15 Eylül Cuma günü Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Merkezi’nde parti genel başkanlığına aday olduğunu açıklayan CHP Parti Meclisi eski üyesi Örsan Öymen, VOA Türkçe’ye yaptığı açıklamada, partinin temel ilkelerinden uzaklaştığını savunarak, CHP’deki ideolojik ve kadrolaşma bağlamındaki bir bölünme riskine karşı aday olduğunu söyledi.
Öymen, CHP Genel Başkanlığı’na adaylığını açıkladığı günün ertesinde CHP İzmir İl Kongresi’ne katıldı. VOA Türkçe’nin sorularını cevaplayan eski CHP Parti Meclisi Üyesi Öymen, genel başkanlığa aday olmasının iki nedeni olduğunu söyledi: “Birincisi parti içi demokrasinin sağlanması, partideki oligarşik yapının yıkılması. İkincisi partinin kimliğine, ilkelerine, ideolojisine cumhuriyetçilik, halkçılık, devletçilik, laiklik, milliyetçilik, devrimcilik, sosyal demokrasi ve demokratik solculuk ilkelerine sahip çıkılması ve ideolojik temelde siyasetin yürütülmesi.”
Öymen’e göre AKP’nin antitezi 6 ok
CHP’nin son dönemde bir sağa savrulma ve ilkelerinden uzaklaşma süreci yaşadığı tespitinde bulunan Öymen, AKP iktidarına karşı partinin geçmiş program kurultaylarında sentezlenen ilkelerine dönmesi gerektiğini vurguladı: “Bugün Türkiye'de ne yazık ki AKP iktidarında monarşik, oligarşik, teokratik, ümmetçi, muhafazakar, statükocu ve özelleştirmeci serbest piyasacı bir iktidar var. Cumhuriyetçilik, monarşinin antitezi. Halkçılık, oligarşinin antitezi. Devletçilik, piyasacılığın ve serbest piyasacılığın ve özelleştirmeciliğin anti tezi, karma ekonomi anlamında tabii özel sektörü yok etmek anlamında değil. Ama özel sektörün karşısına güçlü bir kamu sektörünü öneriyor devletçilik ilkesi. Laiklik, teokrasinin antitezi. Yani din devleti olmaması ve dinin devlet, siyaset, hukuk, eğitim işlerine müdahale etmemesi. Milliyetçilik, ırkçılık anlamında değil. Onu öyle kullananlar ve uygulayanlar olmuş ne yazık ki tarihte ama Atatürk'ün tanımladığı biçimiyle ümmetçiliğin antitezi. Vatandaşlık bilincine işaret eden bir ilke, temeli anayasadır zaten. Dolayısıyla bizi birleştiren Müslüman ümmetine ait olmamız değil, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmamız. O da zaten anayasada tanımlanmış. Ve devrimcilik de statükoculuğun muhafazakarlığın antitezi. Ve sosyal demokrasi, demokratik solculuk. Yani ekonomik, sosyal adalet modeli diyorum ben ona. O da zaten Atatürk'ün geliştirdiği ya da CHP'nin 1920lerde 1930larda geliştirdiği halkçılık ve devletçilik ilkeleriyle bağdaşıyor.”
“Sosyal demokrasiyle 6 ok karşı karşıya getiriliyor”
CHP’nin geçmiş kurultaylarında bu sentezi kurduğunu belirten Öymen, “Şu anda ne yazık ki ben sosyal demokrasiyle 6 okun karşı karşıya getirildiğini ve bunun üzerinden bir kadrolaşma bağlamında ve ideolojik bağlamda bir bölünmenin, parçalanmanın ne yazık ki tehlikesini görüyorum. Dolayısıyla bu ilkelere bir bütün olarak sahip çıkılması gerektiğini savunuyorum ve ideolojik temelde siyaset yapan birisi olarak bunun için aday adayı oldum. Bu yönde bir etki yaratmak, değişim sağlayabilmek, temel amacımız.”
Genel Başkan adaylığı için gereken delege desteğini alabilecek mi?
Örsan Öymen CHP Genel Başkanlığı’na aday olduğunu açıkladı. Ancak resmi olarak aday olabilmesi için CHP Kurultayı’ndaki delegelerin yüzde 5’inin imzasını alması gerekiyor. Öymen gerekli bu delege desteğini alıp alamayacağı sorusuna ise şu yanıtı verdi: “Kurultay delegeleri il kongrelerinde seçiliyor. Dolayısıyla daha kurultay delegeleri seçilmedi. Onun için şu anda o konuda bir şey söylemek için erken ama il kongreleri bittikten sonra oluşacak kurultay delegeleriyle tabii iletişimimiz olacak. Onlarla görüşeceğiz. Kendi siyasetimizi, davamızı onlara anlatacağız. Ve bu imzayı toplamak için elimizden gelen tüm çabayı sarf edeceğiz.”
Şu anda homojen bir delege yapısı oluşmadığını ifade eden Öymen, “Yani bütün delegasyon Genel Merkez yönetiminin istediği şekilde oluştu diye bir durum yok. Bir kere onu tespit etmemiz lazım. Ama bunun yüzdesi nedir onu şu anda bilemeyiz tabii. Biz şu anda sürecin ortasındayız. İlçe kongreleri bitti. İl kongreleri bitmeden bir şey diyemem bu konuda kesin olarak” diye konuştu.
Forum