WASHINGTON - Eski Başkan Donald Trump’a gizli belge soruşturması kapsamında hazırlanan iddianamede 7 ana başlıkta toplam 37 maddelik suçlama yöneltiliyor. Trump ABD ve başka ülkelerin savunma kabiliyetlerine ilişkin gizli belgeleri almak ve gizli belgelerin saklanması veya imha edilmesi imasında bulunarak soruşturmayı çeşitli şekillerde engellemeye çalışmakla suçlanıyor.
49 sayfalık iddianamede Trump’ın gizli belgeleri 2021 yılı Ocak ayında Beyaz Saray’dan ayrılırken izinsiz şekilde aldığı belirtiliyor. İddianameye göre bunlar arasında hassas askeri bilgilerin yanısıra ABD’nin nükleer programına ilişkin bilgileri içeren belgeler de var. İddianameye göre belgelerin bazıları ABD’nin istihbarat birimleri tarafından hazırlanmış olan belgeler.
İddianamede Trump’ın görevden ayrıldıktan sonra izinsiz şekilde aldığı belgelerin bazılarının ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Merkezi İstihbarat Dairesi (CIA), Ulusal Güvenlik Dairesi (NSA), Ulusal Keşif Dairesi (NRA), Enerji Bakanlığı ve ABD Dışişleri Bakanlığı İstihbarat ve Araştırma Bürosu tarafından hazırlandığı belirtiliyor.
Açıklanan iddianamede Trump'a yönelik yedi ana başlıkta suçlama getiriliyor:
Ulusal savunmaya ilişkin bilgileri kasıtlı olarak alıkoymak
Adaletin engellenmesine yönelik komplo
Bir belge ya da kaydı teslim etmemek
Bir belge ya da kaydı saklamak
Federal soruşturmada belge gizlemek
Belge gizleme planı yapmak
Yalan beyanda bulunmak
"Gizli haritayı gösterdi"
İddianamede Trump’ın askeri bir operasyona ilişkin gizli bir haritayı siyasi eylem komitesi temsilcisine gösterdiği, belgeyi aslında bu kişiye “göstermemesi gerektiğini söyleyerek temsilciden haritaya çok yaklaşmamasını istediği” ifade ediliyor.
İddianameye göre belgelerden birinde yabancı bir ülkenin ABD’nin çıkarlarına karşı terörizme destek verdiğine ilişkin bilgiler yer alıyor.
İddianamede yer alan bir fotoğrafta içi belge dolu kutuların Trump'ın Florida'daki konutunun banyosunda tutulduğu görülüyor.
“Gizli belgelerin saklanması ya da imha edilmesi imasında bulundu”
İddianamede Trump’a yöneltilen bir diğer suçlama da gizli belge soruşturmasını engellemeye çalışması. Bu kapsamda iddianamede Trump’ın avukatlarından birine gizli belgelerin saklanması ya da imha edilmesi imasında bulunduğu iddia ediliyor.
İddianamede avukatın aktardığı şekliyle Trump’ın “Kutularıma kimsenin bakmasını istemiyorum. Taleplerine yanıt vermesek ne olur? Burada bir şey olmadığını söylesek daha iyi olmaz mı? Ya da hiç belge olmasa daha iyi değil mi?” gibi ifadeleri kullandığı iddia ediliyor.
Salı günü mahkemeye çıkacak olan Trump: “Ben masumum”
ABD siyasi tarihinde ilk kez eski bir başkan federal suçlamalarla karşı karşıya.
Eski Başkan Donald Trump’ın önümüzdeki hafta Salı günü Florida’nın Miami kentinde mahkemede 77. doğum gününden bir gün önce yargıç karşısına çıkması bekleniyor.
Trump iddianame açıklanmadan bir gün önce kendi sosyal medya platformu Truth Social’da paylaştığı dört dakikalık görüntülü mesajda masum olduğunu savundu, Demokrat Biden yönetiminin Adalet Bakanlığı'nı ve Federal Soruşturma Bürosu'nu silah olarak kullanmakla suçladı.
Trump savcıyı hedef aldı
Eski ABD Başkanı Trump gizli belge soruşturmasını “cadı avı” olarak niteledi.
İddianamenin açıklanmasının ardından özel savcı Smith’i hedef alan Trump Smith için "Trump’tan nefret eden birisi. Adaletle ilgili hiçbir davada rolü olmaması gereken dengesiz psikopat" ifadelerini kullandı.
Özel savcı Jack Smith: "Bu ülkede yasalar herkese uygulanır"
Gizli belge soruşturmasını yürüten özel savcı Jack Smith iddianamenin kamuoyuyla paylaşılmasının ardından yaptığı açıklamada, "Ulusal güvenlik bilgisini koruyan yasalarımız ABD’nin güvenliği için kritiktir. Bu yasaların ihlali ülkemizi riske atar. Hukukun üstünlüğüne bağlı kalmak Adalet Bakanlığı’nın sarsılmaz ilkesidir. Ülkemizin hukukun üstünlüğüne bağlılığı dünya için bir örnek oluşturur. Bu ülkede yasalar herkese uygulanır." diye konuştu.
Hukuk dilinde "masumiyet karinesi" olarak bilinen ilkeyi hatırlatan özel savcı Jack Smith, suçlanan kişinin suçlu olduğu kanıtlanana kadar masum olduğunu vurgulayarak Florida’da hızlı bir yargılama yapılacağını söyledi.
"Başkan Biden da kamuoyuyla birlikte haberdar oldu"
Trump hakkındaki iddianame açıklandığında ABD Başkanı Joe Biden ekonomi gündemiyle Kuzey Carolina eyaletindeydi. Biden’a Trump hakkında hazırlanan ve kabul edilen iddianame soruldu.
Başkan Biden Adalet Bakanı Merrick Garland ile konuşmadığını ve görüşmeyi de planlamadığını söyledi.
Beyaz Saray sözcüsü Olivia Dalton da Trump hakkında iddianame hazırlandığından kamuoyuyla birlikte haberdar olduğunu belirtti.
Beyaz Saray sözcüsü Başkan Biden'ın hukukun üstünlüğüne saygı gösteren bir başkan olduğunu söyledi ve "Tam da bu nedenle bir yorum yapmıyoruz" ifadelerini kullandı.
Dava 2024 kampanyasına engel mi?
Trump hakkındaki davanın kendisinin de aday olduğu 2024’te yapılacak başkanlık seçimleri sürecindeki tartışmalara damga vurması bekleniyor.
Dava Trump’ın seçim kampanyası yürütmesine ya da 2024 Kasım’ında yapılacak başkanlık seçimini kazanması halinde göreve gelmesine engel değil.
Hukuk uzmanları Trump’ın seçimleri kazanması durumunda, davada suçlu bulunması ve cezaevine gönderilmesi halinde bile yemin etmesinin önünde bir engel olmayacağını belirtiyor.
Gizli belge soruşturması kapsamında hakkında iddianame hazırlanan bir diğer isim de Trump’ın eski valesi Walt Nauta.
Nauta Trump döneminde Beyaz Saray’da görev yaptıktan sonra Florida’daki konutu Mar-a-Lago’da çalışmıştı.
Geçen yıl Ağustos ayında Trump’ın Florida’daki konutunda 13 bin belge ele geçirilmiş ve Trump’ın avukatlarından birinin tüm gizli belgelerin yetkililere teslim edildiğini söylemesine rağmen, bunların yüz tanesinde gizli ibaresinin bulunduğu ortaya çıkmıştı.
