Cumhuriyetçi Parti’de başkan adaylığı yarışını önde götüren Donald Trump, geçtiğimiz Salı günü beş eyalette yapılan önseçimlerin hepsinde zafer kazandıktan bir gün sonra Washington’da yaptığı konuşmada, dış politikasını açıkladı. Obama Yönetimi’nin dış politikasına ağır eleştiriler yönelten Trump’ın ayrıntılara girmemesi dikkat çekiciydi.
Ancak Donald Trump, Başkan Obama’nın izlediği dış politikayı ‘ihtiyatsız, amaçsız, liderlikten yoksun’ olarak niteledi ve Amerika’nın çıkarlarına öncelik verecek yeni bir dış siyaset izleme zamanı geldiğini söyledi.
Trump, Amerika’nın Ortadoğu’da geçmişte ülke kurmaya kalkışmak gibi bazı hatalar yaptığını, Amerika’nın Batı tarzı demokrasiyi ihraç edemeyeceğini ”Ortadoğu ülkelerindeki kurumları yıktık, sonra da ortaya iç savaşın, köktendinciliğin çıkmasına şaşırdık. Binlerce Amerikalı öldü. İnsanlar feci şekilde harcandı” sözleriyle dile getirdi.
Trump, seçildiği takdirde IŞİD’in çok kısa sürede yok edileceği söyledi, ancak ayrıntı vermedi.
Daha ciddi konular içerdiği için bu, New York’lu emlak kralının önceki fevri konuşmalarından farklıydı.
Brookings Enstitüsü’nden Michael O’Hanlon’a göre konuşma, bir tarz değişikliği: ”Trump, dobralığıyla Cumhuriyetçi tabandan elde ettiği desteğe tutunamayacağını anlıyor. Bu bir evrim süreci. Konuşmasında Amerika’nın üçte ikisinin Trump’ın başkan olması düşüncesinden bile korkmasına neden olan fevri davranışlardan kaçınmış.”
John Fortier’a göreyse konuşma, Trump’ın, imajını, kutuplaştırıcı bir önseçim sürecinin ortasında yenilediğinin göstergesi. Fortier, Trump'ın kendisini daha geleneksel bir aday haline getirmeye çalıştığını söylüyor.
Trump’ın rakibi Texas Senatörü Ted Cruz ise umudunu Indiana’da yapılacak önseçime bağlamış durumda. Cruz, şansını arttırmak için, başkan yardımcısının eski aday adayı Carly Fiorina olduğunu açıkladı.
