Erişilebilirlik

Sendikalar işçi ve emekli maaşları için tek ses oldu: “Vergide ve ücretlendirmede adalet olmalı”


TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ile HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, bugün Ankara’daki basın açıklamasıyla 10 madde halinde ortak taleplerini kamuoyuyla paylaştı.
TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ile HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, bugün Ankara’daki basın açıklamasıyla 10 madde halinde ortak taleplerini kamuoyuyla paylaştı.

Türkiye’de işçiler ve emekliler adına üç konfederasyon ortak hareket etme kararı alarak, AK Parti iktidarına mevcut ekonomi yaklaşımını gözden geçirme ve vergilendirmeyle ücretlendirmede acilen adalet sağlama çağrısında bulundu.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın, asgari ücrete ara zam olmayacağı ve ekonomik göstergelerde olumlu ilerleme sağlandığı açıklaması tepkilere yol açtı.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in “Asgari ücret düşük değil” açıklamasıyla enflasyonda düşüş eğilimini sağladıklarını ilan etmesi de çalışanları rahatsız etti. Mevcut ekonomi yaklaşımıyla başta Şimşek olmak üzere AK Parti iktidarınca çalışanlara yönelik olumsuz adımlar atıldığını kaydeden sendikalar, ortak tepki göstermek için buluştu.

Sendikalar işçi ve emekli maaşları için tek ses oldu: “Vergide ve ücretlendirmede adalet olmalı”
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:02:59 0:00

TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ile HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, bugün Ankara’daki basın açıklamasıyla 10 madde halinde ortak taleplerini kamuoyuyla paylaştı.

“Alım gücü zayıflıyor; ücretli çalışanlar enflasyonun nedeni değil, mağduru”

Çerkezoğlu’nun okuduğu ortak açıklamada, yürütülen ekonomi politikasının ücretli çalışanları mağdur etmekte olduğu dile getirilerek, AK Parti iktidarına bu politikadan vazgeçilmesi çağrısında bulunuldu.

Açıklamada, “Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon, gelir dağılımında ve vergide adaletsizlik, işsizlik, güvencesiz ve kayıt dışı istihdam, iş kazaları ve meslek hastalıkları gibi kronik sorunlar, başta işçiler olmak üzere toplumun tüm kesimlerinin yaşam şartlarını daha da ağırlaştırmaktadır. Ücretlerden vergilere, sendikal haklardan iş güvencesine, kıdem tazminatından iş sağlığı ve iş güvenliğine, toplumsal cinsiyet eşitsizliklerinden sendikal örgütlenmenin önündeki engellere, sosyal güvenlikten halen uygulanmakta olan ekonomi politikalarına kadar çalışanlar tam bir çıkmaz içindedir. Son yıllarda giderek büyüyen gelir ve servet eşitsizliği, toplumsal sorunlarımızın da temel nedenini oluşturmaktadır. Mevcut ekonomik ortamda emekçilerin alım gücü her geçen gün daha da zayıflamaktadır. Ücretleri enflasyonun sebebi gören yaklaşım kabul edilemez. Ücretli çalışanlar enflasyonun nedeni değil mağdurudur” denildi.

Ortak talepler neler?

Ardından Türkiye’nin neredeyse tüm sendikalı işçi ve işçi emeklisi kesimlerini kapsayan TÜRK-İŞ, DİSK ve HAK-İŞ’in 10 başlık altındaki ortak talepleri özetle şöyle sıralandı:

“1- Vergide Adalet İstiyoruz: Vergi matrahı -eskiden olduğu gibi- ücretli çalışanların lehine farklılaşmalı asgari ücret sonrası ilk vergi basamağı için uygulanacak oran da yüzde 10 olmalıdır. İşçiler hem kaynaktan kesilen doğrudan vergiler hem de harcamalar yoluyla dolaylı vergi ödemeleri nedeniyle çifte vergilendirmeye tabi tutulmaktadır.

2- Enflasyonla Mücadele Ücretleri Düşük Tutarak Sağlanamaz: TÜİK, Haziran ayı enflasyon oranını yüzde 1,64, altı aylık enflasyonu da yüzde 24,7 olarak açıklamıştır. İşçi, memur ve emekli maaşları bu zam oranları dikkate alınarak artırılmaktadır. TÜİK’in açıkladığı enflasyon ile yaşanan enflasyon arasında büyük bir fark vardır. Açıklanan enflasyon rakamlarına göre söz konusu zam oranları henüz ücretlere ve maaşlara yansımamışken elektrik fiyatına yüzde 38 zam yapılmıştır. Elektrik fiyatına yapılan zammı akaryakıt zammı takip etmiştir. Akaryakıt fiyatlarında yaşanan artışın akabinde hammadde ve nakliye maliyetlerinde yaşanacak artışa bağlı olarak birçok temel tüketim maddesi fiyatlarının da artması beklenmektedir. Çalışan kesimin yoksullaşması pahasına bir ekonomi politikası sürdürülmemelidir.

