Erişilebilirlik

Sherman: “Türkiye ile Kolay Bir İlişkimiz Yok” 


ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Wendy R. Sherman
ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Wendy R. Sherman

ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Wendy Sherman, Türkiye ile ilişkilerinin “kolay” olmadığını ancak Türkiye’nin önemli bir NATO müttefiki olduğunu belirterek, “Bu ilişkileri inşa etmek, sürdürmek ve Türkiye’yi demokrasisinin gerçek ve güçlü olduğu bir yöne doğru ilerlemeye teşvik etmek için çalışmaya devam etmeliyiz” dedi.

Mayıs ayı sonunda Ankara’da temaslarda bulunan Sherman, Amerikan düşünce kuruluşu Alman Marshall Fonu’nun Bertelsmann Vakfı’yla ortak düzenlediği Transatlantik Eğilimler adlı yıllık anketin sonuçlarının değerlendirildiği çevrimiçi panelde konuştu. Anket, aralarında Türkiye’nin de olduğu 11 ülkede, 29 Mart-13 Nisan 2021 tarihleri arasında her ülkeden bin civarında yetişkinin katılımıyla yapıldı.

Anketin Türkiye açısından en dikkat çeken sonuçlarından biri, araştırmanın yapıldığı ülkeler arasında Türkiye’nin açık ara en az güven duyulan ülke olarak görülmesi oldu. Ankete görüş bildirenlerin sadece yüzde 23’ü, Türkiye’yi ülkeleri açısından güvenilir bir ortak olarak gördüklerini ifade etti. Türkiye ayrıca ABD’ye duyulan güvenin de en az olduğu ülke olarak öne çıktı. Ankete katılan Türkler’in sadece yüzde 23’i ABD’ye güvendiklerini söyledi.

Panelde de ABD Dışişleri Bakan Yardımcı Sherman’a bu soru soruldu. ABD Başkanı Joe Biden’ın gelecek hafta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la görüşeceğine dikkat çekilerek, “Türkiye gibi önemli bir müttefikle bu güven krizini nasıl idare edeceksiniz?” sorusu yöneltildi.

Sherman, öncelikle Türkiye’nin kritik bir NATO müttefiki ve çok önemli bir ortak olduğuna işaret ederek soruyu yanıtlarken, “Suriye’de çok yardımcı oldular. Dünya genelindeki diğer ülkelerde bizimle birlikte çalışıyorlar. Afganistan’da ve başka yerlerde ortak oldular” dedi.

Bu durumun, her konuda anlaştıkları anlamına gelmediğine dikkati çeken Sherman, “İnsan haklarına yönelik yaklaşımları, İran ve Rusya dahil bölgelerindeki ülkelerle nasıl ilişki kurdukları konusunda endişelerimiz var” ifadesini kullandı. Sherman, Ankara’ya S-400 füze savunma sistemi satışı nedeniyle Rusya’nın özellikle endişe kaynağı olduğunu vurguladı.

Türkiye’yle, Suriye, Libya, Afganistan dahil dünya genelindeki meselelerde önemli diyaloglarının olduğunu, Türkiye’nin küresel çapta terörle mücadelede önemli bir rol oynadığını, NATO’nun önemli bir müttefiki olduğunu belirten Sherman, “Hepimizin güvenliği açısından kritik olan gücü sağlıyorlar. Dolayısıyla tüm bunları görüşüyoruz. Bunun yanında, anlaşamadığımız, endişelerimizin olduğu, daha fazla diyaloğa girmelerini ve daha demokratik eğilimlere sahip olmalarını istediğimiz hususlarda da görüşmelerimiz oluyor. Bu kolay bir ilişki değil, dünyada da zaten kolay olan ilişki çok az ama hepimiz açısından önemli bir NATO müttefikiler. Bu ilişkileri inşa etmek, sürdürmek ve Türkiye’yi demokrasisinin gerçek ve güçlü olduğu bir yöne doğru ilerlemeye teşvik etmek için çalışmaya devam etmemiz gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.

