Donald Trump, ABD başkan adayı olmadan önce New Yorklu açıkgöz bir emlakçı ve işadamıyıdı. Trump, NBC’nin televizyon şovu Çırak’la ününe ün kattı.
Marc Fisher ve Michael Kranish, Trump’la ilgili çıkan yeni kitabın yazarları. Kitapta, Trump’ın başkanlık yolunda yaşadıkları ve işadamlığı yönü, imzaladığı anlaşmalar incelenmiş. Yazar Fisher, “Trump, büyük bir firmanın yöneticisi olmanın, kendisini başkanlığa da hazırladığını düşünüyor” diyor.
Kitap için Donald Trump’la çok kapsamlı röportajlar yapılmış. Yazarlar bu sayede markalaşmanın Trump’ın yükselişinde ne kadar önemli olduğunu görmüş. Sahip olduğu her mülk, her bina Trump’ın ismini taşıyor. Son olarak Washington’da açtığı otel de bir istisna değil. Ve yıllar içinde Trump adı, ışıltılı bir servet anlamına gelmiş.
Yazarlardan Kranish, Trump'ın sadece isim hakkından bile para kazandığını belirtiyor. Yatırımcıların ise isme yatırım yaparak bazen kazandığını, bazen kaybettiğini söylüyor.
Kaybedenlerden biri de Beth Rosser. Rosser’ın firması, Trump’ın Atlantic City’deki kumarhanesi Taj Mahal’in tuvaletlerini yapan firma. Rosser, 230 bin dolarlık bir anlaşma yaptıklarını belirtiyor.
Ama iş ödemeye gelince Rosser, Trump’ın iflas için başvurduğunu ve ödeme yapmayacağını öğrenmiş.
Firma, iki buçuk yıllık dava sürecinin sonunda anlaştıkları paranın sadece yüzde 30’unu alabilmiş.
İş taktikleri bir yana, yazarların üzerinde anlaştıkları nokta, ister lüks bir hayat olsun ister masada bir sandalye, Trump’ın halkın arzularını çok iyi bildiği.
Karnish, “Amerikan halkının durumunu anlamadan Donald Trump’ı değerlendiremezsiniz. Halkın uzun zamandır varolan endişelerinden yararlandı” diyor.
Ünlü işadamının, Amerika başkanı olup olamayacağına seçmenler karar verecek.