Rusya’nın Ukrayna’nın altyapısını hedef alan saldırıları sürerken, Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin, beraberinde Savunma ve Dışişleri Bakanları ile birlikte bugün Belarus’a gitti.
Kremlin’in “çalışma ziyareti” olarak adlandırdığı ziyarette Putin, Belarus Cumhurbaşkanı Aleksander Lukaşenko ile görüştü. Putin son kez Belarus'a 2019 yılında, COVID-19 pandemisinden önce gitmişti.
Putin’in topraklarını Ukrayna saldırıları için Rusya’ya kullandıran Belarus'a ziyareti, saldırıları yoğunlaştırabileceği gerekçesiyle endişeye neden oluyor.
Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski dün ülkesinin üst düzey askeri komuta kademesiyle yaptığı toplantının ardından, "Hem Rusya hem de Belarus ile olan sınırımızı korumak bizim değişmez önceliğimiz. Olası tüm savunma senaryoları için hazırlık yapıyoruz” açıklaması yaptı.
Belarus Cumhurbaşkanı Lukaşenko birçok kez ülkesinin askerlerini Ukrayna'ya göndermeye niyeti olmadığını söyledi. Ancak Ukraynalı yetkililer aylardır Belarus'un Kiev'e yönelik bir kara saldırısı için üs olarak kullanılabileceği uyarısında bulunuyor.
Rus Interfaks haber ajansının Rusya Savunma Bakanlığı'na dayandırdığı habere göre, Ekim ayında Belarus'a geçen Rus birlikleri taburlar halinde taktik tatbikatları yapacak.
Bu arada, Ukraynalı yetkililer Rusya’nın Kiev ve çevresine yönelik hava saldırılarının bugün de sürdüğünü bildirdi.
Kiev Belediye Başkanı Vitali Klitsçko, Telegram mesajlaşma uygulaması üzerinden yaptığı açıklamada, "Başkente yapılan saldırı sonucunda kritik altyapı tesisleri zarar gördü" dedi.
Zelenski de dün akşamki konuşmasında savaşın son durumuna ilişkin bilgi verdi. Rusya’nın ülkenin doğusundaki Donetsk bölgesinde ilerlemeye çalıştığını belirten Zelenski, Bakmut kasabasındaki direnişin ise devam ettiğini kaydetti.
Ukrayna Cumhurbaşkanı, "Bakmut'taki savaş çok kritik. İşgalciler yıkılmamış hiçbir duvarın kalmaması için her şeyi yapsalar da kasabayı kontrol ediyoruz” dedi.
Ukrayna'da 10 aydır devam eden savaş, şimdiye kadar, on binlerce insanın ölümüne, milyonlarcasının evlerinden olmasına ve şehirlerin harabeye dönmesine neden oldu.
Kissinger’dan müzakere çağrısı
Diğer yandan, 1970'lerde ABD Dışişleri Bakanı olarak Sovyetler Birliği ve Çin'e karşı Soğuk Savaş dönemindeki yumuşama politikasının mimarı olan 99 yaşındaki Henry Kissinger, Ukrayna'da müzakere edilmiş bir barışın zamanının geldiğini bildirdi.
Kissinger “The Spectator” dergisi için kaleme aldığı yazıda, "Halihazırda başarılmış olan stratejik değişikliklerin üzerine inşa etme ve bunları müzakere yoluyla barışa ulaşmaya yönelik yeni bir yapıya entegre etme zamanı yaklaşıyor" ifadelerini kullandı.
Ukrayna’dan Kissinger’ın önerisine ilişkin açıklama geldi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Mikailo Podolyak, Telegram'dan yaptığı açıklamada, "Kissinger ne bu savaşın özelliğini ne de dünya düzeni üzerindeki etkisini anlamış. Eski Dışişleri Bakanı'nın çağrısını yaptığı ancak yüksek sesle dile getirmeye korktuğu reçete basit: Doğu Avrupa’daki diğer ülkelere saldırı olmayacağı garantisiyle Ukrayna’nın bazı kesimlerini kurban ederek saldırganı yatıştırmak" ifadelerini kullandı.
Podolyak, "Basit çözümleri destekleyen herkes şunu unutmamalıdır; şeytanla yapılacak herhangi bir anlaşma, Ukrayna toprakları pahasına kötü bir barış, Putin için bir zafer ve dünyanın dört bir yanındaki otokratlar için bir başarı reçetesi olacaktır" dedi.
Rusya-Çin ortak tatbikatı
Öte yandan, Moskova’dan bugün yapılan açıklamada Rusya ve Çin kuvvetlerinin 21-27 Aralık'ta Doğu Çin Denizi'nde füze ve topçu atışlarını da içeren ortak deniz tatbikatları yapacağı duyuruldu.
Tatbikatlar 2012'den bu yana her yıl yapılırken, Moskova son aylarda Pekin ile siyasi, güvenlik ve ekonomik bağlarını güçlendirmeye çalışıyor ve Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping'i Batı karşıtı ittifakta önemli bir müttefik olarak görüyor.
