IŞİD Çarşamba günü Suriye’nin kuzeyindeki Menbiç kentine düzenlediği saldırıyla sadece bölgedeki sakinliği bozmakla kalmadı, aynı zamanda da yenilgiye uğrayıp-uğramadığıyla ilgili tartışmaları da yeniden alevlendirmiş oldu.
Bir intihar bombacısı ABD askerlerinin ve birlikte çalıştıkları Suriyeli yerel güçlerin devriyesini hedef alarak dört Amerikalı'yı ve beş ABD destekli Suriyeli Kürt'ü öldürmüştü. Yerde yatan cesetlerin ve kanla kaplanmış duvarların fotoğrafları bir anda önce sosyal medyada sonra da haber kanallarında yayıldı.
Diğer taraftan IŞİD’in tek taraflı ilan ettiği sözde halifeliğin çöküşünü inceleyen yetkililer ve uzmanlar için bu vahşi saldırı muhtemelen pek şaşırtıcı olmadı.
ABD Deniz Harp Akademisi (Naval War College) bünyesindeki Düzensiz Savaşlar ve Silahlı Gruplar Merkezi’nin (Center on Irregular Warfare and Armed Groups) eski araştırmacısı Nicholas Glavin, “IŞİD hala saldırı fırsatlarını değerlendirebilecek ve kendisini Suriye’de güvenliği tehdit eden bir unsur olarak gösterebilecek kapasiteye sahip” dedi.
Amerikalı savunma uzmanları ve istihbarat yetkilileri, bir yıldan fazla süredir uyarılarda bulunarak IŞİD’in yenilginin ardından da ayakta durmanın yollarını bulup, zarar vermeye yetecek oranda insan gücü ve kaynağı elinde tuttuğunu iddia ediyorlar.
IŞİD’in Irak’taki durumu
IŞİD’in yenilgiye uğradığı Irak’ta örgüte ait hücreler su kaynakları, elektrik tesisatları ve baz istasyonlarına saldırarak altyapıya ciddi oranda zarar verdi.
Yerel yetkililer grubun diğer hücrelerinin de çeşitli suikast ve rehin alma eylemlerinde bulunduğunu belirtti.
ABD Savunma Bakanlığı’nın IŞİD’le mücadeleye odaklı çalışma grubu direktörü Christopher Maier VOA’ye yaptığı açıklamada, IŞİD cihatçılarının bölgede ‘derin ve kimisinde de ailevi bağları’ olduğunu hatırlatarak “Bence mevcut tehditlerin tam olarak ne olduğunu görmek, son ana kadar çok zor olacak” dedi.
Amerikalı yetkililer Çarşamba günü Menbiç’te düzenlenen saldırının arkasında IŞİD’in olduğunu henüz doğrulamasa da öyle olduğunu düşünüyor.
Örneğin IŞİD Menbiç’ten 2016 yılında çıkarılmış olmasına rağmen grubun üyesi cihatçılar bölgede nereye, ne zaman saldırı düzenleyeceklerini hala iyi biliyor. Çarşamba günü saldırının hedefi olan restoran, ABD askerlerinin koalisyon güçleriyle buluştuğu yerlerden biriydi.
Amerika’nın askeri eylemlerini destekleyen eski terörle mücadele uzmanı Jade Parker IŞİD’in muhtemelen bölgeye önceden gözlemci gönderek bilgi topladığı ve eylemi bu bilgiler doğrultusunda hayata geçirdiği görüşünde. Parker, “Eğer öyleyse, bu İslam Devleti’nin (IŞİD) yerel istihbarat ve güvenlik hizmetlerinin bazılarının iddia ettiği kadar azalmadığı anlamına geliyor” dedi.
IŞİD’in kapasitesi
Grubun hemen saldırıyı üstlenebilmesi, intihar bombacısının ismi ve ABD destekli koalisyon güçlerinin tepkilerini paylaşabilmesi propaganda kanallarının da hala tehlikeli oranda faaliyette olduğunu gösteriyor.
Radikal cihatçıların internet üzerindeki eylemlerini gözlemleyen Jihadoscope firmasının eş kurucusu Raphael Gluck da IŞİD cihatçılarının propaganda mekanizmasının bozulmamış olduğunu ileri sürüyor.
Gluck, “Bir zamanlar yaptıkları gibi birçok video paylaşmıyor olabilirler ve şu anki paylaşımlarının içeriğinin etkisi de eskisi kadar uzun süreli olmuyor olabilir. Ancak İslam Devleti medyası hala istikrarlı bir akış içinde” dedi.
Savunma ve istihbarat uzmanları ve yetkililerinin bununla ilgili endişeleri devam ediyor ve grubun hilafet sisteminin yıkılmış olmasının uzun vadede yenilgiye uğratılmış olduğu anlamına gelmediğini savunuyorlar.
ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Joseph Dunford 2018 yılı Ekim ayında IŞİD’le ilgili bir konferansta “Uzun vadeli bir zorlukla karşı karşıya olduğumuz konusunda bir yanılgımız yok. Geçmişteki tecrübelerimizden de biliyoruz ki belirli bir tehdidin üzerindeki baskıyı kaldırdığınız zaman aynı tehdit yeniden belirir.”