“Açlık sınırı altındaki asgari ücrete Temmuz ayında zam yapılması gerekiyor”

3- Asgari Ücret Acilen Artırılmalıdır: Ülkemizde kayıtlı çalışanların yarısına yakını asgari ücret seviyesinde gelir elde etmektedir. Asgari ücrete yapılacak artış diğer bütün ücret seviyelerine yapılacak zam oranlarını da etkilediğinden bütün işçileri doğrudan ilgilendirmektedir. İstisnai olması gereken asgari ücret artık ortalama ücret haline gelmiştir. Enflasyonu yükselteceği iddia edilerek asgari ücrete zam yapılmamasını işçilerin kabul etmesi mümkün değildir. Ülkedeki yüksek enflasyonun sebebi dar ve sabit gelirli işçiler değildir. Yüksek enflasyonun sebebi, hızla artan döviz kuru, dışa bağımlı üretim gibi nedenler başta olmak üzere sermayenin bitmek bilmeyen kâr hırsıdır. Açlık sınırı altında kalan asgari ücrete Temmuz ayından geçerli olmak üzere zam yapılması gerekmektedir.

4- Kamuda Ücret Dengesizliği Sona Erdirilmelidir: Nitelikli ve kıdemli işçiler asgari ücretin çok az üzerinde ücret alır hale gelmiştir.

5- En Düşük Emekli Aylığı Asgari Ücret Tutarında Olmalıdır: Ülkemizde hem emekli olabilmek hem de emekli olarak insanca bir yaşam sürmek giderek zorlaşmaktadır. Milyonlarca emekli ve hak sahibi asgari ücretin çok altında aylık ve gelir elde etmektedir. En düşük emekli aylığının asgari ücret seviyesinde olması gerekmektedir.

“Sendikal örgütlenme nedeniyle işten çıkarılma son bulmalı”

6- Sendikal Örgütlenmenin Önündeki Engeller Kaldırılmalıdır: Mevzuatımızda yer alan düzenlemelere rağmen sendika üyeliğinden dolayı işçilerin kitlesel olarak işten çıkarılmasının önüne geçilememektedir. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) normlarına uygun bir çalışma mevzuatına ihtiyaç her geçen gün artmaktadır. Bu konuda sosyal tarafların beklentilerini karşılayacak bir düzenleme hayati önemdedir. Son yayımlanan istatistiklere göre yaklaşık 17 milyon sigortalı işçinin sadece yüzde 15’i sendikalıdır. Ayrıca toplu sözleşmeden yararlanma oranı da giderek düşmekte ve kayıtlı işçilerin yalnızca yüzde 10’u toplu iş sözleşmesinden yararlanmaktadır. Özel sektörde bu oran yüzde 5’lere kadar gerilemektedir. Sendikal nedenler ve farklı gerekçelerle işten çıkarmalar ve baskılar son bulmalıdır.

7- 696 Sayılı KHK kapsamı dışında bırakılan Kamu Taşeron İşçileri Daimi Kadroya Geçirilsin

8- Tasarruf Tedbirleri Gerekçesiyle Çalışanların Hakları Aşındırılmasın

9- İş Kazaları ve Meslek Hastalıkları: İnsan onuruna yakışır iş için, çalışma ortam ve koşullarını iyileştiren, ölümlü iş kazalarını ve meslek hastalıklarını azaltan ve süreç içinde ortadan kaldırmayı hedefleyen bir yaklaşım esas alınmalıdır. Bunun için kamusal bir işçi sağlığı ve iş güvenliği alanı yaratmak için bütünlüklü bir sistem gerekmektedir.

10- Çalışma Hayatında Ayrımcılık Son Bulmalıdır: ILO’nun 190 sayılı Şiddet ve Taciz Sözleşmesi ülkemiz tarafından da onaylanmalı ve etkin bir biçimde uygulanmalıdır.”

CHP liderinden sivil itaatsizlik eylemi çağrısı: “21.00’de ışık açıp kapatalım”

CHP lideri Özgür Özel ise asgari ücretin 25 bin TL olmasını beklediklerini belirterek, “Bu akşam saat 21.00’de ayağa kalk! Eğer zam istiyorsan evlerinizdeki ışıkları yakın, ışıkları kapatın” çağrısı yaptı.

“Asgari ücretin 25 bin lira olmasını bekliyoruz, istiyoruz. Bu mücadelenin sonuna kadar arkasındayız. Zam yaparsan geçim olur, zam yapmazsan seçim olur” diyen Özel, Türkiye’de milyonlarca insanın “geçim derdi” olduğunu vurguladı.
“Asgari ücretin 25 bin lira olmasını bekliyoruz, istiyoruz. Bu mücadelenin sonuna kadar arkasındayız. Zam yaparsan geçim olur, zam yapmazsan seçim olur” diyen Özel, Türkiye’de milyonlarca insanın “geçim derdi” olduğunu vurguladı.