ABD imajı zedelense de hala dünyada en etkili güç olarak görülüyor

Ankete göre, ABD pandemi sonrasında imajı biraz zedelenmiş olsa da hala dünyaya en etkili güç olarak görülüyor. Ankete katılanların yüzde 62’si ABD’yi küresel meselelerde en etkili güç olarak görürken, ABD’yi yüzde 20’yle Çin, yüzde 14’le Avrupa Birliği ve yüzde 4’la Rusya takip etti.

Türkiye’de de ABD’yi en etkili güç olarak görenlerin oranı yüzde 63 olurken, arkasından yüzde 17’yle Çin, yüzde 14’le Avrupa Birliği ve yüzde 6’yla Rusya geldi. Rusya’nın statüsünün en yüksek oranda tespit edildiği iki ülke, yüzde 6 oranıyla Türkiye ve Polonya oldu.

Avrupalılar’ın ise üçte birden yüzde 50’ye kadar uzanan oranlarda Amerika’yı artık dünyada en önce güç olarak görmediği sonucu çıktı.

ABD’de ise kendi ülkelerini en etkili güç görenlerin oranı yüzde 81.

Avrupalılar’a göre Almanya, ABD ve Kanadalılar’a göreyse İngiltere Avrupa’da en etkili güç

Ankete katılanların yüzde 60’ı, Avrupa’da en etkili güç olarak Almanya’yı gördüklerini ifade ederken, bu ülkeyi yüzde 19’la İngiltere ve yüzde 7’yle Fransa izledi. Almanya’nın Avrupa’daki en etkili güç olarak görülmediği iki ülke ABD ve Kanada oldu. ABD’de ankete katılanların yüzde 48’i, Kanada’da yüzde 44’ü, İngiltere’yi Avrupa’da en öncü konuma oturttu.

Türkiye’de katılımcıların yüzde 45’i bu soruya Almanya yanıtını verirken, yüzde 25’lik kesim “İngiltere”, yüzde 14 de “Türkiye” dedi.

En güvenilir ülke Kanada, en az güvenilen ülke Türkiye

Ankette katılımcılara her bir ülkeyi, kendi ülkeleri açısından ne kadar güvenilir buldukları sorusu yöneltildi. Görüş bildirenlerin sadece yüzde 23’ü Türkiye’yi güvenilir bulduklarını ifade ederken, en fazla güven duyulan ülkeyse yüzde 75’le Kanada oldu. En az güven duyulan ülkeler listesinde Türkiye’nin ardından yüzde 45’le Polonya geldi.

Amerikalılar’ın yüzde 42’si, Avrupa Birliği ülkelerinden ankete katılanlarınsa üçte ikiye yakını Türkiye’yi güvenilir görmediklerini ifade etti. Türkiye’ye en fazla güvensizlik yüzde 76’yla en fazla Almanya ve Hollanda’da tespit edilirken, İsveç’te bu oran yüzde 74, İtalya’da yüzde 73, Fransa’da da yüzde 72 oldu.

Anket, Türkler’in de ortaklarına karşı derin şüpheler beslediği sonucunu ortaya koydu. Türkiye’de en fazla güvenilen ülke Almanya olarak belirlendi ama Almanya’nın dahi oranı sadece yüzde 54’te kaldı. Türkiye’de en az güven duyulan ülkeler de yüzde 26’yla Fransa ve yüzde 23’le ABD oldu.

Transatlantik işbirliğinde en önemli mesele iklim değişikliği

Ankette, “Transatlantik işbirliğinde en önemle ele alınması gereken meseleler nelerdir?” sorusuna yanıt verenlerin yüzde 37’si iklim değişikliğini gösterirken, yüzde 36’lık kesim “küresel sağlık”, yüzde 32 de “terörle mücadele” dedi.

Türkiye’den ankete katılanların ise çoğunluğu (yüzde 43) küresel sağlık konusunu en önemli mesele olarak değerlendirdi. Bunu yüzde 36’yla insan haklarının korunması ve yüzde 33’le terörle mücadele izledi.

