yüklenmemesinden yana. Bununla birlikte buluşma özellikle Rusya tarafından diyalog isteğinin göstergesi olarak algılanıyor.
Juncker, Avrupa Birliği’nin Rusya’ya bankacılık, savunma ve enerji alanlarında yoğunlaşan yaptırımlarının uygulanmasında “şahin” kanatta yer alan yaklaşımıyla dikkat çeken bir isim. Yaptırımların olduğu gibi korunması ve sert tavrın sürdürülmesi özellikle Rusya’ya yakın coğrafyada yer alan Avrupa Birliği ülkeleri tarafından talep ediliyor. Bu teması ilk eleştiren isimlerden biri Litvanya Dışişleri Bakanı Linas Linkevicius oldu. Bu düzeyde bir yetkilinin ziyaretinin sembolik değer taşıyacağına dikkat çeken Linkevicius, Rusya’ya diyalog arayışında olunduğunun gösterilmesini anlamadığını belirtti.
Bazı Avrupa Birliği ülkeleri ise mevcut yaklaşımın esnetilmesinden yana tavır koyuyor. Almanya ve Fransa’yı bu ülkeler arasında saymak mümkün. Berlin de Paris de Rusya’yla ilişkilerin daha da kötüleşmemesi için diyaloğun güçlendirilmesinden yana. Macaristan, Yunanistan ve İtalya da yaptırımların sorgulandığı ülkeler arasında yer alıyor.
Şu aşamadaki parametreler ışığında Avrupa Birliği’nin Rusya’ya yönelik yaptırımları uzatmasına kesin gözüyle bakılıyor.