Özel, bugün TBMM’de CHP Grubu toplantısında, “Türkiye'de çalışanların yüzde 53'ü asgari ücretli. Bir bakan var, halen daha asgari ücretliye zam yapılmaması karşısında inatla direniyor. Onu atayan 'Verme Mehmet' diyor, arkanda ben varım' diyor. Mehmet Şimşek zamma direniyorsa Tayyip Erdoğan 'diren' dediği için direniyordur” sözleriyle Bakan Şimşek’i eleştirdi.

“Asgari ücretin 25 bin lira olmasını bekliyoruz, istiyoruz. Bu mücadelenin sonuna kadar arkasındayız. Zam yaparsan geçim olur, zam yapmazsan seçim olur” diyen Özel, Türkiye’de milyonlarca insanın “geçim derdi” olduğunu vurguladı. Özel, “Türkiye’yi ayağa kalkmaya davet ediyoruz. Bu akşam saat 21.00'de ayağa kalk! Eğer zam istiyorsan evlerinizdeki ışıkları yakın, ışıkları kapatın” açıklamasıyla halka 1990’lı yıllardaki sivil itaatsizlik eylemi yöntemini yeniden uygulama çağrısı yaptı.

Emekli maaşlarıyla ilgili de acilen düzenleme yapılması gerektiğine işaret eden Özel, "En düşük emekli maaşı halen 10 bin lira. En düşük emekli maaşının asgari ücret seviyesinde olmasını savunuyoruz. Hükümet, emekli görmüyor, emekli duymuyor” tepkisini aktardı.

DEM Parti: “Ekmek ve Adalet Kampanyası başlatıyoruz, gelir artışı sağlanmalı”

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, bugün TBMM’de DEM Parti Grubu konuşmasında, TÜRK-İŞ, DİSK ve HAK-İŞ’in bugün açıkladığı 10 maddelik talep paketini desteklediklerini ifade etti.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, bugün TBMM’de DEM Parti Grubu konuşmasında, TÜRK-İŞ, DİSK ve HAK-İŞ’in bugün açıkladığı 10 maddelik talep paketini desteklediklerini ifade etti.

DEM Parti (Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan da farklı kentlerde mitinglerle birlikte “Ekmek ve Adalet Kampanyası” yürüteceklerini açıklayarak, “Önce sorunları dinleyeceğiz, çözüm önerilerimizi miting alanlarında dile getireceğiz. En önemlisi de yerel yönetimlerimizle birlikte işçinin, emekçinin, esnafın, tarım ve hayvancılıkla uğraşan insanlarımızın gelirini arttırmanın yolunun bulacağız” dedi.

Bakırhan, bugün TBMM’de DEM Parti Grubu konuşmasında, TÜRK-İŞ, DİSK ve HAK-İŞ’in bugün açıkladığı 10 maddelik talep paketini desteklediklerini ifade etti.

Bakırhan, 19 Temmuz’da Mardin’de tarım mitingi düzenleyerek Ekmek ve Adalet Kampanyası’nı başlatacaklarını belirterek, “Haksız, hukuksuz, bizi yok sayan ve açlığa mahkum eden bu düzeni birlikte direnerek, mücadele ederek ancak geriletebiliriz, yenebiliriz. Emek bizim, üreten biziz. Biz üretiyoruz, biz piyasaya sürüyoruz ama hiçbir şekilde yararlanamıyoruz. Dolayısıyla ürettiğimizden yararlanmak için, geçinmek için Ekmek ve Adalet Kampanyamız önemlidir. Önümüzdeki günlerde Türkiye’nin dört bir yanında üreticilerle, çiftçilerle ve emekçilerle buluşacağız” diye konuştu.

  • 16x9 Image

    Yıldız Yazıcıoğlu

    Yıldız Yazıcıoğlu, 1994-1998 döneminde Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. Mesleğe 1997 yılında Cumhuriyet’te stajyer olarak başladı. 1998-2000 döneminde yüksek lisans eğitimine devam etti. 2000 – Mayıs 2009 döneminde Milliyet’te mesleki kariyerini cumhurbaşkanlığı ve parlamento muhabirliği noktasına taşıdı. 2009 - 2011 yıllarında ABD’nin başkenti Washington DC’de kariyerini sürdürdü ve farklı medya kuruluşları için temsilcilik – yorumculuk görevlerini yürüttü. Bu dönemde VOA Türkçe’de eğitim aldı ve görev yaptı. Ardından Ankara’ya dönüşünde Habertürk TV’de, ArtıBir TV’de görevler üstlendi. Şu anda VOA Türkçe ekibinde görev almayı sürdürüyor.

Forum

XS
SM
MD
LG