Türkler’in çoğunluğu demokrasiyi tehlikede görüyor

Ankete görüş bildirenlerin genelde çoğunluğu ülkelerinde demokrasinin durumunun bir şekilde iyi görürken, sadece İtalya, Polonya ve Türkiye’den katılanlar demokrasi konusunda daha olumsuz bir tablo çizdi. Türkler’in çoğunluğu demokrasilerinin tehlikede olduğuna inandıklarını dile getirdi.

Türkler’in yüzde 63’ü, ülkelerinde demokrasinin durumuyla ilgili olumsuz görüş beyan ederken, yüzde 39’luk kesim de “demokrasimiz tehlikede” dedi.

Demokrasinin en iyi durumda görüldüğü ülkelerse İsveç ve Kanada oldu.

Güvenlik alanında en önemli zorluk pandemi

“Gelecek yıllarda ülkeniz açısından güvenlik alanında en önemli zorluk nedir?” sorusuna yanıt verenlerin yüzde 31’lik kesim “pandemi” derken, bunu yüzde 20’yle iklim değişikliği, yüzde 16’yla terör/aşırıcılık, yüzde 15’le göç ve yüzde 10’la siber güvenlik izledi.

Türkiye’de de katılımcıların yüzde 27’si pandemiyi en önemli sorun olarak gösterirken, bunu yüzde 24’le terör, yüzde 15’le de göç izledi.

“NATO ülkeniz için ne kadar önemli?” sorusuna yanıt veren Türkler’in de, yüzde 7’si “hiç önemli değil”, yüzde 14’ü “çok önemli değil”, yüzde 41’i “bir şekilde önemli”, yüzde 28’i de “çok önemli” dedi.

ABD Avrupa’nın savunma ve güvenliğine ne kadar müdahil olmalı?

Ankette, ABD’nin Avrupa’nın savunma ve güvenliğine ne kadar müdahil olması gerektiği sorusuna verilen yanıtlarda genelde çoğunluk olumlu görüş beyan etse de, sadece Türkler ve İsveçliler’in yarıdan fazlası olumsuz görüş bildirdi. Türkiye’den ankete katılanların yüzde 59’u ABD’nin Avrupa’nın savunma ve güvenliğine çok müdahil olmaması ya da hiç müdahil olmaması gerektiğini belirtti.

Her bir ülkenin Ortadoğu’daki askeri varlığını arttırması, azaltması ya da aynı seviyede bırakması seçenekleri konusunda görüşleri sorulanların yüzde 37’si, askeri varlığın azaltılmasından yana görüş dile getirdi. Sadece yüzde 9’luk kesim, tersi yönde değerlendirmede bulundu. Türkiye ise yüzde 23’le Ortadoğu’da askeri varlığın arttırılmasının en fazla destek gördüğü ülke oldu ama Türkiye’de de katılımcıların yüzde 32’si tersi yönde görüş ortaya koydu.

Türkiye’de en önemli ekonomik öncelik işsizlik oranının düşürülmesi

Ankette en önemli ekonomik öncelikler sıralamasında en başta yüzde 19’la yoksulluğun düşürülmesi gelirken, Türkler’in ise yüzde 24’ü işsizliğin azaltılmasını en önemli ekonomik öncelik olarak saydı.

Ülkelerinin göçmenlik politikalarının nasıl olması gerektiği sorusuna “daha kısıtlayıcı olmalı” yanıtı da en fazla oranda Türkler arasında çıktı. Ankete görüş bildiren Türkler’in yüzde 62’si, göçmen politikalarının daha kısıtlayıcı olması gerektiğini ifade ederken, yüzde 28’i “aynı kalmalı”, yüzde 15’iyse “daha az kısıtlayıcı olmalı” yanıtını verdi. Daha kısıtlayıcı göçmen politikalarına en fazla destek, Türkiye’nin ardından yüzde 56’yla Fransa, yüzde 55’le Hollanda ve İsveç, yüzde 54’le İtalya’da tespit edildi.

XS
SM
MD
LG