Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde görüşülen İç Güvenlik Paketi, yalnızca yumruklu kavgalara sahne olan tüm Türkiye’de tartışma ve gerginlik kaynağı olmayı sürdürüyor. Tasarıyı değerlendiren Adalet ve Kalkınma Partili İçişleri Komisyonu Başkanı Mehmet Ersoy, Amerika’nın Sesi’ne yaptığı açıklamada “elinde molotof taşıyanlara doğrudan müdahale edilebilmesi için” paketi yasalaştırmak istediklerini açıkladı.
İç Güvenlik Paketi’ni savunan Ersoy, “Toplumdaki endişeler haksız mı?” sorusu üzerine şu yanıtı verdi:
“Kesinlikle haksız. Bu endişeler makul bir temele dayansa aylardır Türkiye’de kamuoyunda bunu tartışıyoruz. Yanlışımız varsa, eksiğimiz varsa önerinizi getirin ama Türkiye’de özgürlüklerin güvence altına alınması, temel hak ve hürriyetlerin kullanılması için bazı düzenlemeleri yapmamız, bazı önlemleri almamız gerekiyor. Bunu da geçmişteki olaylar gösterdi. Biz vatandaşlarımız toplantı ve gösteri haklarını kullanırken birilerinin ellerinde molotof ile ellerinde maske ile ya da yaralayıcı, yakıcı, öldürücü aletlerle bu toplantılara sızmalarını önlemek istiyoruz. Bizim önerimizi beğenmiyorsanız siz bir öneride bulunun ki ne yapalım. Bu insanlar molotofu insanları yakmak için kullanıyorlar. Ama kimse önerisini getirmezken sadece bu yasayı çıkarmayınız diyorlar. Biz de çıkaracağız diyoruz.”
‘Polis şiddeti konusunda her zaman endişe hissedilmeli’
Berkin Elvan’ın elinde sadece ekmek varken polis şiddetiyle hayatını kaybettiğini anımsattığımız AKP’li Ersoy, “Peki bu yasa nedeniyle polisin pervasızca tutumlar gelişmesinden endişe duymuyor musunuz?” sorumuzu ise şöyle yanıtladı:
“Kesinlikle bu endişeyi her zaman hissetmemiz lazım. Verdiğiniz örnekler bu yasayı çıkarmadan önceki örnekler demek ki sorun sadece bu yasa ile bir miktar yetkileri arttırmak değil. Polis açısından silah kullanma yetkisi hali hazırda zaten var. Bu yetkide bir değişiklik yapmıyoruz ki. Orada molotofu da silahın içine alarak karşılık verilmesinin yolunu açıyoruz. Alalım mı, almayalım mı bunu tartışmıyoruz. Herkes molotofu yasaklayalım diyor. Polise verdiğimiz silah kullanma yetkisi dışında hiçbir yetkinin zaten başkalarına kast edecek bir tarafı yok. Üst araması ve gözaltına alınmasıyla ilgili yeni düzenlemeler var. Bunlar zaten can güvenliğiyle ilgili değil. Tam tersi güvenli bir ortamda (polis gözetimini kast ediyor) bulunacaklar. Şimdi gözaltı alma yetkisi bütün poliste olmayacak bunu yanlış vurguluyorlar. Bu tür eylemlerde savcılık izni için vatandaş bekletildiği için mülki amir tarafından yetkilendirilmiş birden fazla polis amiri tarafından gözaltı izni verilmesi neden bu kadar büyütülüyor anlamıyoruz. Yani vatandaş açısından üstü aranacak evine falan girilmeyecek.”
AKP’li Ersoy, polis şiddeti konusunda ise İçişleri Bakanlığı’nın denetim rolünü anımsattı ve zaten görevini kötüye kullananlar hakkında cezai işlem yapıldığını savundu.