Başkan Barack Obama, toplum ve inanç liderlerini “aşırı görüşlerin yalan vaatlerine” karşı mücadeleye ve “terör örgütlerinin İslam’ı temsil ettiği” iddiasını reddetmeye çağırdı.
Washington’da düzenlenen terör ve radikal şiddetle mücadele zirvesinin ikinci gününde konuşan Başkan Obama, terör örgütü liderlerinin kendilerini ‘dini liderler gibi’ tanıttığını söyledi ve “Bu insanlar dini lider değil, bunlar terörist. Bizler İslam’la savaşta değiliz, bizler İslam’ı çarpıtanlarla savaştayız” diye konuştu.
Amerika’nın İslam dinini kendi hedeflerine alet eden kişilerle mücadele ettiğini belirten Obama teröristlerin giriştiği eylemlerden mensup oldukları dinlerin ister İslam, ister Hristiyan, ister Musevi, ister Budist olsun, sorumlu tutulamayacağını vurguladı.
Beyaz Saray’ın ev sahipliğini yaptığı ve üç gün sürecek konferansın ikinci gününde yabancı delegelere hitap eden Obama, gücünü aşırı görüşlerden alan şiddete karşı yalnızca askeri güçle mücadele edilemeyeceğinin altını çizdi.
Müslümanlar liderlere ‘zorba ideolojilerden’ uzak durma çağrısında bulunan Başkan Obama, tüm bireylerin suçsuz insanları hedef alan şiddete karşı “sesini net bir şekilde yükseltme hakkı” olduğunu savundu. ,
Obama konuşmasında, “Müslüman liderler, bizim uluslarımızın İslam’ı bastırmaya çalıştığı yönündeki düşüncelere itiraz etmekten daha fazlasını yapmalı” dedi.
Terör ve radikal şiddetle mücadele zirvesi, özellikle son dönemde Amerika ve müttefiklerinin IŞİD’le mücadelesini yoğunlaştırdığı bir zamana denk geliyor. Ayrıca zirve öncesinde Kanada, Avustralya, Fransa ve Danimarka gibi ülkeler, cihatçı gruplar ya da kendilerini cihatçı örgütlerle bağdaştıran bireylerin düzenlediği kanlı terör eylemlerine sahne oldu.
IŞİD ve el Kaide gibi grupların, “adaletsizlik ve yolsuzluk ortamında yaşam standartlarını geliştirme fırsatı bulamayan kişilerin yaşadığı öfkeden ve hayal kırıklığından beslendiğini” söyleyen Obama, dünyanın gençlere daha iyi umutlar vermesi gerektiğini savundu.
Zirve boyunca ve öncesinde Obama yönetimi, toplantıları yalnızca radikal İslam’a odaklamama konusuna özen gösterdi ve diğer aşırı görüşlere de yer verilmesi için çabaladı. Ancak yönetimin bu tavrı, muhalefetteki Cumhuriyetçi Partililer’in tepkisine yol açtı.
Terör ve radikal şiddetle mücadele zirvesine 60 ülkenin temsilcileri katılıyor. Bunlara arasında Türkiye’yi temsilen Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz da bulunuyor. Beyaz Saray’ın ev sahipliğini yaptığı zirveye katılan diğer isimler arasında “Rusya’nın eski KGB’si” olarak bilinen Federal Güvenlik Servisi’nin direktörü Aleksander Bortnikov da var.
Toplantıların üçüncü ve son günü Washington’da Dışişleri Bakanlığı’nda yapılacak. Bugünkü toplantıda da Obama’nın yeni bir açıklama yapması bekleniyor. Başkan Obama'nın konuşmasından sonraki bugünkü oturumlar, en son Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Susan Rice'ın yapacağı kapanış açıklamasına kadar basına kapalı olacak.
Önceki gün toplantıların açılış konuşmasını yapan Başkan Yardımcısı Joseph Biden, Boston, Los Angeles ve Minneapolis’te, özellikle göçmen toplumların genç bireylerinin radikal terör örgütlerinin ağına düşmesini önlemeyi amaçlayan ve bu alanda başarı da sağlayan sosyal yardım ve eğitim programlarını övdü.
“Toplumlar göçmen gruplarına olumlu alternatifler, fırsat hissi ve aidiyet duygusu sunmalı” diyen Biden, bunların teröristlerin sunduğu korku, dışlanma, nefret ve küskünlük duygularını zayıflatması gerektiğini savundu.
Biden, Amerika’nın göçmen toplumlarını entegre etme konusunda Avrupa ülkelerinden daha deneyimli olduğunu savundu. Başkan yardımcısı, "Amerika'nın her soruna yanıt verdiğini iddia etmiyorum, ama biz göçmenlerden kurulu bir ulusuz, gücümüzü bu kaynaşmadan alıyoruz" dedi.
Beyaz Saray yetkilileri, toplantılarda IŞİD ve diğer gruplarla mücadele konularının ele alınacağı gibi, radikal görüşler ve buna bağlı şiddet eylemlerinin kök saldığı sosyoekonomik etkenlere de ağırlık vereceklerini belirtiyor.